Cumartesi, 05 Mart 2011 18:02

'Darbeci medya' bağıradursun, 'Temizlik İmandandır!..'

Ömrünü Din ve Dindarlarla mücadeleye hasretmiş bulunan bir “ergenekon tutuklusu” bile,  birilerinin kendilerini “din karşıtı” gibi göstermek istemesinden şikayetçi!..

¥

Şunu açık ve seçik bir şekilde ifade etmiş olalım ki; bizim kimseyi din düşmanı gibi göstermek gibi bir derdimiz yok... Yok da... Birtakım tavırları neyle izah edeceksin?...

Al işte, 28 Şubat’ın hükümete dayatılmak istenen maddeleri arasında, “camilerden bir kısmının kapatılması” da varmış...

İfşa eden Tansu Çiller’in o dönemki danışmanı Şükrü Karaca... Kendisine Tansu Çiller anlatmış; “Bunlar camileri bile kapatmamızı istediler de direndik” diye.

Hadi bakalım... Camileri bile zararlı gören zihniyete ne diyeceksin?.. Ve namazı bile zararlı gören?..

Bakın, “Namaz” meselesine ilişkin bir belge...

Dün, “Subay karılarını bile jurnalcilikle” görevlendiren bir “emir yazısına” dikkat çekmiştim ya... Bu da bir başka belge...

Hava Kuvvetleri Komutanlığı 5. Ana Jet Üs Komutanlığı Merzifon-Amasya başlığını taşıyor...

Konusu: Tecziye... Yani: Cezalandırma!..

Cezalandırma işlemine sebep olan “eylem” ise “namaz...”

Toplu da değil, “bireysel” namaz!..

Okuyalım mı belgeyi...

Buyurun:

1- (....) Tarihinde saat 13.15 civarında mesai saatleri dahilinde NAMAZ KILDIĞINIZ tespit edilmiştir.

2- Bu nedenle alınan savunmanızda ileri sürdüğünüz nedenleri uygun ve yeterli görmedim. Sizi bu defaya mahsus olmak üzere Askeri Ceza Kanunu’nun 165 ve 171. maddeleri gereğinde 14 (ondört) gün ODA HAPSİ cezası ile tecziye ediyorum.

3-       Cezanız (...) tarihinde başlayacak ve (.....) 09.00’da sona erecektir. Bundan sonra disiplin kurallarına uymanız konusunda daha dikkatli olmanızı ve disiplin kurallarını ihlal edici davranışlarınızın devam etmesi halinde daha ağır şekilde cezalandırılacağınızı bilmenizi

Rica ederim.

*

Evet...

Belge bu...

Şimdiiii...

Beş dakika namaz kıldı diye bir “Komutan”ı cezalandıran “Komutan” için ne diyeceğiz?..

¥

Kimsenin kimseyi “din karşıtı” gibi gösterme gayreti yok.

Bizler, bu tür konulara ilişkin her yazımızda “TSK’yı ve TSK adına birtakım zararlı tavırlar içinde olanları farklı kategorilerde değerlendirdiğimizi” vurguluyoruz...

Burada şunu da ilave edelim ki; TSK mensuplarının kahir ekseriyeti “yoksul” ya da “dar gelirli” ailelerin çocuklarıdır.

Ana-babaları onları bir yandan memlekete faydalı olsunlar, diğer yandan da devlet güvencesine kavuşsunlar diye askeri okullara göndermiştir.

Bunların büyük bir bölümü, “Namazlı-Niyazlı” ailelerden gelmiştir.

Ne yazık ki, bu büyük ve şerefli camianın itibarına, azınlıktaki kendini bilmez, değer tanımazların olumsuz tavırları zarar vermektedir.

Yapılması gereken...

Ve şu sıralarda da yapılmakta olan;

bu “zararlıları” o şerefli bünyeden temizlemektir.

Sayın Başbakan’ın da ifade ettiği gibi bu “temizlik” TSK’ya zarar vermeyecek, aksine daha da güçlenmesini sağlayacaktır...

Dolayısı ile...

“Temizlik ameliyesine” katkıda bulunmak bir vatan görevidir...

Biz de vatan görevindeyiz.

BU AKŞAM BEYAZ TV’DE

“Yüksek Gerilim” saat 23.00’de başlıyor... Siz sevgili Yeni Akit okuyucularının programa mesajları ile katkıda bulunmaları bize güç verecektir.

Duyurmuş olalım.

Serdar Arseven

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...