28 Şubat’a neden olan BÇG(Batı Çalışma Grubu) örgütü ile bağlantısı olanlar cezalarını çekmelidirler.
28 Şubat olarak adlandırılan dönemin üzerinden 20 yıla yakın bir süre geçti.Bu demektir ki bugün 20-30 yaş arası genç nesil 28 Şubat’ı yaşamadılar, bilmiyorlar. Geçmişten ders alarak milletin değerlerinin aşağılandığı böyle dönemlerin bir daha yaşanmaması amacıyla, yapılan zulmü anlatmayı sivil toplum kuruluşları olarak bir görev bilmekteyiz.
O dönemi yaşayanlarca bilindiği gibi ne yazık ki, gerek orduda, gerek üniversitelerde, gerekse çeşitli devlet kurum ve kuruluşlarında medyanın da tetikçiliği ile milletin manevi değerlerine bir savaş açılmış idi. Bu dönemde:
-Halkın teveccühüyle seçilerek kurulmuş hükümete medya, sermaye ve bürokrasi tarafından savaş açılarak, mevcut hükümetin iktidarı engellenmeye çalışılmış, düşürülmesi hedeflenmiş ve düşürülmüştür.
-Din “irtica” olarak nitelendirilmiştir. İbadetin adı “irticai faaliyet”, Müslümanın adı “irticacı”, dini tablolar “irticai resim”, başörtüsü “irtica simgesi” olmuştur.
-Yüzlerce kişi irticacı suçlamasıyla okulundan uzaklaştırılmış; işinden atılmıştır.
-Dini değerlere saldırılarak, inançlı insanlar aşağılanarak halkımız tahrik edilmek istenmiştir.
-Katsayı ve başörtü yasağı uygulamasıyla inançlı insanların öğrenim yapması engellenmeye çalışılmıştır.
-Yeşil sermayeyi engelleme adıyla ekonomik kriz çıkartılmıştır. Bankalar, finans kurumları batırılmış, binlerce kişi mağdur edilmiştir
-Asgari ücret 184 Dolardan, 100 USDolara düşmüştür, Bir gecelik enflasyon % 700’lere ulaşmıştır.
-TBMM darbeleri araştırma komisyonu raporuna göre dönemin ülkeye zararı 310 Milyar USD olmuştur.
Ancak geçmişteki acı tecrübelerden ders alan halkımız sağduyulu davranarak demokratik usullerle, hukuka uygun olarak yaptığı seçimlerle bu dönemi atlatmayı başarmıştır. Akabinde halka ve halkın değerlerine saygılı yöneticilerle bu dönemin yaraları kapatılmaya başlanmıştır. Dönemin müsebbiblerinin bir kısmı yargı önünde hesap vermektedirler. Ordumuz demokratik ve manevi değerlere saygılı davranmakta; okullarımızda irtica avcılığı yapılmamaktadır.
Bizler de çıkartılan yasalarla elimizden alınan bir kısım haklarımıza kavuştuysak da, sicilleri bozularak ve tehdit edilerek ordudan uzaklaştırılan bazı arkadaşlarımıza yönelik yasal düzenlemeye ihtiyaç vardır. Geçmişte devletin haksız uygulamasının mağduriyeti tazmin edilmemiştir. Balyoz ve Ergenekon davası muhataplarına gösterilen şefkat ve yapılan tazminat bu dönem mağdurlarının fazlasıyla hakkıdır.
O günlerin müsebbiblerinin bir kesimi kanun önünde halen hesap veriyorlar. Adil hukuk güçlülerin yırtarak geçebildiği örümcek ağı gibi olmamalıdır. 28 Şubat dönemine sebep olan medya, ordu ve sermaye çevreleri bunun bedelini ödemelidirler.
Kemal METE
ASDER(Adaleti Savunanlar Derneği) Kayseri Şubesi Bşk.Yrd.
