Ataşehir'de 2 yıl gibi kısa sürede inşaa edilen ve 10 bin kişinin aynı anda ibadet edebileceği büyüklükteki Mimar Sinan Camii'nin muhteşem açılışı gerçekten gurur vericiydi.

Ramazan ayının ilk günü olan cuma günü yapılan açılışta, özellikle açılışın gölgesinde kalan mesajları irdelemekte fayda var. 

İlk olarak Başbakan Erdoğan'ın caminin açılışı sırasında verdiği mesaj önemliydi. "Böyle bir camiyi yapmak görevimizdi" diyen Erdoğan, "birbirimizi seveceğiz, sevmeye mecburuz" mesajı verdi,'birlik ve beraberliğimizin birbirimizi sevmekten geçtiği'ne özellikle vurgu yaptı. 

Benim asıl dikkatimi çeken bu muhteşem caminin açılışına tarihe tanıklık etmek için iştirak ettiklerini bildiğimiz Gabon Cumhurbaşkanı Ali Bongo Ondimba'nın ve Irak Ulusal Meclis Başkanı Usame Nuceyfi'nin yaptığı açıklamalardı. 

Ondimba, konuşmasında, ''Bugün bu güzel yapıyla anladığımız gibi Türkiye eskiden olduğu gibi bugün de dünyayı aydınlatmaya devam edecek'' dedi. Bu mesaj gerçekten milletimiz adına gurur vericiydi. 

Irak Ulusal Meclis Başkanı Usame Nuceyfi'nin sözleri de Müslüman coğrafyasının milletimize bakışına tercüman oluyordu. 

Hz. Peygamber'in ''Kim bu dünyada bir mescit, bir cami inşa ederse, Allah da ona öbür dünyada köşkler, cennetler inşa eder'' hadisini hatırlatan Nuceyfi ise, ''Görüyorum ki sizler Türkiye'nin her tarafına güzel camiler inşa ediyorsunuz. Türkiye şu anda medeniyetler inşa ediyor. Türkiye aynı zamanda bu güzel camilerle insaniyet inşa ediyor. Bizim de bu zor günümüzde Türkiye'nin bu rolüne ihtiyacımız var'' diyordu. Sözler tarihte olduğu gibi bugün de bu milletin çocuklarına biçilen rolün ezcümle özetiydi. 

Erdoğan'ın temelinin atıldığı günden tamamlanışına kadar bizzat çok yakından takip ettiği camide, Mimar Sinan'ın ruhuna ithafen sözlerinin yer aldığı levha da atlanmaması gereken önemli bir detay... 

''Temmuz 2012/Ramazan 1433'' tarihi atılan levhada Başbakan Erdoğan'ın şu sözleri yer alıyor: 

''Osmanlı coğrafyasının dört bir bucağına taş ile topraktan şiirler yazan Sinan... Sen şair olsaydın, divanında Selimiye tevhid, Süleymaniye münacaat, Şehzade Camisi de naat olurdu. Dizi dizi köprüler, imaretler, türbeler, sebiller ise büyük şiirlerin içinde küçük mısralar olarak kalırdı. Her biri şiir kadar güzel 84 cami, 52 mescid, 57 medrese, 22 türbe, 7 darül-kurra, 17 imaret, 3 darüşşifa, 5 su yolu ve kemeri, 8 köprü, 20 kervansaray, 36 saray, 48 hamam, 8 mahzen... 92 yıllık fani bir ömürden gökkubbede baki kalan tam 365 eser... Usta Sinan! Sen inşa etmeseydin estetik anlayışımız nakıs kalırdı... Sen yapmasaydın nakkaşlarımız, müzehhiblerimiz, hattatlarımız, hakkaklarımız bu kadar mahir olmazdı... 

Sinan Usta! Sen ki eserlerinle bir milletin ve medeniyetin görkemli yüzünü dünyaya gösterdin, tarihe nakşettin, sana teşekkür için kelimeler kifayetsiz kalır. Şükran ve minnettarlığımızın nişanesi olarak ancak yaptığımız eserlere adını verebiliyoruz. 

Bu ad, hayırseverlerinden dernek yöneticilerine, müteahhidinden işçisine, mimarından müzehhibine, imamından cemaatine bütün torunlarının yüksek huzurunda sana saygılarını ve muhabbetlerini gösterebilmeleri içindir. 

Seni sevdiğimizi bil diye... 

Bu topraklara nakşettiğin sebillerden akan su gibi aziz ol...'' 

Kitabe niteliğindeki levhadaki sözler caminin yapılış gayesinin aynı zamanda bir sunumu niteliğinde; Ecdad gibi kıyamete kadar amel defterlerini kapatmayacak eserler bırakmak! 

Burada yeri gelmişken... 

Mehmet Akif merhumun mısralarıyla dünyaya bakalım; 

"Yıkmak insanlara yapmak gibi kıymet mi verir, 

Onu en çolpa herifler de emin ol becerir. 

Sade sen gösteriver 'işte budur kubbe' diye, 

İki ırgatla iner şimdi Süleymaniye. 

Ama gel kaldıralım dendi mi heyhat o zaman, 

Bir Süleyman daha lazım yeniden bir de Sinan. 

Bu mısralardan bugün ülkesini milletine dar eden, top gülleleriyle başına yıkan diktatörlerle, insanlığa hizmet yolunda eserler bırakan insanların farkı çok daha net anlaşılıyor. 

Bu millet tarihten bugüne, insanlığa hizmet ettiği için ve medeniyetler inşaa ettiği için ümmetin gözünde bambaşka bir yere sahip oldu. İnsanlığa hizmet etmeye ve medeniyetler inşaa etmeye devam ettiği sürece de tarih sayfalarında adından söz ettirmeye devam edecek. Bence bugün de doğru yoldayız. 

Son cümle olarak; Günümüz modern inşaat teknolojisiyle muhteşem Osmanlı mimarisini bir araya getiren güzide yapı her yönüyle gerçekten görülmeye değer... İhtişamı bir teravih namazında yakından görmeye ne dersiniz... 

Osman Ateşli - Haber 7 

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir. 

Twitter: @oatesli