Salı, 16 Temmuz 2013 16:22

ORTADOĞU! DARBE Mİ, DEMOKRASİ Mİ?

Mücadelenin tarafları değişiyor. Bu değişime herkes kendini hazırlamalı. Mısır’da Adeviyye Meydanı’nda toplanan kalabalık. Türkiye’de AKPARTİ İktidarı ile oluşan cephe. Aslında bize ciddi mesajlar veriyor.

             Artık Bölgede İslamcıların öncülüğünde bir DEMOKRASİ CEPHESİ oluşuyor. Bu güzel. Ancak görünen O ki, İslamcılar bunu henüz anlayamadı ve göremedi. Aslında bu meyanda Asr-ı Saadet’ten ciddi örnekler var. Mekke’li seçkin ve zalimlere karşı oluşan İnsan Hak ve Hürriyetlerini de eksenine alan bir Hak ve Vicdan Cephesi. Uhud’a çıkamayan Müslümanlara rağmen, Uhud’da yerini alan Hakperestler..

             Şimdilerde ayrışma daha çok siyasi ama Mısır’da Hıristiyan nüfus azımsanmayacak kadar çok. Bu insanların da ekseri Adeviyye Meydanında.

             İslamcılar, batının DEMOKRASİ PUTU’nu kendilerinin yemesine fırsat vermemelidir. Hani diyor ya Hz. Ömer; “-Peynirden put yapardık, acıkınca yerdik.” Batı Demokrasi, İnsan Hakları, Laiklik, Modernizm vb. putları yapıyor. Sömürdüğü toplum ve ülkelere tapındırıyor. İhtiyaç duyduğunda rafa kaldırıyor veya yiyor. Mısır bunun örneğidir.

             Ortadoğu’yu ve Müslümanları Suriye’yi de kullanarak önce Sünni-Şii diye bölmeye çalışıyorlar. Şimdi de, Krallar, faşistler ve darbeciler bir tarafta, Demokrasi ve özgürlük isteyenler diğer tarafta. S. Arabistan ve Emirliklerin darbecilere desteğini neyle açıklayacağız? Tabii ABD’nin ve İsrail’in talimatları hep faktör.

Mısır’da Mursi, H. Mübarek’in bürokratlarınca da çok zorlandı. Ekonomik daralmanın asıl nedeni bu değil mi? Türkiye’yi bu manada iyi okumalıydı Mısır. Peki ya darbeci general? O da Mübarek’in generali. Mursi göreve getirdi. Kabul de mevcut generallerin içinden yasalara da uyarak en uygun olanını atamak zorunda. Kendi adamım diye bir albayı MSB ve Genel Kurmay Başkanı yapamaz ki.

Gezi Parkı olayları.. Bakıldığında başlangıçtaki masum talepler hemen muhatap alınsaydı, olay vandallığa ve siyasi barbarlığa dönüşmeyebilirdi. Tek tesellisi ülkemiz ve Medeniyet Coğrafyamızın insanları gerçek tarafları gördü.

             Bugün Mısır’da da, Türkiye’de de artık iki taraf var. Biri, İslamcıların başını çektiği demokrasi ve İnsan Hakları cephesi, diğeri, darbeci, yalaka, faşist, batının kemik yalayıcısı seçkinler ve kralcılar..

Burada İslamcılara çok iş düşüyor. Kendileri ile hareket etmeye çalışan bu hakperest insanları nasıl istihdam edecekler ve hareketlerinin içine nasıl sokacaklar? Bu insanların birikim ve emeklerinden nasıl yararlanacaklar? En önemlisi de bu insanları yanlarında tutma adına nasıl bir tavır ortaya koyacaklar? 28 Şubat sürecinde İslamcılardan bu kesimler korkutuldu. Mısır’da da öyle.

             Yeni süreçte, etrafımızdaki şer çemberin daraltıldığını, sıkılacağımızı, daha çok kuşatılacağımızı bilmeliyiz. Medeniyetimizin Mücadele Cephesine daha çok insanı nasıl katacağımızın hesabını yapmalıyız. DARBECİ VE BATININ KEMİK YALAYICISI SEÇKİNCİ TARAFA KARŞI MEYDANLARA İNECEK ŞUURLU TOPLULUKLAR MEYDANA GETİRMEK SİGORTAMIZ OLACAKTIR. Bu gün Mısır’da halkın tepkisi olmasa, İhvan’ı toplar ve yargısız asardı darbeciler. Dolayısı ile yeni süreçte kitleleri doğru yönlendiren bilinçli ve gerçekçi yöntemler geliştirenler ve halka karşı samimi olanlar başarılı olacaktır.

             Artık İslamcı Cephe şunu fark etmelidir. Cephe büyütülmelidir. Adı da HAK, ÖZGÜRLÜK VE YERELLİK ifade eden bir içerikle şekillendirilmelidir. Medeniyetimizin ortak değerlerine vurgu yapılarak Mücadele Sahası büyütülmelidir. Bu gün İstanbul, Kahire, Şam, Halep, Trablus, Cidde.. Erbil, Kerkük.. aynı şehirlerdir. Çanakkale’de, Yemen’de, Balkan’da, Afrika’da aynı dava ve sevda uğruna şehid olan dedelerimiz kucak kucağadır.

                Özetle, cephenin hem coğrafi olarak, hem de ilkeler ve hedefler olarak ama en önemlisi adalet ve hak talebi çerçevesinde büyütülmesi hedeflenmelidir. Abant Platformu mantıklıdır. Ancak bu kavrayıcı ve birleştirici mantık sokağa yayılmalıdır. Esas olan mücadelenin sokağa ulaşmasıdır. Hedef güdülen değil, belirleyen ve yönelten bilinçli toplum olmalıdır.

Halil MERT

(E) Topçu Yarbay

Strateji ve Yönetim Uzmanı

https://www.youtube.com/user/81mert1 | Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...