Salı, 29 Mart 2016 09:29

ERDOĞAN'I YIKMAK İÇİN HER YOL MÜBAH

Tayyip Erdoğan, iktidara geldiği 2002 yılından bugüne girdiği her seçimden büyük galibiyetlerle çıkmayı başardı. Erdoğan'ı Türkiye'nin yönetiminde görmek istemeyen legal ve illegal tüm rakipleri "Erdoğan Düşmanlığı"nda birleştiler. Kararları kesindi ve Erdoğan bir daha iktidara gelmek bir yana, Türk Siyasi Hayatı'ndan silinmeliydi.

Yapılan seçimlerde tek tek parti olarak yenemeyince "Cumhurbaşkanlığı Seçimi''nde akıl almaz bir birliktelik gerçekleşti. CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı olarak çıkarttığı Ekmelettin İhsanoğlu'nu en sağından en soluna, büyükIü küçüklü bütün partilerin yanında MHP'nin de desteklemesi tüm Türkiye'de ve Ülkücü Camia'da tam bir sükût-u hayal oldu. Bahçeli meydanlarda kimi zaman "Ekmel", kimi zaman "insanoğlu" diye andığı, daha adını bile tam bilmediği ve telaffuz edemediği CHP'nin adayına şehir şehir gezerek ülkücülerden oy istedi. MHP Mitingleri şimdiye kadar görülmemiş oranda boş ve heyecansız geçiyordu. Seçimlerde çoğu sandık başlarında MHP'nin müşahitleri görev almayarak CHP ile bu anlamsız koalisyona tepki koyuyorlardı.

CHP, MHP, HDP ve BBP'nin ortak söylemi "Seni Cumhurbaşkanı yaptırmayacağız" idi. Hangi irade CHP, MHP, HDP ve BBP'yi bir araya getirmiş, aynı fikir ve aday etrafında toplayabilmişti?

Halkın bitmek bilmeyen Erdoğan sevgisi sonucu Demokratik yollarla Erdoğan'ı gönderemeyeceğini anlayan üstakıl, yeni senaryolar ortaya koydu.

Erdoğan'ı iktidardan göndermenin her yolunun mübah olduğunu düşünen karanlık odaklar Erdoğan'a karşı sayısız suikast düzenlediler, düzenlettiler. İnananların duası ve Allah'ın yardımı ile Erdoğan bunların hepsinden bir bir kurtuldu.

Süikastlerden bir sonuç alamayan üstakıl "Paralel Yapı"yı kullanarak Erdoğan'a "itibar suikastı" yapmaya karar verdi. 17/25 Aralık Darbe girişimi ile Erdoğan'ın tutuklanması, yargılanması ve  halkın gözünde itibarsız hale getirilerek hapsedilmesi hedeflenmişti.

Bunu da başaramayan karanlık güçler bu kez de "Barış -Açılım- Süreci''ni sabote ederek teröre destek verip, ülkeyi suikastlerle, canlı bombalarla adeta kan gölüne çevirdiler.

Türkiye dışardan ve içerden adeta kuşatmaya alındı. Halk bir yandan terörle bezdirilirken, diğer yandan ekonomik olarak sıkıştırılmaktadır.

Obama'nın Erdoğan için olumsuz söylemlerinin basına sızdırılması ve ABD yönetiminin bunu yalanlamaması ya da düzeItmemesi, ABD'li iki eski Ankara Büyükelçisinin direkt Erdoğan'ı hedef alan ve "Erdoğan ya reform yapmalı ya da istifa etmeli" diye makale yazmaları..

Bütün bunların sonucunda "Asker ihtiIal yapacak" yorumları ya da dedikoduları "fısıltı gazetesi" vasıtasıyla kulaktan kulağa yayılmakta.

En son, Türkiye'de bir eli yağda, bir eli balda paşalar gibi yaşarken "çocuğunu eğlendirmek için" ABD'ye giden ve gözaltına alınan Reza Zerrab olayı. Bu olay da eninde sonunda Erdoğan'a zarar vermek' O'nu yıkmak için, Erdoğan'ın aleyhinde kullanılacaktır.

Ne diyelim; Allah düşmana fırsat vermesin.

Hakverdi ALTUĞ

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...