Anayasanın 30. Maddesini manşet yapan Zaman Gazetesi, Anayasanın 28. Maddesinden haberdar değildi sanırım. 

T.C. Anayasası/28. Madde: Devletin iç ve dış güvenliğini, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü tehdit eden veya suç işlemeye ya daayaklanma veya isyana teşvik eder nitelikte olan veya devlete ait gizli bilgilere ilişkin bulunan her türlü haber veya yazıyı, yazanlar veyabastıranlar veya aynı amaçla, basanlar, başkasına verenler, bu suçlara ait kanun hükümleri uyarınca sorumlu olurlar.

Ey inatla dünyayı at gözlükleriyle gören körpe cahiller! Gözünüzdekini sizler mi çıkarmak istemiyorsunuz yahut kutsal toprağınız olan Pennsylvania’dan emir mi gelmedi henüz? 

O at gözlüklerinizi çıkardığınız vakit, görmek istediğinizden daha fazlası olduğunu fark edeceksiniz. Aslında özgürlüğünüzün kısıtlanmadığını, devletin ve milletin özgürlüğünü çaldığınızı fark edeceksiniz. 

Allah kayyım atayanın evine ateşler salsın(!) da; T.C. Anayasasının 28. Maddesini görmezden gelip, tereyağı gibi üste çıkmaya çalışan ikiyüzlü hadsizlere ne yapsın?

Görüyorum ki, demokrasinin ilkelerinden bahsedip milleti aptal ve ahmak yerine koyanlar, vahşi demokrasinin batıda neler yaptığını bilmeyenlerdir. 

Şu dilimizden düşmeyen batının, son birkaç gün içerisinde haddini bilmeyen, çapsız basın açıklamalarıyla Türkiye’yi tehdit eden, Türkiye’yi eski uslu koyun zanneden, elçiler vasıtasıyla hükümetleri tehdit eden, ne denli basiretsiz, bilinçsiz bir batı olduğu hatırlatmakta yarar var. 

Yıllardır bu ülkeyi şamar oğlanına çeviren, tehdit sopasını üzerinden kaldırmayan bir batı vardı. Burada ABD’nin ve Avrupa Parlamentosunun rahatsız olmaları kuşkusuzdur. 

Türkiye’de parlak aynasız gazeteciler şunu iyi bilmelidir: Bu ülke değer yargılarıyla, hatalarıyla ve günahlarıyla bizlere aittir. 

Şüphesiz ki demokrasi hepimiz için bir teminattır. Demokrasiyi oturtmak, bizlerin, yurttaşlık ilkesine dayanarak, ülkemize karşı bir sorumluluğudur. 

Demokrasi ve hukuk tanımı yapılırken, devletin hiyerarşik yapısı ve temel dinamitleri hocacı, paralelci ve batı uşaklığı olmasa gerek.

Bir ülkenin sınırları içerisinde yaşayan her canlı için demokrasi gerek. 

Ancak her türlü haltı yiyip, her cinsten suçu işledikten sonra; 

“Vay anam nerede kaldı demokrasi?” demiyeceksin. 

Sizi saf ve temiz görebilmek için herhalde cahilane ve saf düşünce sahibi olmak gerek. 

Mazlumların haklarının yenmesi, anayasal güvencede haklarının bertaraf edilmesi, hepimizi yaralamaktadır. Ancak mazlumları kullanarak birerfigür haline getirerek, onları meydana sürerek, mazlumlar üzerindenduygu sömürü yapmanızın sizi Allah’ın gazabından kurtaramayacağı gibihiçbir hükümet tarafından da affedilme lüksüne sahip olamayacaksınız. 

Bu Türkiye eski Türkiye değildir. 

Ülkemi bu çıkarcı batı birlikleri uğruna harcayamayacaksınız. 

Kendinize gelin ey onun bunun uşakları! 

Bir milleti temel değerlerde birleştiren ulus kavramının, ne denli büyük bir cevher olduğunu şimdi çok daha iyi anlıyoruz. 

Unutulmamalıdır ki: Vatan ve millet sevgisini yaşayamayanlar, aidiyetle bu milletin değerlerine bağlı olmayanlardır. 

Ülkemin güzel insanlarına selâm olsun. Dua ile kalın.