Salı, 18 Mart 2008 01:19

Gizli zındıka komiteleri iş başında!

Nevzat Tarhan

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Hiç kimse şaşırmasın! Türk Silahlı Kuvvetleri’ne darbe yaptıramayan ve medyanın hükümet devirme gücünün de zayıfladığını gören odaklar “Gömlek olmadı pantolon  verelim” diyerek darbeyi yargıya yaptırmaya çalışıyorlar.

            Gizli zındıka komitelerinin varlığı hiç yeni değildir. Fatih’i zehirleyenler, Yeniçeri’yi kışkırtanlar hep onlar olmuştur. İttihat Terakki Fırkası’nı da onlar kurdurmuştur. 31 Mart döneminde o günün liberallerini kışkırtarak Abdülhamid’e karşı ayaklanma başlattılar. Menemen’de halkı ve bazı esrarkeşleri tahrik ederek eylem yaptırtanlarda yine aynı odaklardı. 27 Mayıs’ta askeri kullanarak, 28 Şubat’ta medyayı kullanarak hükümetleri devirdiler. Şimdi de yargıyı kullanmak istiyorlar.

          Lütfen oyuncularla uğraşıp senaristleri atlamayalım. Şu anda  Sayın Başsavcı ile uğraşmak oyuna gelmek olur.

            Siyasi cinayetlerin organizasyonundan tutun da, mektuplar yazarak, telefonlar ederek, teke tek gizli propaganda faaliyeti yaparak çalışan bu odaklar iş başındalar.

 Yargıtay Başsavcısının son aylarda acaba telefonları teknik takibe takılmış mıdır? Takılmışsa acaba kimlerle görüşmeler yapmıştır?

            Yargıtay Başsavcısının son aylarda acaba telefonları teknik takibe takılmış mıdır? Takılmışsa acaba kimlerle görüşmeler yapmıştır? Türkiye’ye huzur vermeyen şer odakların profilini çıkarmak için bile bu bilgiler yetebilir!

            Bu zındık komiteler her zaman vardı ve olmaya da devam edeceklerdir. Kıyamete kadar şeytanın avukatlığını yapanların var olacaklarını bilmek ve beklemek gerekir!

            Modern komiteciler seçkinler sınıfı gibidirler. Kutsalları ve ritüelleri vardır. Bu komiteler her şartta Ali’nin külahını Veli’ye, Veli’nin külahını Ali’ye geçirmeyi çok iyi başarırlar.

            Misyonerlik anlayışları vardır. “İti ite kırdırma” yöntemini kullanırlar. Kavga çıkarmak ve kaos oluşturmak onlar için kutsal görevi ifa etmektir.

 Gizli zındıka komitelerinin gerçek amaçları korku uyandırmak ve güven zayıflatmaktır. Onların oyununu ancak azim, sebat ve kararlılık bozabilir.

            Gizli zındıka komiteleri yapılarının ve varlıklarının gereği olan işlerini yapıyorlar. Planladıkları tezgahların etkili olup olmaması onlara bağlı değildir. Nasıl sonuçlanacağı karşı tarafın duruşuna ve verecekleri tepkilere bağlıdır.

            Gizli zındıka komitelerinin gerçek amaçları korku uyandırmak ve güven zayıflatmaktır. Onların oyununu ancak azim, sebat ve kararlılık bozabilir.

            Siyasi iktidar içerisinde özeleştiri kültürü yeni yeni canlanmaya başlamıştı. Eski ‘mücahitlerin müteahhit olması’ konuşuluyordu. Gizli komitelerin kurdukları yanlış oyun sayesinde bu son hamle iktidar partisinde tutkal etkisi yapacak ve mevcut gidişi devam ettirmelerini sağlayacaktır. Hatta bu durum mağduriyet duygusu bile uyandıracaktır.

            Mağduriyet psikolojisi ilginçtir. Mağdur olan insan hiçbir önemli iş yapmasa da mağdur olmanın verdiği masumiyetle ilgi ve destek toplar.

           Ben, siyasi taraf olmayan objektif psikopolitik analizler ve kritikler yapmaya çalışan birisiyim. Tam siyasi iktidarı eleştirip sorgulamaya hazırlanıyordum ki, mağdur ve mazlum siyasetçiyi savunmak zorunda kaldım!

                      Sayın Başsavcının Ergenekon’un kahramanlık ideolojisinin etkisinde kaldığını ve resmi ideolojinin intikamını alındığını birileri çıkıp söylerse buna hiç şaşırmamak gerekir.

            Siyasi iktidar özeleştiri yapmalıdır! Türkiye’de kamu reformuna ihtiyac var. Küba’dan sonra kalmış son sosyalist uygulama Türkiye’de ne yazık ki…

            Güya Cumhuriyet halkın kendi kendini yönetmesiydi. Padişahlık bunun için yıkılmıştı. Askeri padişahlar dışında birde yargısal padişahlar emrediyorlar. Kültürsüz kalabalıklar ise bu emirlere boyun eğiyorlar. Bu mudur çağdaşlık?!

            Sayın başbakan, Sayın TBMM üyeleri negatifi düzeltmekle uğraşıp zamanınızı boşa harcamayın! Sizin hızınızı kesmek istiyorlar. Pozitife vurgu yapın, ihmal edilmiş Avrupa Birliği hareketini hızlandırın. 301’nci maddeyi tamamen kaldırın. ANAYASA’yı değiştirin, YÖK kanununu çıkarın.

            Demokrasinin tüm kurallarıyla gerçekleşebilmesi için herkesin azim, tutarlılık ve kararlığına ihtiyaç vardır.

          Zalime engel olmayan zulme müstehaktır!

            Toplum olarak hepimiz şunu bilmeliyiz! Sivil tepki gerekiyor. Benim fikrim budur diyerek sesinizi yükseltiniz, demokratik zeminde hakkınızı arayınız.

          Dindar olma hakkınız size başkaları tarafından verilmeyecek, almanız gerekiyor.

    Siyasetçinin, amirin veya memurun, subayın veya yargıcın, esnafın veya köylünün hem dindar, hem cumhuriyetçi olması mümkündür ve de hakkıdır.

          Siyasetçinin, amirin veya memurun, subayın veya yargıcın, esnafın veya köylünün hem dindar, hem cumhuriyetçi olması mümkündür ve de hakkıdır.

          Demokratik tepkileriniz yargı, bürokrasi ve asker üçlüsüne mutlaka ulaşmalıdır.

            Diktatörlüğün paylaşıldığı bu sistem çağdaş değildir. Herkes kendi diktatörünü hizaya getirsin. Toplumun hamiyeti feveran etmezse çocuklarımız yüzümüze tükürür. Başımızın dik dolaşması, Türkiye’nin dünya birinci ligine çıkması hiç kolay olmayacaktır.

            En büyük gücümüz,haklı olmamız, ümidinizin ve gelecek projemizin olmasıdır.       Başka güce ihtiyaç yoktur

Prof.Dr. Nevzat Tarhan

Yönetim Kurulu Başkanı

www.nevzattarhan.com | Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...