Kahpe Bizans’ın hain oyunları tarihi boyunca coğrafyamızda hep mevcuttu fakat hiçbir zaman bu kadar açık oynanmamıştı. Müttefiklik ve dost ayrımcılığı siyasilerimizin ağızlarına nerdeyse sakız yapılmış. Her gün yeni açıklamalar yapılıyor.
En büyük müttefik dediğimiz ABD ise burnumuzun dibinde defakto bir durum oluşturmak için ilginç söylem ve demeçlerle Türkiye’yi oyalamaktan da kaçınmıyor.
Örneğin; PYD’ye ve PKK’ya silah eğitimi, lojistik destek, özel kuvvet yardımı, insan gücü yardımı… Bunların tümünü hatta belki daha fazlasını sağlıyor ve hiç utanmadan biz dost ve müttefikiz diyor. Bunları algıladık. Algıladık da bize ne oluyor Sayın Çavuşoğlu! ‘’ABD bize söz vermiş karşı tarafa geçmeyecekmiş…’’ bunların kirli sözlerine nasıl inanırsınız!
Ne zaman batı ve Hıristiyan dünyası sözünde durdu? Kaldı ki söz uçar yazı kalır. Bir kendinize gelin, yeter! Bizler kandırılmış, uyutulmuş, zavallı yoksul Afrika devletlerine benzemeye başladık. Bu diplomatik mesajlar çoğumuzu tatmin etmiyor ve halkın büyük çoğunluğu bu konuda rahatsız.
Sanki Kızılderililer gelip vatanımızın evlatlarını şehit edip gidiyorlar(!)ABD’nin ve batının burnumuzun dibinde yetiştirdiği terör örgütününelemanlarına demezler mi ‘’Hadi oradan sizi Bizans’ın dölleri (ABD ve AB)!’’
Avrupa parlamentosu da ayrı telden maşallah! Bizlere haddimizi bildiren bildirene! Bir anlık, ‘’ya bize sahi ne oluyor?’’ diye düşünmeye başlıyoruz. Ne çok düşmanımız var oysaki farkında değiliz.
Farkında mıyız? Bir mekanda dostlarımızla bir araya gelip sohbet edeceğimiz zaman konu başlıklarımız belli: ‘’Nereden geldik? Nereye gidiyoruz? Hükümet ne yapıyor? Doğu ve Güneydoğu’da bitmeyen terör... Burnumuzun dibinde gerçekleşen Suriye krizi… Dünya güçlerinin Suriye üzerinden Türkiye’yi hizaya getirmek için yaptığı kirli ve kanlı planlar…
Bir anda şok geçirmemek elde değil. Ancak geçirmeyeceğiz kardeşim! Geçirmeyeceksin! Bu millet bütün Bizans oyunlarını alt edecek kadar güçlü ve azimlidir! Bedeli her ne olursa olsun yüce Rabbim doğrunun yanındadır. Bize bu yeter de artar. Bu da böyle biline.
Kamuoyunun büyük bir beklentisi var! Önemli kuvvet mekanizmaları hükümetten açıkça şunu bekliyor: Terörün Türkiye gündeminden düşürülmesi.
PYD ve PKK’nın Suriye’den gerekli müdahale ile hızlı bir şekilde ıslahedilmesi ve diplomatik dille dünyaya bildirilmesi, gerçek haklılığın savunma mekanizmasının detaylarla anlatılması ve orada yaşayan halkların yaşam hakkının korunması ile bu halk anca tatmin olur.
Müttefik gözüken ABD ve Avrupa’nın bölgeden uzaklaştırılması veya bütün koridorların kapanması, savaş amaçlı bölgeye gelen bütün düşman kaynakların bertaraf edilmesi, tabi olarak bu halkın beklentisidir.
Burada bir diğer konu ise Diyarbakır’ın içindeki misyonerler ve temsilciler. Bu söz konusu kişilerin Diyarbakır’ı karargâh olarak kullandıkları ve örgütün elemanlarını yakın markaja alarak kirli planlar yapması, bunun yanında ABD ve Avrupa konsolosluklarının HDP ve BDP ile sık sık görüşmesi ve mesken tutması sanırım Türkiye sevgisinden kaynaklanmıyor! Burada açık sahne Bizans oyunu netleşiyor. Bunun da bir tedbiri olması gerekmez mi? Buna da bir dur denmesi gerekir!
Gelelim son kez Bizans kısmına. Birçok kaynakta Alman ve Fransız yazarlar ve misyonerler Roma’ya, ikiyüzlü politikalarından ve entrikalarından dolayı Bizans ismini vermişlerdir. Bugünki açık ismi Avrupa Birliği’dir. Tarih tekerrür ediyor! Roma’nın veya Bizans’ın çocukları, bugün bizleri haraca bağlamış gibi gözüküyor. Kendi coğrafyamızda rahat yaşam hakkımızı göz göre göre ihlal edebiliyorlar. Dün Osmanlı nasıl Roma’nın haylaz ve barbar çocuklarına ayarı verdiyse, unutmasınlar ki yarın da bu milletin evlatları onlara yine hadlerini bildireceklerdir.
¥
Ak Parti İstanbul İl Başkanlığı ve Ak Parti Diyarbakır İl Başkanlığımükemmel bir organizasyonla Sur ilçesinde vatandaşlara iftar vererek, Ak Parti İstanbul milletvekillerinin yanı sıra belediye başkanları, ilçe başkanlarının da katılımıyla Diyarbakır halkıyla kucaklaşarak düşmana ve Bizans’ın evlatlarına net bir mesaj verdi. Bu tarihi adımı atan Dr. Selim Temurci ve Muhammed Dara Akar beyi kutlamak gerek. İyi ki sizin gibi koca yürekli insanlar var ve sizler gibi yürekler yaşadığı sürece bu milleti kimse ayıramayacaktır.
Ülkemin güzel insanlarına selâm olsun dua ile kalın.
