Cuma, 11 Ekim 2019 10:14

Suriye, Irak, Medeniyet Coğrafyamız.. Hedef Terör Örgütünün İmhası

İran, Irak ve Suriye…

Gülümüz (SAV)’den hemen sonra Büyük Halifeler Döneminde İslam bu topraklardaydı. Sonra yeni bir medeniyet yükseldi bu topraklarda. Minareler ve ezanlarla. Kızlarını toprağa gömen barbarlıktan, aşiret kavgalarından, birbiri ile savaşmaktan asla devlet olamamış, gerçek özgürlüğü bilmeyen bu topraklarda bir vicdan, bir tevhid, bir Medeniyet yükseldi.

Asya’dan, Turan’dan tarihin en eski devirlerinden beri Anadolu’ya, Mısır’a kadar göçler vardı. Ancak şimdikiler Ehl-i Beyt’in, Evlad-ı Resul’ün terbiyelediği Hoca Ahmed Yesevi Ocağı’nda pişmiş Kızıl Elma dedikleri Türk Cihan Hâkimiyeti Mefkûresi’ni İ’lay-ı Kelimetullah Davası deyip imanlarının emrinde Batı’ya akmaya başladılar. Bu bir fetih hareketi değildi sadece. Akın akın obalarıyla, çadırlarıyla, aileleriyle geliyorlardı. Mücahiddiler. Kadın çocuk gaziydiler…

1040’tan 1910 yılına kadar bu toprakları bir arada tutmayı başardı Müslüman Türk Milleti…

Sonra halen devam eden büyük savaş başladı.

Devlet-i Aliye topraklarını işgal ettiler. Askerlerimizi esir dahi almadılar. Bir Türk Askeri kellesi getirene ödül veriyorlardı. Büyük Arap Krallığı vaad etmişlerdi Şerif Hüseyin’e.. Ama öyle olmadı. Cetvelle çizdikleri sınırlarla, Medeniyet Topraklarımızı yırtıp parçaladılar. Sonra sınırlar çektiler. Aileler sınırların birer tarafında kaldı.

Yıkılmışlık, ezilmişlik medeniyetimizin evladlarının içine sinmedi. Kurdukları BAAS’çı rejimlerle işgallerini derinleştirmek için sınırların ötesinde kalanları birbirine düşman etmek için ne gerekiyorsa yaptılar.

Yetmedi…

Yer altı kaynaklarımızı şirketleri aracılığı ile alıp götürüyorlar, topraklarımızda bölücü, işbirlikçi terör grupları, siyasi gruplar oluşturdular. Tarikat, mezhep, cemaat vs. kurdular kendilerine müzahir. İngiliz Muhipler Cemiyet misali…

Milletimizin evladı bunca baskı, kurulan statükolara rağmen durmadı. Osman Gazi’nin 1000 yıl önce bağrında büyüyen çınar yeniden yeşermeye başladı. Sadece Türkiye’de mi Hayır! Ümmet Coğrafyası’nın her yerinde.. Ancak kendilerini 300 yıldır sıkarak saran emperyalistlere karşı nasıl mücadele edeceklerini kestiremiyorlardı. IŞİD, Selefilik, kesnizani, FETÖ vs. derken Ümmet bunalımlardan çıkamaz hale getiriliyordu.

1950’li yıllardan itibaren Siyaset alanında mücadele edenler daha özgür düşüncelere yetiştiler.

1960, 1980 Darbeleri, 28 Şubat Baskı ve Soygunları, ETÖ, FETÖ, PKK derken Recep Tayyip ERDOĞAN ile Türkiye toparlanmaya başladı. 15 Temmuz Kalkışma ve ihanetine karşı milletimiz Ümmete öncülük Misyonuna sahip olduğunu tüm dünyaya gösterdi. Emperyalizmi yendi çünkü.

Suriye.. Osman Gazi’nin dedeleri bu topraklarda yaşadı. Dedesi Süleyman Şah’ın mezarı bu topraklarda.

İki büyük düşmanımızı emperyalizm bölgede canlı tutuyor. Sürekli besliyor.

Mezhepçilik belası…

Bölücülük, Unsuriyetçilik (Mikromilliyetçilik) belası…

12 Eylül Öncesi mezhepçilikle vurdular bizi. Sonrasında bölücülük ile…

Bölücülüğü terör unsuru olarak kovduk topraklarımızdan. Ama sınırlarımızın dışında devletleştirmek için çalışıyor düşmanlarımız. Bu sadece bizim için tehdit değil. Tüm Medeniyet Coğrafyamız için tehdit. Neden mi? İsrail, ABD, İngiltere Bayraklarına sarılı terörist cesetlerinin olduğu bir bölgede kurulacak sözde devletler acaba kimin devleti mi? Bizdeki bazılarının düşündüğü gibi Kürtlerin mi?

Hayır!...

Sınırlarımızda İsrail, İngiltere, ABD ve Küresel Güçlere kukla ve köle bir yapı oluşturma derdindeler. Buradan çevreye ateş sıçratacaklar. Buradan fitne yayacaklar. Buradan yaydıkları düşmanlık ümmet coğrafyasında kendi evladlarımızın birbirini öldürmesine devam edecek.

Suriye’de 32 km. emniyet kuşağı yetmez. Suriye’nin hammadde kaynaklarının çoğunu PKK kontrol ediyor. Askeri harekât birinci aşama olmalıdır. Burada emniyet ve huzur temin edildikten sonra terörist ve düşman unsurlar yok edilene kadar ileri harekât devam etmelidir. Burası Afrin, El-Bab gibi nokta hedeflere benzemiyor. Burası bölge Harekâtı…

Harekâtın en zor yanı teröristler sivil halkı canlı kalkan yapıyor. Askerimiz için harekâtın en büyük sınırlayıcısı ve zorlayanı siviller. Askerimiz Afrin’de, Sur’da olduğu gibi, Nusaybin’de olduğu gibi başarılı bir harekât yapacaktır.

Ülkemizin içinde ve büyük şehirlerimizde provokasyona neden olabilecek eylemlere karşı başta Emniyetimiz ve halkımız dikkatli olmalıdır.

Teröristlerin elinde artık düzenli bir ordunun elindeki tüm kara silahları var. Toplar, tanklar, hava savunma silahları, zırhlı muharebe araçları, hedef tespit cihazları…

Batılı eğitmenler ve subaylar emir komuta edecek muhtemelen. Çünkü sinsi İngiltere, ABD, Fransa ve Almanya açık açık tehdit ediyorlar. Ordumuza Allah güç versin.

Şükürler olsun ki askerimiz Ümmetin Öncüsü olduğunun bilincinde. Şükürler olsun ki, kendisine Muhammed’in (SAV) Ordusu diyen Askerlerimiz, Jandarmalarımız, Polislerimiz var orada. Korucularımız var.

Ordumuzun hedefi 32 km. emniyet hattı değil, terörü yok etmek olmalıdır. Planlanan harekât asıl görevin birinci aşamasıdır. Ordumuz ve Mehmetçik’te bu kararlılık vardır. Milletimiz, emperyalizmin ekonomi ve kuşatma tehditlerine aldırmadan devletinin yanındadır.

Tarihe baktığımızda bölgemizde gerek mezhep eksenli, gerek dini nitelikli, gerek bölücü ve unsuriyet kökenli bölücülüğü silahla yok etmek zordur. Eğitimle, birlik beraberlik ruhuyla ve Psikolojik Harp yöntemleri ile çözmek, İttihad-ı İslam’ın farz-ı ayın olduğunu öğretmekle çözebiliriz.

 ALINTI: Tüm İslam âlemini FETİH SURESİ ve şu ayet-i kerimeyi sık sık okumaya davet ediyoruz:

 رَبَّنَا اَفْرِغْ عَلَيْنَا صَبْرًا وَثَبِّتْ اَقْدَامَنَا وَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرٖينَ

"Rabbimiz, üzerimize sabır yağdır, ayaklarımızı sabit kıl (kaydırma) ve kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et." (Bakara Suresi, 250)

ORDUMUZA DUA: Eyyy Allahım ! Adını senin Rasulü’nün isminden alan Ordumuzu - Mehmetciklerimizi muzaffer eyle ve muhafaza eyle. Bedir ve Uhud’da Resulüne (SAV) ve ordusuna yardım ettiğin gibi yardım eyle, güç ver, kudret ver, cesaret ver, kahramanca galip gelmelerini nasib eyle. Muhammed ümmetinin tek ümidi olan askerlerimizi senin himayene emanet ediyoruz Allah’ım onları sen koru.

“ORDUNUN DUASI

Yılmam ölümden, yaradan, askerim;

Orduma, «gâzî» dedi Peygamberim.

Bir dileğim var, ölürüm isterim:

Yurduma tek düşman ayak basmasın.

Âmin! desin hep birden yiğitler,

«Allâhu ekber! » gökten şehidler.

Âmin! Âmin! Allâhu ekber!

Türk eriyiz, silsilemiz kahraman...

Müslümanız, Hakk’a tapan müslüman.

Putları Allah tanıyanlar, aman,

Mescidimin boynuna çan asmasın.

Âmin! desin hep birden yiğitler,

«Allâhu ekber! » gökten şehidler.

Âmin! Âmin! Allâhu ekber!

Millet için etti mi ordum sefer,

Kükremiş arslan kesilir her nefer,

Döktüğü kandan göğe vursun zafer,

Toprağa bir damlası boş akmasın.

Âmin! desin hep birden yiğitler,

«Allâhu ekber! » gökten şehidler.

Âmin! Âmin! Allâhu ekber! Allâhu ekber!

Ey Ulu Peygamberimiz nerdesin?

Dinle minâremde öten gür sesin!

Gel, bana yâr ol ki cihan titresin,

Kimse dönüp süngüme yan bakmasın.

Âmin! desin hep birden yiğitler,

«Allâhu ekber! » gökten şehidler.

Âmin! Âmin! Allâhu ekber! Allâhu ekber!

Mehmet Akif Ersoy”

Halil MERT

(E) Topçu Yarbay

Strateji ve Yönetim Uzmanı

https://www.youtube.com/user/81mert1 | Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...