Perşembe, 10 Nisan 2008 16:40

Barrosoyu da kapatalım!

Refah Partisi'ni döve döve AB yanlısı hale getirmiştik. Fazilet artık, AB kriterlerini önemsemeye başlamıştı. Şimdi Ak Parti'yi, AB ile ilişkileri iyi diye dövmeye başladık. Baykal, "Refah'ın "milliciliği"ni övüyor. Sevsinler sizi demek lazım.

Ya da ba'de harabi'l - Basra... Bunu AİHM, Anayasa Mahkemesi'nin RP'yi kapatma kararını onaylarken söyleseydiniz. O zaman CHP, "RP, Batı emperyalizmine karşı çıktığı ve Türkiye'yi özgün bir güç odağı haline getirmeye çalıştığı için kapatılıyor, buna isyan ediyoruz" deseydi, onu alnından öperdim. Oysa o günlerde tüm CHP dünyası, AİHM kararına hınk demekle meşguldü. (Hala da AKP'nin kapatılması davasında RP ile ilgili gerekçeler kullanılıyor ve AKP kapatılacak diye Baykal'ın etekleri zil çalıyor)

Şimdiye gelirsek, şu anda Ak Parti kalksa da AB karşıtlığı yapsa, ipini ne kolay çekerlerdi kim bilir. Ama siyaset bir oyun ve Ak Parti bu oyunu, onların anladığı dil ile sürdürüyor. Onlar da bunun şaşkınlığını yaşıyor. -Avrupa ise işte Avrupa! Hemen karşı isyanlar başlıyor. -Bizim kriterlerimiz farklı olmalı. Bu oyunun artık suyu çıktı. Deve misin, kuş musun? Ne deveyim, ne kuşum. Uçmak gerektiğinde deve, yük taşımak gerektiğinde kuşum. Böyle bir garabet!

Ak Parti'ye yönelik kapatma davasında suçlamalar nerede odaklanıyor? Laiklikte... Başsavcılık, Ak Parti'ye laikliği ilkesel olarak reddetme suçlamasında bulunmuyor. Suçlama, tanınmış Ak Partili simaların "laikliği tanımlayalım" söylemlerine dayanıyor. -Türkiye'deki laiklik uygulamaları, inanç özgürlüğü alanında devlet - toplum ilişkilerinde yoğun tartışmalara yol açıyor, laikliğe sağlıklı bir tanım - yorum getirelim ve bu tartışmalar önlensin. Böyle bir yaklaşımdan daha tabii ne olabilir? Bir siyasi partinin misyonu, devlet - toplum ilişkilerinin sağlıklı yürümesinde rol üstlenmek değil mi? 

 Ama işte buradan, yani "Laikliği tarif edelim"den "Siz aslında laiklik karşıtısınız" yargısı çıkıyor ve kapatma süreci başlıyor. Başlıkta "Barroso'yu da kapatalım!" çağrısı var. Barroso, AB Komisyonu Başkanı. Barroso'yu kapatma çağrım, onun laiklik konusunda, tam da Ak Parti'yi yargıladığımız kriterler içinde bir düşünceye sahip olmasından kaynaklanıyor. İşte şu tehlikeli ifadeler bay Barroso'ya ait:

"Laiklik meselesine gelince... Bizim için, Avrupa açısından işin temeli şu: Mutlaka işin dini boyutuyla siyasi boyutu, kamu boyutu arasında bir ayrılma olması lazım. Esas olan özgürlüktür; dini özgürlük, tüm dinlerin özgürlüğü ama aynı zamanda da bir din sahibi olmama özgürlüğünün de olması lazım. Avrupa için önemli olan budur. Sekülerlik ya da laiklik diyebiliriz ama demokratik olmalı. Nasıl ki bir dini zorla dayatamazsınız, aynı şekilde sekülerlik ya da laiklik de, zorla, askeri yoldan olsun ya da mahkemeler yoluyla olsun, dayatılamaz. Laikliğin bir din olamayacağını biliyoruz. 

 Gerçekten bir ulusal diyalog zihniyeti içinde, özgürlük değerleriyle, hoşgörülük değerleriyle çeşitliliği, çoğulculuk değerlerini bir arada bağdaştırmak lazım. Benim Türkiye'ye çağrım bu. Ama tabii devlet deyince, devlet tabii ki herhangi bir dinden tamamen bağımsız olmalıdır." Ne diyor Barroso? -Bir kere "Laiklik demokratik olmalı" gibi tehlikeli (!) bir söz sarf ediyor.

Barroso, The Economist'te çıkan "Demokrasi laiklikten önce gelir" cümlesine Türkiye'den nasıl tepkiler verildiğini görmemiş anlaşılan. -Sonra "Nasıl ki bir dini zorla dayatamazsanız, aynı şekilde sekülerlik ya da laiklik de, zorla, askeri yoldan olsun ya da mahkemeler yoluyla olsun, dayatılamaz. Laikliğin yeni bir din olamayacağını biliyoruz." gibi çok çok köşeli bir laf daha ediyor. Bu sözü, söyleyenin ağzına Türkiye'de biber sürülür. Parti başkanıysa, iktidarda bile olsa partisi kapatılmak istenir. Belki birileri de Barroso'nun ağzına biber sürecektir. İşin şakası bir yana, Ak Parti'ye açılan dava, Türkiye'de "Din yerine ikame edilmek istenen laiklik" formülünün uluslar arası planda didik didik edilmesi sonucunu doğuracak gibi görünüyor. Sonuç: -Ak Parti kapansın. -Barroso kapansın. -AB kapansın. -Dünya kapansın! İyi gidiyoruz iyi... Var mı bize yan bakan?

BUGÜN

Son Düzenlenme Perşembe, 10 Nisan 2008 16:40
Ahmet Taşgetiren

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...