Pazartesi, 21 Ocak 2008 14:28

İç boşlukları örtmek için kavga çıkaranlar

İç boşlukları örtmek için kavga çıkaranlar

 

Aşağılık duygusu, kişinin gerçeklere uyan veya uymayan sebepler ile benliğini yetersiz ve küçük görmesi olarak tanımlanır. Aşağılık duygusu ve beraberinde umutsuzluk gibi duygular, genellikle evde, okulda veya işte yaşanılan kimi olumsuz yaşam deneyimlerinden sonra ortaya çıkar.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan 



Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.



Kişinin kendinde bulunmayan başkalarındaki özellik veya varlıkları övüp, kendi sahip olduklarını görmezden gelmesi de bir aşağılık duygusu ifadesidir.

Özgüven eksikliği

Aşağılık duygusunun altında özgüven eksikliği yatar. Kişilerin kendini rahat, huzurlu ve başarılı hissetmeleri ve istediklerini elde edebilmek için özgüvene sahip olmaları çok önemlidir.

Özgüven eksikliği çocukluk yıllarında anne ve babaların yargılayıcı, suçlayıcı, çocukta değersizlik hissi yaratan hatalı davranışlarının sonucunda ortaya çıkar.

Çocuk ileri yaşta benliğinde yetersizlik, eksiklik, değersizlik hisseder.

Çocuklar yargılanarak, eleştirilerek büyütüldüklerinde ileri yaşlarda da hep yargılanacakları kaygısı içinde olurlar. Çocuğu bu ruh durumuna sokmamak için, onun duygularını önemsemek ve duygularının farkında olmak gerekir.

Depresyon eğilimi

Özgüven eksikliği olanlar depresyona eğilimli olurlar. Bu kişiler kendi benliğini değersiz olarak algılayan kişilerdir. Bu kişilerin tedavisinde öncelikle kişilik değerlendirmesi yapılır. Psikiyatride hastalık ve bozukluklar beş eksende yani bölümde değerlendirilir:

Birinci eksen hastalık, ikinci eksen kişilik, üçüncü eksen stres, dördüncü eksen organik hastalık ve beşinci eksen ise işlevsellik eksenidir.

Bu eksenlere göre kişinin olumlu ve olumsuz özellikleri belirlenerek değerlendirme yapılır. Kişinin profili çıkarılır ve kişilik analizi yapılır.  

Sorun çözme ile ilgili, iletişim sistemi, algılama, kendini tanımasına yönelik testler yapılır. Kişi depresyonda ise öncelikle depresyonun tedavi edilmesi gerekir. Kişide benlik eksikliği duygusu var ise o kişiye benlik artırma ile ilgili hedefler konulur. Kişi benlik algısını düzeltirse depresyon riskinden de kurtulur.

Kardeşler arasında kıyaslama

Kardeşler arasında kıyaslama daha çok okul başarısında yapılmaktadır. Bir kardeşin övülürken diğerinin sürekli eleştirilmesi şeklindeki kıyaslamalar,  çocukta eksiklik, yetersizlik ve aşağılık duyguları oluşturur.

Çocuğa kendi içinde kıyaslama yapması öğretilmelidir. Mesela aile çocuğun okuldaki başarı seviyesinin yükselmesini istiyor ise çocuğa geleceği için neyin önemli olduğu, mutlu olmak için kendine güvenin ve okul başarısının neden gerekli olduğu anlatılmalıdır.

Çocuğun kendisine ait hedefler koymasını, bu hedeflere ulaşmasının gereğini anlatmak gerekir.

Şımartmadan övmeli

Çocuğun davranış ve çabalarını övmek gerekir. Övgüler haklı ve mantıklı olmalıdır.

Örneğin okulda iyi not aldığında, ‘bak ne güzel çalışmışsın, emeğinin karşılığını almışsın, çalışkansın, iyi niyetlisin, insanları seviyorsun” diyerek övmek gerekir.

Aşırı övgüden kaçınılmalıdır, yoksa çocuk kendini geliştirme özelliğini kaybeder.

İçinde öneri olan eleştiriler onarıcıdır.

Eleştiride de dikkatli tutum takınılmalıdır. Negatif söylemler, kişilik eleştirileri çocuğun kendisini yetersiz hissetmesine ve aşağılık duygusuna kapılmasına neden olabilir. Eleştiriden önce olumlu yönleri gördüğünüzü hissettirmek çok önemlidir.

            Özgüveni gelişmiş, aşağılık duygusunu yenmiş kişiler ancak kendi toplumuna yararlı işler yapabilir. Toplum olarak yetiştirilme tarzımızdaki eksikliklerden gelen özgüven eksikliklerimizi gidermemiz gerekir.

            Yetişkin hayatta giderilmemiş özgüven eksikleri, çözümlenmemiş aşağılık duyguları pek çok sosyal soruna neden olabilmektedir. Bunlar tedavi edilip giderilmediğinde zamanla kişi kendi kişiliğinin bir parçası yapmakta ve değişme isteğini kaybetmektedir.

            Yetki ve imkânları doğru kullanmak için

Aşağılık duygusu taşıyan yetişkinler sahip oldukları yetki ve imkânları ne yazık ki, toplum yararına kullanamazlar. Bu eksiklik duygularını gizlemek ve bastırmak için yanlış yöntemlere başvurabilir ve kimi haksızlıklara neden olabilirler.

            Yaşanan toplumsal bazı tartışmalarda bunların izleri rahatlıkla görülebilmektedir. Sosyal konularda rahat tartışabilmek ve gelişebilmek için herkes yanlış yetiştirilme tarzındaki aşağılık duygularından arınmalı, özgüven sahibi olarak, meselelere bilim ve veri ile yaklaşmalıdır.

Kişi kendi iç boşluklarını örtmek yerine giderdiğinde daha çok birbirine güvenen, saygı gösteren, karşı fikre hoşgörü ve anlayış ile bakan bir toplum olacağız.

            Toplumsal aşağılık duygusu

            Özgüven rolü oynayan kişiler aslında aşağılık ve eksiklik duygularını kapatma mücadelesi veriyorlardır. Mezarlıkta ıslık çalan birisi veya güçlü olduğunu göstermek için kavga çıkaran maçolar, hep aynı psikolojik dinamikle hareket ederler. Eksikliklerini ve psikolojik boşluklarını bu yolla kapatmaya çalışırlar.

            Eğer bu kişiler yönetici iseler güçlerini korumak ve kontrolü sağlamak için marazi bir savunma geliştirirler. Yönettikleri kişiler arasında kavga çıkarırlar. Kavgacıları barıştırıp güçlü olduklarını gösterirler.

            Yönettikleri kişileri sürekli aşağılarlar. Kendilerine güveni olmayan kişilerin otoriteye sığınmasını sağlarlar. Aşağılanan kişiler üst mekanizmaya geçince aynı davranışı astlarına yaparlar.

            Bu tarz liderliklerin, günlük siyasetteki örneklemesini sizler yapın.

Son Düzenlenme Pazartesi, 21 Ocak 2008 14:30
Prof.Dr. Nevzat Tarhan

Yönetim Kurulu Başkanı

www.nevzattarhan.com | Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...