Çarşamba, 09 Şubat 2011 15:36

CNN Türk ve Dört Emekli Asker

Akşam dört emekli askeri izledim. İki emekli General ve iki emekli Albay CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın konuklarıydılar.

Emekli Generaller; Armağan Kuloğlu ve Nejat Eslen sanki T.S.K.nin avukatı, Emekli Albaylar; Nevzat Tarhan ve Mesut Ülker de sanki yargılayıcısı…

Ergenekon sanıklarının davalarını izlemek için sürekli Silivri’ye gittiğini söyleyen Kuloğlu; bu davaların kurgulanmış olduğunu ve son zamanlarda artık TSK’nın darbe planlamadığını iddia etmektedir. Ortadoğu’yu ve Amerika politikalarını takip eden Eslen; TSK’nin Amerikanın “Ilımlı İslam” projesi gereği yıpratılmak istendiğini savunmaktadır.

Tarhan ve Ülker ise; ülkemizde tam demokrasinin yerleşmesi için TSK içerisinde darbeci zihinlerin tam olarak tasfiye edilmesi gerektiğini savunmuşlardır.

Bu mevzuda gözlemlediğim hataları sergilemek istiyorum;

1. TSK hakkında konuşurken mutlaka taraf veya düşman olarak görünmek veya yaftalanmak zorunda mıyız? TSK bu ülkede yaşayan herkesin ordusudur. Tüm vatandaşlarına aynı mesafededir. Kimse TSK adına konuşmamalı. Kendisini bir cemaat mensubu gibi TSK mensubu kabul edip karşısındakini farklı sıfatlarla suçlamamalıdır.

2. TSK adına konuşup, geçmişte yapılan yanlış hareketleri örtmek veya farklı yorumlara yapmak TSK’ne iyilik değildir.

3. TSK ne ise odur. Fakat ne yazık ki; herkesin kafasında olmasını istediği bir TSK kavramı bulunduğundan bu doğrultuda konuşmaktadır. Herkes bir yerlere mesaj derdindedir.

4. Yaşanılmış olan gerçekler göz ardı edilmektedir. Sanki bu ülkede hiç darbe olmamış gibi davranış sergilenmektedir.

5. Kuvvetli suç karineleri tespit edilerek yakalanmış olan ve şu anda yargılanmaları bağımsız mahkemelerce devam eden bir kısım tutuklular masum gösterilmeye çalışılmaktadır. Yargılanma süreci devam ederken suçlama yapılmasın mantığının arkasında, onlar aslında masumdur, mahkemenin sonunda bu görülecek anlamı gizlidir. Doğru ifade şu olmalıdır; yargılama sonucunda suçlu ya da suçsuz oldukları görülecektir.

6. TSK’de yapılan binlerce tasfiye görülmemekte ve dile getirilmemektedir. Bu masum insanlar neden ihraç edildi? Bir plan çerçevesinde değil mi? Bu plan da darbenin hazırlığından bir bölüm değil mi?

7. Demokratik Ülkelerde Genelkurmay Başkanlığının konumu ile bizim Ülkemizdeki konumları karşılaştırılmamaktadır.

8. TSK’ni korumak ne kadar mühimse, bir vatandaşın kendi hükümetini koruması da o kadar önemlidir. E. Generaller TSK müdafaası yaparken Hükümete saldırmaktadır. Sanki Hükümet ile TSK arasında bir mücadele varmış gibi. Nasıl TSK bütün Milletin Ordusu ise, Hükümette tüm vatandaşların hükümetidir. Bir parti yönetime geldikten sonra artık sadece kendi seçmenine değil tüm halka hizmet vermektedir. Memleketin kaderini etkileyecek kararlar almaktadır. Orada artık parti kimliği tüm milleti kucaklayıcı bir hüviyete tahvil olmaktadır. Ancak E. Generaller bunu göz ardı etmekteydiler. Elbette eleştiri olacaktır. Ancak sen kendi bindiğin geminin altını oyacak şekilde eleştiri yapamazsın ki! Bilakis açık yer varsa orayı tamir maksadıyla eleştiri yaparsın. Akıl ve vicdan bu şekilde tezahür eder. Amerika’da yayınlanmış hayali plan ve projeler ile kendi hükümetini Amerikanın güdümünde göstermek hiç de ahlaki değildir. Eslen; kendi ülkesinin hükümetini tamamen Amerikanın kontrolünde onun projelerini uygulayan, kişiliksiz, şahsiyetsiz, iktidarsız bir zavallı olarak tanımlamıştır. Hatta daha da ileri giderek, başka bir ülkenin kontrolünde kendi silahlı kuvvetlerini yıpratmaya çalışan bir güdümlü gibi göstermiştir. Sanki bizim dışişlerimiz hiç çalışmıyor, hiç planı projesi yok gibi. Bunlar çok ince taktikler…

9. İslam sözcüğünden vebalıdan kaçar gibi kaçılıyordu. Laiklik kelimesi ise sanki kutsanıyordu. E. Generallere sormak lazım. Siz müslüman değil misiniz? Diye. Neden İslam kelimesinden rahatsızlar bunu açıklamaları gerekiyor. Şunu bilmeliler ki; burası müslüman halkın büyük çoğunlukla yaşadığı bir ülkedir. Azınlıkların yaşadığı gibi onlar da inançların gereğini yapacaklardır. İslam kelimesi aşağılanamaz! “Ilımlı İslam projesi” derken zımnen aşağılama vardır. Bu tuzağa düşmemek gerekir.

10. Tarhan ve Ülker fikirlerini ifade ederken son derece dikkatli ve saygılı olmaya gayret gösterirken, Eslen aynı dikkat ve hassasiyeti göstermemiştir. Önce insana, fikir ve düşünceye saygılı olmak lazımdır. Hiç olmazsa tahammül et. Ben de seyrederken sana tahammül edeyim.

Selamlar, Gürcan Onat, 09.02.2011

Gürcan Onat

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...