Darbe mesajlarıyla meşhur ABD ajanı Henri Barkey’in son analiz yazısı manidar ve önemli. Bir dönemdir yazdığı yazılarla kendisinden bahsettiren Henri Barkey, Türkiye hakkındaki olumsuz fikir aşılamalarına devam ediyor.
15 Temmuz Darbe Girişimi öncesi yazılar kaleme alan ve Büyükada’da gizli toplantılar organize eden bu CIA ajanı, NATO üzerinden Türkiye’yi tehdit etmektedir. ABD düşünce kuruluşlarına verdiği röportajlarla da Türkiye düşmanlığını gizlememektedir.
Henri Barkey’in Türkiye-ABD ilişkilerinde kendince tehdit ve şantaj dili kullanması bence önümüzdeki süreç açısından dikkatle takip edilmesi gereken konuların başında gelir. Türkiye-NATO ilişkilerinde, Rusya ile iyi ilişkilerin kurulmasından rahatsız olan ABD, Henri Barkey’in kalemi üzerinden doğrudan bir tehdit olarak analiz ve stratejik eylem planı tasarlamakta. Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı doğrudan tehdit eden ABD, seçim öncesi Türkiye’nin iç işlerine müdahale etme kararı aldı. Ancak o kalemin bu noktada nasıl kırılacağını da bu toprakların hafızası iyi bilir.
Türkiye-Rusya yakınlaşmasını bir tehdit olarak gören bazı ABD merkezli düşünce kuruluşları, aynı zamanda Kuzey Suriye üzerinden tehdidi de elden bırakmıyor. Doğrudan iç kargaşa temelinde Türkiye’ye karşı terör eylem planlarının devreye sokulması adına uluslararası mobbing sistemi çalışıyor. Ülkemize karşı yıpratma politikasına başvuran önemli batılı devletler, Türkiye karşısında pozisyon alıyor. Büyükelçilikler üzerinden yapılan gizli toplantılarla, Türkiye tehdit ediliyor.
NATO’nun genişleme sürecinde Türkiye’ye yapılan batı merkezli baskılarda, ABD’nin Finlandiya ve İsveç gibi terörü destekleyen ülkelere sıcak davranması, içimizdeki muhalifleri de içten içe sevindiriyor. Sivil darbe hazırlığı için ön koşulları oluşturan bu yapılanma, ne yazık ki CHP ve bazı muhalif partilerin desteklenmesi için propaganda merkezleri kurulmasına da olanak sağlıyor.
Henri Barkey isimli ABD ajanı da, bu manada Amerikan hükümetinin işini kolaylaştırmak için propaganda zeminini hazırlıyor.
Henri Barkey’in açıklamalarına göre önceliklerini söylemekten çekinmediklerini görüyoruz. Önceliklerinin; Türkiye-Yunanistan savaşı için muhtemel hazırlık durumlarının tespiti, savaş ilanı için ABD’nin bölgede bütün hazırlığı yapması, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a topyekûn ekonomik sabotaj ve suikast, Türkiye topraklarının işgali için eylem planları olduğunu aktarmaktan imtina etmiyor.
Suriye’deki Esad rejiminde Türkiye’nin kendilerine bir tehdit olduğunu savunan ABD’nin kalemi Barkey, PKK ve YPG’yi de ABD’nin müttefiki olarak tanımlıyor. Tüm bu süreçle birlikte Türkiye’nin NATO’dan dışlanması adına yeni bir diasporanın teşvik edilmesi için de batılı ülkelerle iş birliği halinde çalışması gerektiği açıkça ifşa ediliyor.
Aynı zamanda Kürtlerin ve Türklerin karşı karşıya gelmemesi ABD açısından ciddi bir sıkıntıdır. ABD, Kürtleri ve Türkleri savaştırma adına her türlü eylem ve projeyi devreye almak için çabalıyor. Ancak buna karşın Kürtlerin ve Türklerin coğrafyada barışık olmaları güçlü bir akımın başlamasına sebep olacaktır.
Bu hamleler, Batı’da tartışmalı olsa da, Türkiye’de genel olarak popüler ayrıcalığa sahip olan başkan Erdoğan’ı iktidardan indirmek için birçok eylem takvimi hazırlanmaktadır. Ayrıca açık amaçlarını gizlemeyen ABD, depremle birlikte Başkan Erdoğan’ı zora sokacak birçok tartışmalı bölgesel eylem planı devreye sokmuştur. Bu anlamda halk içerisinde kışkırtıcı bir durumla karşı karşıya bırakılması amaçlanmaktadır.
Henri Barkey, Türkiye’de ekonomin kötüleşmesi adına yeni yaptırımların yolda olduğunu açıkça ifade etmektedir. Türkiye’nin uluslararası kredi değerlendirme kuruluşları tarafından negatif puan alması için eylem hazırlığı içerisinde bulunulduğu, talimatların verildiği, her türlü daralma adına çalışma içinde olunduğu bilinmektedir. Bu CIA ajanı, bazı iş adamları için ayrıcalıklı konumlandırmalar oluşturarak muhalefete destek vermeleri noktasında uyarıları da yapmaktadır.
Başkan Erdoğan’ın ABD politikaları açısından tehdit olarak görülmesini, çıkar ilişkileri için de Erdoğan’sız bir Türkiye hayalini gerçekleştirmek istediklerini kaleme almaktan çekinmeyen Henri Barkey, muhalefetin yeni yapılanmaya ihtiyaç duyduğunu, bu konuyu destekleme adına Ekrem İmamoğlu’nun mutlaka aday gösterilmesi gerektiğini, siyasi yasağın mağduriyet kısmı üzerinden fırsat olarak değerlendirilmesini istiyor.
Anlaşılıyor ki 15 Temmuz’da yarım bıraktığı işi tamamlama adına Türkiye’nin NATO’dan atılması için ciddi lobi faaliyetleri yürütüyor. Arkasından Türkiye-Yunanistan savaşı hazırlığı yapıldığı, savaş ilanı sonrası Türkiye’de terör eylemlerini destekleme adına yeni olayların başlatıldığı ve aynı zamanda ekonomik zorluklar üzerinden Türkiye’de isyancı halk hareketinin desteklenmesi adına örgütlerle çalışmaların hızlandırılması noktalarında da birçok desteğin sağlanması için zeminler oluşturuluyor.
Benim güzel ülkem… Bir gazeteci olarak bunları analiz etiğimde, “Ne çok şerefsiz insanım varmış” diyorum. İşte bu, bizi kahrediyor.
Vesselam.
https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/sabri-balaman/abd-ajani-barkeyin-yeni-darbe-plani-41395.html
