Salı, 09 Nisan 2019 09:06

Sorunları Göz Ardı Ederek Mi Çözeceğiz?

Seçim tartışmaları almış başını gidiyor. Ak Parti’nin oyları çalınmış, CHP büyük organizasyon yapmış, FETÖ de bu işin içinde, marjinal sol örgütler sahada… Tartışmaların sonu gelmiyor. Ne yazık ki; partinin yetkili mercii öz eleştiriden aciz…

Ak Parti’nin FETÖ ile 2007 yılından itibaren aktif mücadeleye girdiğini ve kumpasların, şantajların döneminin başladığını unutmayalım. 

2009 yerel seçimlerinde FETÖ, kendisine yakın bazı siyasileri sahaya sürdüğünde seçim sürecinde bu masumane bir talep olarak algılandı.

Dönemin Ak Parti kurmayları; ‘ne de olsa bunlar bir cemaattir ve alınları secdeye giden temiz çocuklardır’ deyip maalesef aldanmışlardır.. 

Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan’a ihanet ettiklerini unutarak, farkında olmadan bu illete alet olmuşlardır.  

FETÖ yapılanmasının derinlemesine bir ihanet çetesi olduğunu unutan ve görmezden gelen akıl, Sayın Erdoğan’a ve Ak Parti’ye ne denli ihanet ettiğinin farkında mı değil, bilmiyoruz. Bildiğimiz tek şey bu milletin Erdoğan’a güvendiği ve asla yalnız bırakmayacağıdır. 

Nasıl oldu da Ak Parti can damarı dediğimiz önemli yerleri kaybetti? Buyurun hep beraber Ak Parti’nin içindeki bazı önemli sorunları konuşalım… 

Ak Parti sayesinde bir yerlere gelen bürokratlar, Ak Parti için çalışmamıştır. Hükümetin yıpranmasının en büyük payı adamcılık üzerine şekillenmiştir, çünkü alın teri yoktur. Ak Parti’de siyaset yapan sözüm ona büyüklerin(!) referans oldukları kişilerin % 70’inin bu davayla aslında bir ilgileri yoktur. 

Ak Parti’de siyaset yapan il, ilçe ve belde başkanları, parti içi etik yapıdan uzak bir şekilde, zaman zaman dost-akraba üzerinden atamalar yapabilmiş, emeği olmayanları bir yerlere getirebilmişlerdir.

Ak Parti döneminde müsteşar, genel müdür, daire başkanı olanlar ve hatta şube müdürü, saha yetkilisi olanlar dahi kamu kurumları adına vatandaşa ahkâm kesen bir tavırla halka boy göstermişlerdir.

Yakın zamanlarda Ak Partili bazı belediyelerin ‘’Bugün git, yarın gel’’ mantığı içerisinde davranıp, vatandaşı nasıl yıprattığını, bezdirdiğini unutmayın… 

Ve hatta bazı belediye başkanlarının dev malikanelerine devasa duvarlar örerek vatandaşa nasıl tepeden baktığını da unutmayalım. 

Bu bir sorundur. 

Bir örnek vererek devlet ile vatandaş arasında duvar var mı, yok mu kararını sizlerin vermesini istiyorum.

Eski Pendik Belediye Başkanı Sn. Erol Kaya’nın başından geçen bir olayı bildiğim kadarı ile sizlere aktaracağım. Kendisi belediye başkanı iken bir vatandaş, ‘’ben size ulaşamıyorum başkanım’’ dediğinde ‘’Olur mu? Benim kapım herkese açık’’ der ve vatandaş çok aradığını ancak hep toplantısı olduğunun söylendiğini belirtir. Bu duruma şaşıran Erol Kaya’nın akılına sekretaryasını test etmek düşer ve kendi makamını aratarak Erol Bey ile görüşmek istediğini söyler ancak sekreterya kendisinin müsait olmadığını, geldiğinde dönüş yapılacağını belirtir. Bu bilgiyi dahi Sn. Erol Kaya’ya aktarmayan bir sekreterya düşünün… 

İşte Ak Parti’nin en büyük sorunu da burada sekreteryanın yaptığı hataya düşülmesidir.

Bir basın mensubu olarak birkaç kamu kurumunu test ettim; vatandaşımız bu kadar dert yanıyor, ‘’acaba şikâyetler bizlere iletilirken abartılıyor mu?’’ dedim. 

Hasta olan bir vatandaşın sorununu çözmek için aylardır devlet hastanesinden randevu alamadığını, başhekime ulaşmak için çabalar sarf etmesine rağmen konuyu ilgililere ulaştıramadığını öğrendim. Test amaçlı konuya müdahil oldum ve farklı aralıklarla üç defa ben aradım. Başhekimimizin toplantısı halen bitmemiş bile olabilir. Bu ve bunun gibi nice olaylar da Ak Parti’ye bir sorundur.

Sonuç olarak bu seçimde bir FETÖ konusu var mıdır, yok mudur? Bu benim alanım değil ancak devlettin sorumluluk alanındadır. Eğer bütün bu oligarşik ve bürokratik hataları görmezden gelerek, tüm suçlamaları dışarıya yaparsak, olacakları görmezden gelmiş oluruz. 

Önemli olan bu aşamadan sonra düzeltmelere gitmektir ki; aksi taktirde daha ağır sonuçlar doğabilir. Unutmayın ki; bu milletin sizden beklediği 2004 yılındaki hizmet belediyeciliğidir.

Vesselam…

Kaynak: Yeni Akit

Sabri BALAMAN

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...