Bugün farklı pencerelerden Türkiye’ye baktığımızda tarihin tekerrür ettiğine şahit oluyoruz.
Değerli okuyucularımız! Ülkemizde önemli bazı dernek, vakıf ve STK adı altında faaliyet gösteren kuruluşlar mevcut. Bunların birkaçını sizlerle paylaşmak isterim.
Kamuoyunun da gündeminde olan Büyükada Splendid Hotel, 15 Temmuz’da ağırladığı misafirleri nedeniyle sıkça kendinden bahsettirmeye başladı. İşin gizemi de tam olarak burada başlıyor. Splendid Otel Osmanlı’nın işgal dönemlerinde İngiliz karargâhı olarak kullanılan bir yapıydı. Sinsi İngiliz tarihine baktığımızda 1870’lerde istihbarat amaçlı birçok dernek kurduklarını görüyoruz. Dernekleri incelediğimizde kimi derneğin futbolla kamufle edildiğini kimi derneğin yat kulübü adı altında yürütüldüğünü görüyoruz.
Uzun lafın kısası Osmanlı’yı ve hilafeti ortadan kaldırmak için türlü taklalar atan sömürgeci güçler çirkin soysuz bir karakterle karşımıza çıkmış bulunuyor. Bin bir surat altında gizlenmiş bu STK’ların halka yansıttığı amaçları gayet masumane. Ancak bakmak ve görmek arasındaki ince çizgiyi fark edip kuruluş amaçlarının ardındaki derin gerçeği gördüğünüzde olayın “7 kıtaya hükmeden bir devi” kusursuzca planlanmış bir cinayetin başrolünde oynattığının bilincine varıyorsunuz.
Bu acımasız sömürgeciler hedefe koydukları devletlere birer sırtlan gibi saldırıp, canlı canlı vahşice hayatları kararttıkları görülmektedir. Örnek; IRAK, AFGANİSTAN, SURİYE, LİBYA, SUDAN. Daha nice milletleri bu Siyonizm haçlı barbarlığı ile kendi emel ve amaçları doğrultusunda katlettiler.
Yeryüzünde hiç bir millet yoktur ki kendi geçmişine küfür etsin; ama bizde böyle yumuşak uşaklar var ki, bunların kendini aydın zanneden, meyhane masasında medeniyet satan, hakaret eden ittihatçı jön zibidi azınlık tayfası ve sınıfından oluştuğunu görüyoruz. Bunlar, batının savunmasını yapan aşağılık kimi siyasi, kimi yazar, kimi sanayici, kimi modacı, STK’cı bulunuyor. Bu yapıları içimizde organize eden yine bu karanlık localar ve sömürgeci zihniyettir.
İttihatçıların ve yabancı misyon şeflerinin, yukarıda bahsettiğim yöntemlerden ve daha nicelerinden yararlanarak bazı dernek ve vakıfları kullandıkları söylenebilir.
Şimdi değerli okuyucularıma soruyorum:
1-15 Temmuz gecesi Splendid Hotel’de Henri Barkey ve “arkadaşlarının” ağırlanması yüzde kaç ihtimalle rastlantıdır?
2-15 Temmuz gecesinden sonra ortaya atılan Henri Barkey isminin yem olup, o gece orada bulunan asıl ismin Graham Fuller olma ihtimali yüzde kaçtır?
3-15 Temmuz gecesi Yunanistan’a kaçan helikopterdeki sekiz kişiden birinin Graham Fuller olması ve buna bağlı olarak Yunanistan’a kaçan sekiz kişinin Türkiye’ye teslim edilmeme ihtimali yüzde kaçtır?
Bu üç sorumun tek bir cevabı vardır: % 0
Daha önceki yazılarımda bahsettiğim gibi İngilizler sinsi ve kindar bir millettir, tarihi unutmaz, ta ki amaçlarına ulaştıklarına inanana kadar oyunlarını sürdürürler. Büyükada’daki Splendid Otel’i vakası da olaya bu açıdan baktığımızda kafalarda netleşiyor.
Burada kullanılan Splendid Otel bir simgedir. Tıpkı Türkiye’deki diğer kulüpler gibi… Kulüplere değinmişken Anadolu Kulübünü ve Büyük Kulübü es geçmemek gerekir. Eğer bu kulüplerin inşasına ve mimarisine dikkat ederseniz, Türk kültüründen, mimari yapısından hiçbir şey barındırmadığını göreceksiniz. Bu gibi yerler Avrupai tarzda inşa edilmiş, tamamen burjuvazi elit kesime hitabeden, yalnızca siyasi ve zengin bir kesimin yararlandığı yerlerdir.
Son yüz yılda derin devletin verdiği kararlar, masadaki alçakların rakılarının yanına meze olmuştur. En acımasız idamlar bu masalarda tebessümlerle kararlaştırılmış, en korkunç Temmuz geceleri yine bu masalarda ince hesaplarla döndürmüştür. Buralar hain çarkların, kanlı maşaların merkezleridir.
Bu nedenle bu tarz milleti soyutlamış meclislerde, buraya giren çıkanların tek tek araştırılması, devletin bekası ve istikbali için göz göre göre oynanan bu oyunların engellenmesi gerekir.
Ülkemin aziz milletine selam olsun. Dua ile kalın.
