Salı, 08 Şubat 2011 14:18

Kahramanlık Paranoyası..!

Balyoz davası sanıklarından E.Korg.Engin ALAN sitem ediyor.

Tutuklanması öncesi evinin polisler tarafından kuşatıldığından bahisle...

Hakkında bir iddianame var ve yargı sistemi içinde gereği yapılıyor.

Onlar,hiçbir şey olmamış gibi Balyoz ve diğer darbe girişimlerini,Ordu içindeki Ergenekon benzeri illegal yapılanmaları inkar ediyor.

Gerçeğin ne olduğunu,yargı süreci sabote edilmezse zaman gösterecek.

Tabi ki devletin hukuk sistemi içinde kolluk kuvvetleri görevini yapacak.

Bir suç isnadı varsa,sanık durumunda olanlarla ilgili işlemler yapılacak.

Fakat,E.Korg.Alan;konumu itibariyle yargı sistemine karşı koruma altına alınan,defalarca çağrıldığı halde ısrarla ifade vermeye gitmeyen Org.Saldıray Berk'e göre daha şanssız durumda..!

Sitemini bu açıdan,ayrımcılık yönüyle dile getirse yerden göğe kadar haklı..

Sayın Generalin siteminden hareketle farklı bir noktaya temas etmek istiyorum.

İnkar ettiği Balyoz Planının Silahlı Kuvvetlerle ilgili bazı bölümleri uygulandı.

Özellikle darbe girişimi önünde engel görülen personelin tasfiyesi,TSK'dan ihraç edilmesi planı.

823 personelin Ordudan ilişiğinin kesilmesi planlanmış,

İsim listesi,görev yerleri plan içeriğinde mevcut.

İşte bu listedeki personelden tasfiyeye tabi tutulanlar var.

Yani onların inkar ettiği plan, Ordu içinde uygulandı.

Tasfiyeye maruz kalanlardan Balyoz davasına müdahil olan arkadaşlar var.

Ama onlar gözünüzün içine bakarak bunu da inkar ederler..!

Çünkü yaptıklarının,yapmaya çalıştıklarının savunulacak tarafı yok.

E.Korg.Engin Alan ve benzerleri,görevde iken yetkilerini de aşarak,irtica paranoyası ve bahanesiyle dindar personel üzerinde mahalle baskısı kurmuş,en mahrem yaşam alanlarını bile saygısızca  hiçe saymış,onurlarını,vicdanlarını çiğnemiş,silah arkadaşlarını bir gün değil, bir ömür kuşatıp işkence etmişlerdir..!

Bazıları bunu bilerek ve isteyerek yapmıştır,

Bir kısmı,illegal çete,Batı Çalışma Grubunun (BÇG) baskısı ve şantajı  altında yapmak zorunda bırakılmıştır,

Bir kısmı kendi ikbali için insanları harcamaktan imtina etmemiştir.

Ama onlar, her şeyi Vatan-Millet için yapan kahramanlardır..!

Kim,hangi hadsizlikle(!) onlara hesap sorabilir.!?

Bu ''paronoya''yı en çarpıcı şekilde E.Jn.Albay Arif Doğan'da görüyoruz.

Ben astım,ben kestim,ben yaktım...Ben kahramanım,bana hesap soramazsınız..!! Heeeeyt..!!

''Alışmışlık, kudurmuşluktan beterdir.''sözünü atalarımız herhalde bugünleri tanımlamak için söylemişler.

Öyle alışmışlardı.

Her şeyi yaparlar,onlara kimse hesap soramaz,yanlarına kar ve marifet olarak kalırdı.

Dün meziyet bilinip takdir edilen,alkışlanan eylemler,bugün nasıl tu kaka olabilirdi?

Bu ülke, hep karanlıkta kalmayacak mıydı?

Bu aydınlanma hevesi de nereden çıktı..!?

Yarasalar ışıkta yaşayamazlar ki..!

1996..

Şubat soğunun en keskin olduğu günler..!

Uzun zamandır görüşmediğim bir arkadaşı, hal hatır sormak için aramıştım.

Prensip olarak,görüşmeyi çok arzu etsemde görevde olan hiç bir arkadaşımı aramıyordum,arayamıyordum.

Onlara bir zarar gelmesine sebep olabilirim endişesiyle...

Bu da bize yaşatılan ayrı bir travmaydı,trajediydi.

Yaşlı annesi çıkmıştı telefona.

Ses tonundan kötü bir şeyler olduğu anlaşılıyordu.

Adeta konuşmaktan çekinir bir hali vardı.

''Teyze,.........ne yapıyor,evde mi?'' diye sorduğumda,(arkadaşın ismini vermiyorum)

Hıçkırıkla boğulan bir sesle,''Oğlum,.........'dan iki gündür haber alamıyoruz..!''dedi.

Tepemden kaynar bir su dökülmüştü sanki.Ne diyeceğimi bilemedim.

''Peki ne oldu,konu nedir?''dediğimde,bildiği kadarıyla olayı anlattı.

Meğer,arkadaşımız evinde misafir birkaç meslektaşıyla otururken,askeri inzibat evini kuşatmış ve eve baskın yapmışlar.

İçeridekilerin hepsini,hanımı ve çocuklarının önünde derdest edip götürmüşler.

Adalet,hukuk adına,kolluk kuvveti marifetiyle yapılan bir işlem değil.

Ortada bir suç yok.

Evi kuşatan ve basan silah arkadaşları(!)

Sayın E.General emniyet güçlerinin kuşatmasından sitem ediyor.

Sizin yaşadıklarınızda hukuki bir süreç var,suç isnadı ve iddianame mevcut.

Ayrıca böyle bir süreçle karşı karşıya olduğunuzu biliyorsunuz.

Eşiniz,yakınlarınızda nerede olduğunuzdan haberdar.

Ama bu arkadaşlarımızın yakınları günlerce bir haber alamadılar.

Çaresiz,gözü yaşlı,endişeyle beklediler.

Mahkemesiz,savunmasız,illegal ailece yapılan işkence..!

Üstelik bu olay yaşanan tek olay değil,yüzlerce ordu mensubu içerideki bu kişilerce taciz edildi.

Hem de kendi silah arkadaşları tarafından..!

Yaşayıp hissettiklerini anlayışla karşılıyoruz,sayın general..!

Fakat olaylara bir de bu açıdan bakmanızı istedim.

Biraz empati..İyi gelir..!

Mustafa HACIMUSTAFAOĞULLARI

Mustafa Hacımustafaoğulları

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...