Pazartesi, 22 Eylül 2014 10:53

REHİNELERİN KURTARILMASINDAN ÇIKAN GERÇEK SONUÇLAR

Rehinelerin kurtarılmasının altındaki gerçek başarı, Türkiye Devleti ve Hükümetinin, öncelikle de Sayın Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan’ın Ortadoğu’nun her yerinde en az Türkiye Halkı kadar sevilmesi ve kendisine duyulan güvendir.

        IŞİD homojen bir yapı değildir. İçinde Sünni kökenli Araplar kadar, Türkmenler ve Kürtler de var. Hep söylendi ya “Türkiye IŞİD’i destekliyor.” diye. Hayır! IŞİD öncelikle bir İngiliz/İsrail sonra da ABD operasyonudur. Asıl amaç Musul, Kerkük ve Basra Petrollerinin vanasını Türkiye’ye teslim etmemektir. Nasıl olacak peki? IŞİD aracılığı ile Suriye ve Irak topraklarında bir devlet ve bu devlet aracılığı ile Akdeniz’e inecek bir koridor oluşturmaya çalışıyorlar. Bu arada Esad’la da İsrail ve Türkiye arasına tampon bir Nusayri Devleti.

        Hatırlayın, Enerji Bakanımız da ifade etmişlerdi; “İngilizler çıldırdı.” diye. Ortadoğu’da batı için güvenilmez müttefik Türkiye. Bir türlü tamamen avuçlarına alamadılar. Neden? 2. Abdulhamid Han’ın vicdanı da ruhu da yüreklerimizde hamdolsun.

        Muhalefet özellikle Başbakanımızla ve O’nun gelenekçi, doktriner ve ilkesel duruşu ile dalga geçiyorlardı. “Komşularla sıfır sorun hedefi.” ile. Evet, bu rehine kurtarma operasyonu komşularla sıfır sorun hedefinin tuttuğunun bir sonucudur. Nasıl mı? 450 km. sınır ötesinde bir yolculukla rehineler ülkemize getiriliyor. Düşünün, yabancı istihbarat birimleri ve unsurlarının cirit attığı her yerinde kontrolsüz çatışmaların olduğu bir bölge. Siz adeta ateşin içinden kadın ve çocuklarında olduğu rehineleri burunlarını kanatmadan ülkenize getiriyorsunuz.

        Değerli okuyucu, muhalefet diyor ya, “IŞİD rehineleri teslim etti.” Kabul. Ne için? ABD’li gazeteciyi hayvan boğazlar gibi kesen sapkın militanların vereceği zararlardan 101 gün boyunca 49 insanı korumak acaba siyasi bir başarı değil midir? Yine, bu insanları büyük bir gizlilikle hatta sözde müttefiklerinizden dahi gizli topraklarınıza getirmenin zorluğunu düşünün. Mesela, bu operasyondan PKK’nın şahin kanadının haberi olsaydı? Mesela MOSSAD’ın CIA’nın haberi olsaydı? Ülkemdeki hain, işbirlikçi ve fırsatçılar neler yapar, yazar ve konuşurlardı? Allah’ım düşünmek bile istemiyorum bunu.

        Peki, ABD başta olmak üzere, batı kendi rehinelerini kurtaramazken Türkiye bunu nasıl becerdi, beceriyor? Bu sorunun derin bir cevabı var elbette. Öncelikle bölge Osmanlı vatandaşı. Bu insanlar Anadolu’ya karşı derin bir sevgi ve saygı duyuyorlar. Daha da önemlisi, Anadolu’ya bağlılar.

        Bölge BAAS’çı yönetimlerle birbirine yabancılaştırıldı. Bu BAAS’çı iktidarların başında da CHP geliyor. Sonra bu iktidarlar topyekûn anlaşmış gibi Redd-i Miras yaptılar. Ama bu halka sirayet edemedi. AKPARTİ iktidarı ile, R. Tayyip Erdoğan gibi köklerine bağlı, dirayetli bir siyasi liderle Türkiye bölgedeki Osmanlı Tebaası İslam Ahali üzerinde yeniden sevgi ve güven bağını oluşturdu. IŞİD’in başındakiler ve yönlendirenler açısından bölge halkının Türkiye’ye bağlılığı en büyük zafiyetleri. Ayrıca halk, Türkiye’ye yardımcı olmak, olabilmek için adeta seferber oluyor. Bu hem IŞİD hem de emperyalist batı için en büyük handikap.

        Düşünün, 1900’lü yıllarda İngilizler Van’da bile konsolosluk açıyorlar. Hakkâri bölgesi dâhil Kürt Aşiretlerine çok büyük paralar veriyorlar. “Osmanlı’ya karşı ayaklanın.” diye. Ama planları tutmuyor. İslam Kardeşliği ve 1000 yıldır beraber yaşanmış olmak, kader birliğimiz oyunlarını bozuyor.

        Şimdi de Ortadoğu’da emperyalizmin, batının ve siyonizmin oyunlarını bozacak temel Medeniyet Köklerimizdir. Peki, bu kökler nasıl uyandırılacak? Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız gibi, köklerine riyasız ve menfaatsiz bağlı insanların liderlik ve duruşları ile. Bu duruşların alt kademelerce doğru anlaşılıp, halka yansıtılması ile. Evet, ülkem Milli İnsanlarca yönetilmektedir. Bu gerçeğe artık sadece yurdumun insanı değil, çevre coğrafyamızdaki komşu halklar da inanmıştır. Bu ülkemin Ortadoğu’daki en büyük gücüdür.

        Evet, işbirlikçiliğin her türüne alet olanlar, aklını ve imanını kiraya verenler.. Artık titreyin ve kendinize gelin. Unutmayın ki; rehineler sadece IŞİD’in elinden değil, MOSSAD ve CIA’nın da elinden kurtarıldı. Hava operasyonlarını düşünün. Rehineler kurtarılırken aynı anda Fransa Hava Harekâtı yapıyor. Gecenin bir vaktinde. Zoru başaran, sabırla, azimle ülkemi bu günlere getiren Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza, hükümetimize ve MİT personeline, emeği geçen herkese bir Türk Vatandaşı olarak teşekkürü borç bilirim. “Allah devletimize ve Milletimize zeval vermesin.” 

Halil MERT

(E) Topçu Yarbay

Strateji ve Yönetim Uzmanı

https://www.youtube.com/user/81mert1 | Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...