ABD; Türkiye’nin Millî Savunma Sanayi ürünlerini geliştirmesinden ve bunları ihraç etmesinden rahatsız... Çünkü Türkiye gibi bir ülke; hem ABD’nin pazarı olmaktan çıkıyor, hem de ABD’ye rakip oluyor.

MUHAMMET ERDOĞAN / ANKARA -

Türkiye’nin son yıllarda Milli Savunma Sanayi ürünlerini geliştirmesi ve bunların ihracatını yapmasından rahatsızlık duyan ABD’nin bu faaliyetleri engelleme çabaları sürekli gündeme geliyor. Konuyu Akit’e değerlendiren uzmanlar, “Türkiye yakın zamana kadar bütçesinin büyük bir bölümünü silah almak için Amerika’ya veriyordu. Türkiye’nin son yıllarda geliştirdiği milli silah projeleri nedeniyle ABD önemli bir müşterisini kaybetti. Türkiye’nin bu ürünlerini ihraç etmesi de Amerika’nın pazarından pay alması demektir. Bu yüzden ABD Türkiye’nin söz konusu girişimlerini engelleme çabası içinde olacaktır” dediler. 

“BÜTÇENİN BÜYÜK ORANINI ABD’YE VERİYORDUK”

Türkiye’nin yakın zamana kadar bütçesinin çok büyük bir oranını silah almak için kullandığını hatırlatan Ordu-Donatım’dan Emekli Binbaşı Yakup Evirgen, “Türkiye savunma araç-gereç ve malzemesinin önemli bir kısmını Amerika’dan temin ediyordu. Bütçeden ayrılan bu kadar büyük bir kaynağın çoğunu silah almak üzere Amerika’ya veriyorduk. Bununla sonucu olarak dış politikada da Amerika’ya bağlı idik” açıklamalarında bulundu.  

“MİLLİ SİLAH PROJELERİNDEN RAHATSIZLAR”

Türkiye’nin son yıllarda geliştirdiği milli silah projeleri ve dış politika argümanları noktasında bölgesinde Amerika’dan bağımsız hareket etmesinin bu ülkede rahatsızlık oluşturduğunu kaydeden Evirgen, “Amerika böyle bir müşterisini kaybettiğinden ve silah antlaşmaları ile dış politikada bağımlı hale getirdiği Türkiye’nin kendinden bağımsız politikalar izlemesinden rahatsız. Türkiye’yi eski çizgisine getirmek için engeller çıkarmaya çalışıyor” diye konuştu. 

“ÇİN İLE FÜZE ANTLAŞMASI ÇOK ÖNEMLİ”

Türkiye’nin Çin ile yaptığı uzun menzilli hava savunma füzesi antlaşmasını çok önemsediğini aktaran Evirgen, “Türkiye’nin tüm baskılara rağmen bu kararı alması çok önemlidir. İlk defa olan bu olay, Türkiye’nin artık kimseye danışmadan bağımsız karar alabileceğinin işaretidir. Buradan hareketle Türkiye’ye silah satan batı ittifakı bu tutumdan rahatsız olması gayet açıktır, anlaşılır bir şeydir” dedi. 

“PAZARDA PAY ALMAMIZI İSTEMİYORLAR”

Türkiye’nin geliştirdiği savunma sanayi ürünlerinin diğer ülkelerle boy ölçüşebilmesi ve silah tüccarı ülkelerin pazarlarına girebilmesinin çok önemli bir adım olduğunun altını çizen emekli Binbaşı Evirgen, “Bu şu demektir. Dünyadaki savunma pazarının çok büyük bir kısmını kontrol eden ABD’nin pazar payından pay alınacaktır, dolayısıyla İsrail’in ve diğer büyük ülkelerin pazarından pay alınacaktır. Dolayısıyla bu ülkelerin NATO’yu göstererek engelleme çabaları olacaktır” şeklinde konuştu. 

“BAĞIMSIZ DIŞ POLİTİKA İÇİN MİLLİ SAVUNMA”

Binbaşı Evirgen sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Türkiye sahip olduğu endüstriyel ve bilimsel kapasite ve kabiliyetlerle yapabileceklerinin çok azını yaptı, hâlâ yapabileceği çok şeyler vardır. Ancak bu alanda hukuki altyapıdan başlayarak savunma sanayi politikalarının oluşturulması Türkiye’nin milli menfaatleri doğrultusunda çok önemlidir. Türkiye’nin dış politikasını destekleyen askeri gücün oluşması ancak milli savunma sanayi sayesinde olabilecektir. Sizin bağımsız bir dış politika izleyebilmeniz için askeri gücün yeterli olması gerekir. Bunun içinde savunma ihtiyacınızı içerden karşılayabilmelisiniz. Bu nedenle Türkiye’nin orta ve uzun vadede güçlü bir silahlı kuvvetlere ihtiyacı aşikârdır. Türkiye yerli sanayiye dayalı savunma gücü çok önemlidir.”

“SİLAH TİCARETİNİ ENGELLEMEK İSTİYORLAR”

ASDER Stratejik Araştırmalar Merkezi Koordinatörü Emekli Yüzbaşı Mehmet Kanmaz ise, Türkiye’nin son yıllarda savunma sanayi alanında attığı adımların gıpta ile izlendiğini dile getirerek, “Bizim bu ürünleri geliştirmemiz ve bunları Ortadoğu, Asya ve Afrika ülkelerine satmamız buralara silah ticareti yapan başta Amerika olmak üzere, İsrail ve Avrupa ülkelerini endişelendirdi. Bu yüzden sürekli engeller çıkarıyorlar. Bize, teknoloji transferi yapmıyorlar, yazılımı vermiyorlar, elektronik harp silahlarını satmıyorlar. Diğer ülkelere yaptığımız silah ticaretini engellemek istiyorlar. Türkiye, Türk ve İslam devletleri ile beraber yapacağı çalışmalarla neler yapabileceğini herkese gösterecek. Biz kendi menfaatlerimiz doğrultusunda hareket edip diğer silah üreticisi olan söz konusu ülkelerle de ilişkimizi sürdürmeliyiz” ifadelerini kullandı.