Suriye’nin ikinci hava aracını da düşürmek zorunda kaldık. Yine sınır ihlali yapan bir uçak. İlk tepkilerden biri İran’dan. İran en az Rusya kadar ülkemizin büyük geleceğine hasım davranıyor. Suriye’de sanki İran’la Türkiye kavgada. Diğer yandan “Ortadoğu coğrafyası karışsın.” diye geleneksel anlamda düşmanlıklar sürüyor. ABD, İsrail, İngiltere, Fransa, Rusya ve İran bölgede adeta Büyük Türkiye’ye karşı ittifak etmişler.
Çok dikkatli olunmalı. Endişem İslam Ülkelerinde itibarımızın zedelenmesi. Dolayısı ile çok dikkatli olunmalı. Düşürülen uçak vs. ile Müslümanların Türkiye lehine kanaatinin zarar görmemesi gerek. Ülke malum iki taraflı kıskaca alınmaya çalışılıyor. Müslümanlarda tabii. Bir yanda geleneksel düşmanlarımız Haçlı İttifakı. Diğer yandan El-Kaide gibi bizden görünen içerdeki hain yapılar.
Süleyman Şah Türbesi. Tarihi ve psikolojik değeri var bizim için. Enver Paşa merhumun naşı Tacikistan’dan Türkiye’ye getirildiğinde üzülmüştüm. Enver Paşa oraya Anadolu’da yanan ateşi taşımaya çalışmıştı. Süleyman Şah’da OrtaAsya’da yanan ateşi Anadolu’ya taşımayı gaye-i hayat edinmiş bir Müslüman’dı. Türbe korunmalı. Ötesinde artık sınırlarımızın dışında kalan, ama yüreği Türkiye ile atan Türk, Kürt, Arap, Arnavut, Boşnak, Tatar, Azeri, Ahıska’lı hâsılı her kim varsa, bu insanlara kesinlikle sahip çıkılmalı.
Şimdi İHH ve MİT’e operasyon yapanların hangi hesapla ve kimler adına hareket ettiklerini bir düşünelim. Yazık değil mi ülkemin geleceğine, oralarda bıraktığımız Osmanlı’nın yetimlerine.
Seçimler geliyor. Ciddi provokasyon endişeleri var. Ama bunu geleneksel kargaşa olarak düşünmeyin. Rahmetli M. Yazıcıoğlu Cinayeti üzerinden bir provokasyon bekleniyor. İktidar en fazla cinayetin üzerine gitmekte yeterince hassas davranmadı diye suçlanabilir. Tıpkı Hz. Ali’nin Hz. Osman Cinayetinde suçlandığı gibi. Ancak halkımız şunu bilmelidir. İktidar da en az İmam Ali (Kv) kadar masumdur. Cinayetin yürekten çözülmesini istiyorsak iktidarın eli güçlendirilmelidir. Malum İmam Ali ve Ehl-i beyt haram hileler ve cinayetlerle katledildiler. Şimdi sıra günün İmam Ali’lerinde maalesef. Ancak eğer bizler günün İmam Ali’leri ve Ehl-i Beyt’in gerçek temsilcilerinin yanında olursak, Asrın Hüseyn’leri olursak doğru davranmış olacağız.
Suriye eksenli faaliyetleri iç politika ve seçim malzemesi olarak kullanan muhalefette maalesef devlet ciddiyeti oluşmamıştır. Yâda muhalefet seçimlerde neye talip olduğunu tam bilmemektedir. Uluslar arası politikada ülke eylem ve söylem birliği içinde olmalıdır. Farklı çıkacak sesler ülkeyi uluslar arası camiada zayıflatır. Sesi gür çıkamaz.
Suriye uçaklarına karşı TSK’nin tavrı doğrudur ve gereklidir. Büyük devlet, ilkeli devlet, sorumlu devlet olmanın gereği bu dur. Hükümetin duruşu, kurumlar arasında sağladığı uyum olması gerektiği gibidir. TSK ve Dışişleri Bakanlığı olması gerektiği gibi davranmaktadır.
Halkımız yerel seçimler arifesinde çok dikkatli davranmalıdır.
