Salı, 11 Kasım 2014 13:41

Ey Mescidi Aksa Affet Beni,

Hani kıblemizdin. Canımızdan çok sevdiğimiz, Rabbimizin ismini ismine layık gördüğü biricik Peygamberimizin (sav) yöneldiği ilk mabettin. O peygamber ki (sav) mübarek göğüslerini ilk sana dönmüştü. Kollarındanyükselmişti ilahi huzura. Burak senin istasyonundan kalkmıştı. Birçok peygamberin uğrak mekânıydın. Adeta huzur kaynağıydın.

            Kim bilir sana yönelen göğsünü Kâbe ye çevirdiğinde nasıl ağlamıştın. Günde en az beş vakit seyre doyamadığın o mübarek yüzü bir daha göremeyecektin. İçinde var olan nuru onunla coşturamayacaktın. Tek tesellin Allah’ın kıymet verdiği mabede dönmesiydi yüzünü.

            Müminlerin miracının sende başlamasının şerefi ne kadar haz veriyordu o zamanlar. Sevinç gözyaşları ile ıslatmıştın ruyi zemini. Kim bilir; kimse fark etmemişti ama sen sevinçten hıçkırıklara boğulmuştun.

            Müminlerin geçmiş ümmetlerin kutsal mekânıydın. Yeryüzünde Kâbe’den sonra en kıymetli taş ve topraktın. Sana sığınan her canlı şeref bulurdu. Emin olurdu o sıcacık kucağında. Huzura durmak bir başkaydı senin kollarında. Senin hatırına Rahman kabul ediyordur.

            Besmelesiz girilmezdi yanına. Dualarla çınlardı, inlerdi, haykırırdı her bir hücren. Hakka yükselirdi gönülden çıkan her yakarış. Kanla sulanmış olsan da makbul olurdu ibadetler. Çünkü sen kutsanmış bir beldesin Allah katında.

            Görmeden sevilmen anlatıyor seni. Cennetin kapısısın illaki sen. Affet beni Ey Mescid-i Aksam, afet. Sadece akan gözyaşlarımla buluyorum teselli. Belki de kendimi avutuyorum. Veremeyeceğim bir hesabın altındayım. Tükürükle boğulacak bir milletin karşısında aczdeyim.

            Gelmiyor elimden bir şey. Biliyorum mazeret değil. Belki ayağa kalkmak yeter. Kalmamış maalesef bir nebze mecal.

            Ölü toprağımı serpilmiş ne. Göremiyoruz oynanan oyunları. Üzerinden çevrilen entrikaları. Lanetlenmiş bir ırkın maskarası olduk. Kâinatın en şerefli bir buçuk milyar gafil Müslümanları. Modernizim, demokrasi ve insan hakları bizi gafletten gaflete soktu. Sünneti seniyenin tatbiki sağ ayakla tuz oldu.

            Cihat hicri yılbaşına sıkıştırıldı. İslam aşure gününe hapsedildi. Camilerde boy boy mücahitler. Teheccüd namazından gafiller. Allah için ölmeyi bekleyenler. Sıcak yataklara mahkûm oldu.

            Ey Aksa. Ey Aksa! Affeder misin acaba bizi? Bağışlar mısın sana koşup gelemeyişimizi. Unutabilecek misin? İslam dünyasının kalbine sokulmuş hançerin nazenin kanınla sulanmasına tepkisiz kalışımızı.

            Hatırlar mısın? İslam’ın henüz çıkışıydı. Elde, cepte hiç meta yoktu. Ama insanlık dimdik ayaktaydı. Zulme karşı tek bir yumruktu. İnsanlık inanç ve umut doluydu. On yıl gibi bir sürede İslam Devleti kurulmuştu.

            Sen mahzun iken Selahaddin Eyyubi'ye uyku yoktu. Ahdetmişti. And içmişti. Allaha söz vermişti. Ve o sözünü yerine getirmişti. Siyonistlerin ulaşamadığı Abdülhamit Han peşkeş çekmemişti. Sonrasında kızıl sultan olmuştu. Ama Allah’ın rızasına nail olmuştu.

            Şimdi ise ağlamayan bilakis gülen mücahitlerin seyirgahı oldun. Ellibin sevaplık menfaat mekânı oldun. Cihat ediyoruz diye turlar düzenlenen bir mabet oldun. Yani aslında sen Müslümanların utanç mekânı oldun.

            Ah Mescidi Aksa sen bizim basiretsizliğimizin zirvesi oldun. Rabbe karşı mahcubuyetimiz oldun. Beklenen Mehdinin umudu oldun.

            Ey Mescidi Aksa ne olur affet bizi. Hasretin kalbimizde zirve oldu. Sana doğru volkan misali taşmaya başladı. Fokurdayan yüreğimiz sana yönelmeye başladı. Az kaldı vaat edilen gün yaklaştı. Seni ayağa kaldıracak genç nesiller Dünyaya geldi.

            Elbette doğacaktır sana vaat edilen günler Hakkın,

            Kim bilir belki yarın belki yarından da yakın.

 

                                                                                                                                 08.11.2014

Ersan Ergür

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...