Perşembe, 14 Temmuz 2016 09:12

Kuranı Anlamak ve Yaşamak

İnsanlarımızın Kuran’ı Kerimle nasıl buluştuğu, okumasını ne şekilde yaptığı, meali ile okuma oranı gibi konularda kamuoyu anketi yapıldı ve çok şaşırtıcı bilgiler ortaya çıktı.  Diyanet İşleri başkanlığı, Türkiye İstatistik Kurumu ve Anar kamuoyu araştırma şirketinin yaptığı araştırmada, araştırmaya katılanların yüzde 92.6 sı, dinin hayatlarında önemli bir yer tuttuğunu, yüzde 94 ünün evinde Kuran’ı Kerim bulunduğu, Kuran’ı Arapçasından okumayı bilenlerin oranı yüzde 41.9, bilmeyen kişi oranı yüzde 57 dir. Eğitim seviyesi yükseldikçe Arapça okuma oranı daha da düşmektedir. Kuran’ı okuyanların yüzde 72.9 u Arapçasının çocukluk çağı olan 5-14 yaş arasında öğrenmektedir. Araştırmaya katılanların yüzde 70 e yakını kısmen de olsa Kuran meali ile okuduklarını, yüzde 24 ü Türkçe mealin tamamını okuduğu, yüzde 76 sının da okumadığı tespit edilmiştir. Meal okuyanların yüzde 67 si Kuran’ı daha iyi anlamak için okuduğunu belirtmiştir. Araştırmada sorulan “Kuran’ı Kerim mealini ne zaman okursunuz?” sorusuna yüzde 52.8 i fırsat buldukça, yüzde 25 i çok seyrek okurum, yüzde 17.9 u mübarek gecelerde derken, sadece yüzde 4.9 u düzenli okuduğunu beyan etmiştir. Demek ki ülkemizde Kuran’ı meali ile devamlı ve düzenli okuyanları oranı yüzde 5 civarında bulunmaktadır. Üzülerek belirtmek gerekir ki bugün, Kuran’ımızın enerjisinden, özünden, anlamından uzak, üstün hikmet ve maksadını anlamayan ve hayatlarında ve yönetimlerinde yaşamayan ve uygulamayan Müslüman ülkeler ve bu ülkelerde ki insanlar, kin, husumet, anarşi, çatışma ve düşmanlık içindedir ve de geri kalmışlardır.

Diyanet İşleri Başkanlığının bilgisi dahilinde bir sivil toplum örgütü tarafından yaptırılan araştırma sonuçlarının kendilerini ürküttüğünü ifade eden Prof. Dr. Mehmet Görmez bu anket konusunda “22 bin kişi üzerinde yapılan araştırma da, yüzde 20 lik bir kesimin Kuran’ı Kerimi hayatta eline almadığı, yüzde 60 ının Kuranı eline aldığı ancak yüzüne okuyamadığı ve yüzde 40 lık kesimin de Kuran’ı yüzüne okuyabildiği ve yüzde 80 lik bir kesimin ise yüzüne okuduğu Kuran’ın manasını bilmediği sonucu bizleri ürküttü. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak, ülkemizde yaşayan her Müslüman’ın mutlaka Kuran’ı Kerimi bilmesini isteriz. Ancak, yüzde 20 lik bir kesimin Kuran’ı hiç eline almamış olması bizleri çok üzdü. Tüm Kuran kurslarımızda okunan Kuran’ın mutlaka mealinin okunmasını istiyoruz ki insanlarımız okunan Kuran’ın anlamını bilsinler”  demiştir. Hayatını Kuran hizmetine adayan bu milletin torunlarının üçte ikisi, Kuran’ın anlamını okumaktan aciz durumdadır. Basın, medya, televizyon ve diziler, magazin programlar, internet, bilgisayar ve oyunları, cep telefonlar, tabletler, okul, çevre, sokak ve başka etkileyici faktörler, insanlarımızı, özellikle gençlerimizi kirli bilgi ve yanlış olumsuzluklarla kuşatmış ve esir almış vaziyettedir. Çocuklarımız yarınlarımızdır, geleceğimizin teminatıdır. Onlara Kuran’ı okutmaya çalışalım, ancak anlamlarını bilerek okuma yapmalarını, anladıkları ile de hayatlarına uygulamalarını sağlayalım. Yarınlarının aydınlık, huzur ve mutlu olmalarını, dünya ve ahret hayatlarının Kuran ışığı altında bilgili ve donanımlı olmalarını istiyorsak, Kuran’la buluşturmalıyız.

ABD de bulunan George Washington Üniversitesince dünyanın 208 ülkesi arasında yapılan bir karşılaştırma sonunda, İslami ideallere en çok uyan, İslam’ın emirlerine uygun toplum yapısı oluşturabilen ülkeler belirlenmiş olup, İslamiyet’in öne çıkardığı idealleri yerine getiren ülkeler arasında İrlanda’nın birinci sırada, Danimarka’nın ikinci, Lüksemburg’un üçüncü sırada olduğu ortaya çıkmıştır. Yapılan çalışmada Norveç 6. Sırada yer alırken Müslüman ülkeler, listenin en son sırasında yer almışlardır. En şaşırtıcı çıkan sonuç ise, Kuran’ı Kerim ideallerine uygun yaşama esasına en az uyan, en uzak yaşayan ülkelerden birinin Suudi Arabistan olduğu ve listenin 131. sırasında yer aldığı görülmektedir. İslam’ın temel değerlerinin, dine dayalı yönetimlerce yerinde ve gerektiği gibi uygulanmadığı bu sonuçlarla ortaya çıkmaktadır.

Türk ve İslam devletlerinde Kuran’ı Kerimin çok anlaşıldığı ve yaşandığı, O’na yöneldiği ve O’nu rehber edindiği dönemlerde, yükseliş ve medeniyet kalkınması yaşanmıştır. Kuran’ı hayatımızın kitabı olarak okumalı anlamalı ve yaşamalıyız. Okuyup anladıklarımızla hayata, olaylara, ilişkilerimize Kuran ışığında bakarak, onun emir ve buyruklarına göre hayatımızın içinde yaşamalıyız. Hayatımızın bütün alanlarına yön verecek yegane kitaptır. Düşündüklerimize, konuştuklarımıza, bakışlarımıza O’ndan okuduklarımız yön vermelidir. Yüce Allah’ın verdiği akılla okumalı, anlamalı ve İslam’ı yaşamalıyız. Şunu özellikle unutmamalıyız ki ilimli iman, bilgili iman Allah katında daha kabul vemübarektir.

KAYNAKLAR

Prof. M. Mahmud Es-Savvaf- Çev. Prof. Dr. Davud Aydüz- Kuran’ı Anlamak ve Yaşamak-Işık Yay.

Muhammed Gazali- Kuran’ı Anlama Yöntemi- Çev. Emrullah İşler-İst.1998

İsmail Hami Danişmend- Garp Ediplerinin Kuran’ı Kerim Hayranlığı-Dergah Yay.-İst. 1978

Mustafa İslamoğlu-Hayatı İnşa Eden Kuran Kavramları-Düşün Yay.-İst.2015

Kadir Akel-Müslüman’ın Yaşam Koçu Kuran’dır- Ahir Zaman Yay. 2015

Türkiye de Dini Hayat Araştırması- Diyanet İşleri Başkanlığı-Ankara-2014

Kuran Araştırmalar Gurubu- Kuran Hiç Tükenmeyen Mucize- İstanbul Yay.2003

Muhammed Mustafa el-A’zami- Çev. Ömer Türker- Fatih Serenli-Kuran Tarihi - İz Yay. 2015

Necdet Bayraktaroğlu

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...