Emperyalizm, seri taarruzlarına devam ediyor. 300 yıldır sürekli taarruz etti. Osmanlı’nın Hasta Adam sürecini düşünün. 2. Abdulhamid Han’ın mücadelesini.. Koca Sultan aslında hep söylüyorum yakın tarihin ilk turnusol kâğıdı. O’na Kızıl Sultan diyen en nemrutlardan, İslamcılara varana kadar hepsinin incelenmesi gerekir. Akif O’na yazdığı hakaretleri sonraki yıllarda SAFAHAT’tan çıkarttı mı? Hayır! Düşünün.. Ya Elmalı’lı? Üzüntü ifade eden söz ya da satırlarımı var? Ya da Said-i Nursi?. Şimdi yine kızacak birileri bana. Onlar özür diledi, yok torununu bulup helalleşti filan diyecekler… Çok mu zordu bu kalem erbapları için birkaç satır yazmak.. Çok mu zordu her konuda fikir ifade ederken, Koca Sultan’ı anmak..
Yakın tarihe bakın.
Ayıplar devam etmiyor mu sizce de?
Rahmetli Erbakan’a en galiz iftiraları atanlar, Merhum Türkeş’i Irkçı deyip tekfir edenler, Mason Demirel’i ve O’nun şahsında Haçlı Batı’yı nurlandırmadılar mı? Demirel Anadolu’da gittiği yerlerde A cemaati ile ders yapar, B cemaatinin kurslarına uğrardı. Diğer büyük cemaatlere de uğrardı. Nurluydu vesselam. Yıllarca Milletimizin enerjisini, gücünü ve mukavemetini çalmadılar mı? Aynı kesimler o zamanlar İmam Hatip Okullarına da düşmandı. Aynı kesimlere devlet ne verse yaranamıyordu.
28 Şubat Sürecine bakın.
Kim ya da kimler direndi? Gazeteleri gözden geçirin. FETÖ bazı dini cemaatler adına “Askerler daha demokrat”, Erbakan Hocama “Beceremediniz bırakın!” derken kimse “Ne diyorsun sen, bizim adımıza konuşamazsın!” bile demedi. Şimdi Milletin değerleri ile yürümeye çalışanlara karşı çıkan FETÖ, Rahmetli Yazıcıoğlu’nu şehid eden FETÖ, o günlerde “Emredin!” diyordu darbecilere.
28 Şubat’ın kuklası sözde dini gurup görüntülü provokatörlere Kalkancı, Muz Tarikatı, sahte mehdiler vb. yapılara sağduyulu kesimler de “Bunlar hain, bizden değil!” diyemediler. Başörtülü kızlarımız okullara alınmazken, erkek öğrenciler derslere girmeye devam ettiler…
Peki, emperyalizmin, Haçlı’nın, İngiltere’nin ve jandarması ABD ve Batı’nın Müslüman Türk Milleti başta olmak üzere İslam Dünyası ile kavgası bitti mi? Elbette hayır! Bakın, dört koldan saldırmıyorlar mı? Böldükleri yurtlarımızda şimdi de kardeş kavgası çıkartmıyorlar mı?
Bu gün her manada uyanık olma günüdür. Zifiri karanlıkta ak sütün içindeki ak kılı görme günüdür. Seçme günüdür. Bakınız, ülkem kaderinde çok kritik günler geçiriyor. 15 Temmuz Darbe Girişimi’ne karşı net olarak tavır koyan kaç STK, İslami Cemaat, tarikat vb. var? Referandum Sürecinde fikrini kamuoyu ile paylaşan kaç hocaefendi, şeyh, dede, vb. var? Siz zannediyor musunuz FETÖ İslam Tarihinde ve bizim yakın tarihimizde ilk ve tek ihanet? Her vatandaşımız aklını başına alarak düşünmelidir. Bazıları diyorlar ya; “Siz cemaat ve tarikat düşmanlığı yapıyorsunuz.” Asla! Bu yapıların mensupları ferasetle davranıp, İmanları ile hareket ederse, FETÖ’de olduğu gibi akıllarını ve idraklerini kiraya vermezlerse emperyalizm ve ihanet buralara girebilir mi? Bu yapılar dış güçlerce bu kadar kolay kullanılabilir mi?
Bakınız, FETÖ mensupları, 15 Temmuz’dan sonra halk nezdinde mağdur edebiyatı yaparken aslında, hain bir yılan gibi, milletimizi her fırsatta sokma derdindeler. En son hâkimin salıverdiği FETÖ mensuplarına bir bakın. Adam “Ordu Göreve!” pankartlarını açtırmış, Türk Solu gurubunun lideri. Aynı gurup Gezi Olaylarında ülkeyi yıkmaya azmetmiş, Apo resimli PKK bayrakları ile Atatürk resimli Türk Bayraklarını Taksim Parkına omuz omuza asarak Milletimizin algısını bozarken, devletimizi yıkmak için kimleri bir araya getirmiş. Düşünün ihanetin büyüklüğünü. Referanduma gittiğimiz şu günlerde bu hainleri salıveriyor. Düşünebiliyor musunuz?
Hani FETÖ ile mücadele ediyorduk! Hala kripto FETÖ Mensupları aktif. Adam o kadar rahat ki; “Sizin sadece Türkiye’niz var. Bizim dünyada İngiltere, ABD, Almanya başta olmak üzere onlarca ülkemiz ve koruyucumuz var.” diyor. Kansızlığın boyutunu düşünebiliyor musunuz? Adamda Vatan’a aidiyet yok, Milletimize aidiyet yok, Dinimize aidiyeti sahte. Tedbir denen münafıklıkla yapmadığı pislik, hırsızlık, girmediği haram kalmamış. Dolayısı ile dini aidiyeti de sahte. Devlet zaten onun için kullanacağı bir arpalık.. Kimse kusura bakmasın, İslam Ülkelerindeki tüm cemaat, tarikat vb. yapılar aynı riskin altındadır. Nedeni de çok açık.. Kaçının başındaki adam ne karar ehil, ferasetli, dikkatli, VATAN, MİLLET, DİN, DEVLET diye babaannelerimizin genlerimize işlediği hassasiyetleri var?
Artık oyun bitti. Bence küçük deyip büyük hatalara sebep olabilecek hususları görmezden gelme, idare etme, “Aman, onlar bizden.” deyip göz yumma zamanı da bitti. Kim bizden? Bakın.. Bu gün 15 Temmuz Darbe Girişiminde FETÖ yalnız mıydı? Arkasındaki asıl planlayıcıları düşünün. İngiltere, ABD, Almanya vb. ülkelerin, Türkiye’mizde sadece FETÖ’sü mü var zannediyorsunuz? Bilin ki, solda sağda, İslamcı, Marksist vs. birçok gurupları var. Görelim. Bilelim ki; “İtimat, kontrole mani değildir.”
16 Nisan Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nin oylaması çok önemli. Süreç dikkatle izlenmeli. Allah korusun, olumsuz bir sonucu pusuda bekliyorlar. Biliniz. FETÖ’nün tutuklularının tamamı, dışarıdaki sempatizanları hala uyanık ve hırsla hatta büyük bir düşmanlıkla bekliyorlar. Dün 7 Haziran Seçimleri öncesi “Bu adam (Erdoğan) gitsin, gerekirse ülke yıkılsın.” diyen FETÖ’cü Emniyet Müdürü zannediyor musunuz cezaevine girince vazgeçti? Hayır!.. Ben özellikle mahrem hizmet dedikleri TSK, Emniyet, Adalet ve Mülkiye’deki mensuplarının dönmek bir yana tam tersi daha da bilenerek ve düşmanlıkla sinsice beklediklerini düşünüyorum.
Ey Milletim.
Bize birlik beraberlik lazım.
Devletimizi temsil eden Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan’ın, hükümetimizin ve Milli hassasiyetini daima koruyan MHP ve Lideri devlet Bahçeli’nin ciddi bir çalışma uyum ve emekle ortaya koydukları Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne destek verelim. Bu yapı birliğimizi ve istikrarlı yönetilmemizi geliştirip büyütecektir.
