Bediüzzaman, Mehdi olduğunu gizlemiştir. Bunu anlamak için bir parça kitap ve hadis okumak yeterlidir.

Mehdi'nin ordulara kumanda edecek olması, demek; manevi ordu anlamındadır. Bediüzzaman'ın şahsi manevi ile ortaya çıkması milyonlarca kişilik ordudan çok daha tesirli bir Kur'an hizmetine vesile olmuştur.

Evet, imtihan ve teklif sırrı nedeni ile sebepler perdeli olarak cereyan etmektedir.

Sirren tenevveret yani "gizli nurlanır" demek, Mehdiligini gizleyerek büyür genişler, anlamındadır. Yoksa gizli saklı iman hizmeti yapacak demek değildir. 

Bediüzzaman'ın hizmeti aşikardır. Kimseden korkmaz ve ölüme karşı meydan okur.

Tarihçe i hayatını okuyup öyle sorgulamak gereklidir.

Müteşabih hadisleri tefekkür etmeden ele alırsanız hata edersiniz.

Bir örnek:

Peygamber Aleyhissalatü Vesselam’ın huzurunda bir ses işitildi. 70 yıldan beri cehenneme yuvarlanan taşın gürültüsüdür, buyurdu.

İşte burada teşbih yani benzetme vardır.

Biraz sonra 70 yaşındaki meşhur münafığın olduğu haberi geldi. Hazreti Muhammed Aleyhissalatü Vesselam’ın ne kadar isabetli bir benzetme yaptığına bütün Sahabeler şahit oldular.

İşte bu örnekte olduğu gibi Ahirzaman hadislerin bir kısmı müteşabihtir. Bazı Ayetlerde de teşbih ve benzetmeler vardır. 

İnsanların daha iyi anlaması için teşbih ve benzetme kullanılır.

Fakat bir kısım Vahhabi gibi müteşabih ayet ve hadisleri aynen kabul edenler vardır. Örnekteki hadisteki yuvarlanan taş gibi...

İşte akıl ve kalp bize bunları yani müteşabih ayet ve hadisleri yerli yerinde kullanmak ve anlamak için verilmiştir.

Meşhur münafık yerine bir taşın cehenneme düştüğünü kabul edersek aklımızı ve kalbimizi kullanmamış oluruz.

Mehdi ile ilgili müteşabih hadislere de bu nazarlardan bakmak gerekir.

Bediuzzaman in talebeleri Bediüzzaman in ısrarla Mehdi olduğunu savunmuş hatta yüzüne karşı beyan etmişlerdir.

Bediuzzaman bu hususu gizlemeye çalışmıştır. Çünkü "sırren tenevveret" düsturu bunu gizlemek gerektiğini öne sürer.

Peki sen niye ifşa ediyorsun? Derseniz soyleyeyim:

Çünkü bazı dostlarım açıkça bunu inkâr ediyor. Üzerine vazife olmadığı halde "Bediuzzaman, Mehdi degildir" diyor.

Benim gibi insanların böyle asılsız sözlere tahammül etmesi çok zordur.

Bu nedenle faş edilmemesi gereken bu sırrı ifşa etmek zorunda kalıyorum.

Sorumluluk Mehdi konusunu açarak inkâr edenlere aittir, vesselam...

Dr. Vehbi Kara