Pazartesi, 27 Şubat 2017 11:52

Kırılma

Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır

Sezai Karakoç

Bir insan olarak; inanıyorsan, teslim olmuş ve mücadele ediyorsan hayat içinde kendi iradenle çizemediğin ve adına çizilmiş yollar vardır.  Bu yollar senin iradene ve tercine bırakılmış değildir. Bir anda, bir şekilde, kendini hiç beklemediğin bir sonuç karşısında bulursun.

Seni bu noktaya getiren nedir?

Toplumlarda aynı insanlar gibidir. Doğarlar, büyürler ve ölürler…

Toplumlar gelişim ve değişim süreçlerinde hiç beklenmedik oluşumlar yaşar.

Hayatımızda ve toplumumuzda hiç beklenmedik gelişmelerin yaşanması, iktidar ve iradelerde ki kırılmalar sonucudur.

Dünya tarihi sayısız ve çok değişik kırılmalara şahit olmuştur. Kırılmaların yansıması kimi zaman olumlu, kimi zaman olumsuzdur. Hepsi birleşerek insanlık tarihini oluşturmuştur.

Hz. Adem (A.S)’ın cennette yasağı çiğnemesi ile insan oğlunun dünya hayatı başlamıştır.

Habil İle Kabil davası yeryüzünün ilk bozgunculuğudur.

Hz. Nuh (A.S) kıssası insanoğlu için ikinci bir başlangıçtır.

Alparslan’ın Anadolu’yu fethi Osmanlı Devleti’nin başlangıcı olmuş, Fatih’in İstanbul’u fetih etmesi bir devri kapatmıştır.

Yakın tarihimizde;

Sultan II. Abdülhamit’in 27 Nisan 1909 tarihinde tahtan indirilmesi İslam Medeniyetini çok zayıflatmış, Osmanlı Devletinin tarih sayfalarına altın harflerle geçmesini sağlamıştır.

Bu gün için, Sultan II. Abdülhamit zamanında yaşanan olaylar iyi analiz edilmelidir.

O gün anlaşılmayan, Kızıl Sultan denilecek kadar yaftalanan, çeşitli iftira ve zulme maruz kalan, yaşadığı toplum tarafından yeteri kadar destek görmeyen, Sultan II. Abdülhamit tarihi günümüze ışık tutmaktadır.

Sultan II. Abdülhamit’in tahtan indirilmesinin cezasını dün olduğu gibi bugünde İslam Coğrafyası çekmekte, bedelini ise tüm insanlık ödemektedir.

Günümüzde ise büyük kırılma; 15 Temmuz 2016 Darbe Girişimidir.

Darbeler Türkiye tarihinde daha önce de olmuştur fakat 15 Temmuz 2016 tarihi Osmanlı ve Türkiye tarihinde bir ilktir. Toplum olarak birliktelik oluşmuş ve darbe girişimi engellenmiştir.

Bu engellemenin faturası hem iktidara hem de topluma kesilmeye çalışılmaktadır. Terör kullanılarak topluma bu birlikteliğin hesabı sorulmak istenmektedir.

Kısaca geçmişte ve günümüzde bedel ödeyen sadece liderler değil, insanlıktır. Bu bedel sadece o anı kapsamamakta, oluşturduğu kırılma ve dalgalanma ile birlikte geleceğe de şekil vermektedir.

Düşünün aynı birliktelik Sultan II. Abdülhamit’in tahtan indirilmesinde sağlansaydı, tarihte nasıl bir değişim olurdu?

Yâda bugün yaşadığımız bu olaylar yarının Türkiye’sine ne getirecektir?

Biz bunları yaşarken, uzak ve yakın ülkelerde de kendi tarihsel gelişimlerinin aksine bir takım kırılmalar yaşanmaktadır. Çok hızlı bir şekilde yaşanan, çok büyük değişimler mevcut.

ABD’de yapılan başkanlık seçimi ve seçilen Başkan Donald Trump ilk önce ABD halkı için sonra bütün dünya toplumları adına güçlü bir kırılmadır. Yansımasını, dalgalarını bütün dünya ile birlikte yaşayıp göreceğiz.

Dünya ve insanlık nereye gitmektedir?

Yaşanan tüm bu kırılmaları nasıl okumalıyız? Neler yapmalı ya da neler yapmamalıyız? Çözümlerimiz ne olmalıdır?

Unutulmamalıdır ki; geç gelen adalet, adalet olmadığı gibi, tarihi geriden takip etmek, zamanı ve anı yakalayamamak, yaşanan olayları iyi analiz edememek, eylemsizlik, doğru çözümler üretememek,   büyük bedeller gerektirir.

Bekir ALTIN

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Son Ekledikleri: Bekir ALTIN

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...