S Haber’e katılan Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, gündemdeki konulara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. GATA görüntüleri için; uygulama dünyada kabul gören bir yöntem diyen Tarhan, Genelkurmay’ın Balyoz tutukları için yaptığı açıklamalarına ilişkin ise açıklama hukuki süreci zedeler değerlendirmesinde bulundu.
S Haber’de hafta sonu ekrana gelen ve Şemsettin Efe’nin sunduğu “PSİKO-POLİTİK” programına konuk olan Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, son günlerde üzerinde en çok tartışılan konulardan GATA görüntüleri ile Genelkurmay’ın Balyoz davası tutukluları için yaptığı açıklamalarına ilişkin sorulan soruları cevaplandırdı.
GATA’dan basına yansıyan görüntülerin etkileri hala sürüyor. Manyetik Uyarıma ilişkin bir kez daha açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, askerin uyguladığı deney mi, tedavi mi? Yönündeki soru üzerine;
DÜNYADA KABUL GÖREN BİR UYGULAMA
“Yapılan uygulamada kişiye manyetik uyarım veriliyor. Nörolojide tanı amaçlı uygulanıyor. Uyarımla beyindeki bölge ile kişinin vücudundaki tepkiyi anlamaya yönelik bir uygulama. Psikiyatride de tedavi amaçlı kullanılıyor. Bilimsel olarak dünyada kabul gören, onaylanan bir uygulama. Bu yöntemi biz de uyguluyoruz. Bütün etik standartlara uygun şekilde depresyonda başarılı bir şekilde uyguluyoruz. Burada yapılan tanı amaçlı.
GÖRÜNTÜ KORKUTUCU AMA TEHLİKELİ DEĞİL!
Aile ve askerlerden izin önemli. Tanı amaçlı olduğu için kişi ve ailelerinin rıza gerekir. Öyle ki böyle durumlarda bir rıza formu vardır. O kişiden formu doldurması istenir, onayı alınır. İşlem ondan sonra yapılır. Görüntü korkutucu ama tehlikeli değil.” Dedi.
Genelkurmay’ın geçtiğimiz günlerde balyoz davası kapsamında tutuklu bulunan 163 kişi için, “Tutukluluklarının devamlılığını anlamakta güçlük çekiyoruz.” yönündeki açıklamalarının da sorulduğu programda Prof. Dr. Nevzat Tarhan;
GENELKURMAYIN AÇIKLAMASI HUKUK ANLAYIŞINI ZEDELER
“Burada üslup yönüne dikkat etmek gerekir. Genelkurmay’ın kullandığı üslup gayet yumuşak ve dikkatle kullanılmış bir üslup. Yargı üzerinde bir etkinin söz konusu olduğunu söyleyebiliriz. TSK, kendi içerisinde bazı sorunlar yaşıyor. Balyoz gibi bir iddia var. Bunun objektif şekilde çözülmesi gerekiyor. Böyle durumda taraflardan birine sahip çıkan yaklaşım hukuk anlayışını zedeler. Yasa dışı bir yapılanma var. Hukuki süreci engellemeye çalışmak TSK’nın eski alışkanlıklarının depreştiğini gösteriyor.
TSK İÇİNDE PSİKOLOJİK BASKI VAR
TSK içinde gruplar var. Psikolojik baskı var. Kendi iç kamuoyunu rahatlatmak için bu açıklama yapıldı. Amaç, silahlı kuvvetlerinin meslektaşlarını rahatlatmaktı. O nedenle Hâkimlerin Genelkurmay’ın bu açıklamalarını hiç kaile almamalı. HSYK şuanda objektif karar veremiyor. HSYK üyeleri korkuyla hareket etmemeli.” Dedi.
Şaban ÖZDEMİR(NPGRUP)
