Toplumlar değişik. Ancak Asya’lı toplumların özellikle de Müslümanların ortak özelliklerinden biri, Lider, Kanaat Önderi, Cemaat Lideri, Şeyh, Hocaefendi, Dede, Siyasi Lider vb. tanımlarla karşılığını bulan bir kısım insanlara çokça itibar etmeleri. Ben bunun doğruluğunu, yanlışlığını tartışmayacağım. Asıl olan itibar gören bu insanların toplumu nereye götürmek istedikleri ve toplum algısını nasıl değiştirdikleridir.
Ülkemiz bir çözüm sürecine girmiştir. Burada asıl sorumluluğu alan Başbakanın duruşu çok değerlidir. Öncesinde “-Kan dursun diye elde öperiz, etekte öperiz.” diyebilecek kadar konunun gerekli ve hassasiyet arz ettiğini ortaya koyan Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendinin hassasiyeti de çok değerlidir. Güzel olan şu ki; Ülkemizde etkin olup sağduyuyu temsil eden, cemaat ve tarikat yapılanmalarının tamamı ki bir kısmı hükümete oy vermemesine rağmen sürece destek vermektedirler.
Doğru olan, takipçilerinizin içindeki cahil insanları da dikkate alarak, sizin sözlerinizi çarpıtıp istismar edebilecek art niyetli birilerinin kullanabileceği malzeme vermemektir. Liderlik ve Önderlik kitlenin çokluğu ile övünmek değil, onlara ne verebildiğiniz, toplumun tekamülüne ne katkı sunabildiğinizdir. Bu gün meydanlarda “-Öl de ölelim!” naraları attırmak bile çok büyük bir fitne iken, karşılık olarak “-Onunda zamanı gelecek.” demek kanımca bırakın yasaları bir yana, vicdani ve ahlaki bir suçtur. Kime vuruyoruz, kimi öldürüyoruz? Erbakan Hocamızın 12 Eylül Öncesi Akıncı Gençliği teröre alet etmeyip yetişmelerine gösterdiği özen ve terör dışında tutabilme becerisi, çabası basit bir şey midir?
Toplumu sadece darbe dönemlerindeki suskunluğu nedeni ile ayıpladım. Düşünün Menderes’i? O büyük kalabalıklar, arkasında çağlayan yığınlar 27 Mayıs’ta adeta kupkuru bir çöle dönüşüyor. Haricinde sağduyu ile davranmasına hep itimat ettim. Fitne, kargaşa ve kavga çıkartmak, içbarışı ve huzuru bozmak için yabancı istihbarat servislerinin cirit attığı, onlarla işbirliği yapan bunca alçalmış adamın kol gezdiği bir toplumun sağduyusunu büyük bir asaletle koruması takdire şayandır. Bu toplumsal mutabakatta Lider ve Önder insanların katkısı ve emeği büyüktür. Son süreçte Apo’da özellikle bildirisi ile ciddi bir sorumluluk üstlenmiştir. Dilerim, aynı sorumlulukla hareket etmeye devam eder. Yıllarca terörden, kandan, uyuşturucudan beslenmiş birilerine silah bıraktırmak, hele de Marksist ve dinsiz bir örgüte Ortak İslam Kardeşliğini eksen göstermek önemli bir dönüşümdür.
Çözüm Sürecine karşı duranlara soruyorum. CHP ve MHP dahil hiçbirinin mantıklı bir izahı yoktur. En büyük sorunları da statükodan beslenmek ve mesuliyet alamamaktır.
Milletimizin aydınlık ve kutlu geleceği için, sağduyu adına emek veren, daima İman Kardeşliğini yükseltmeye çalışan, kitlesini kavgadan uzak tutup sevgi ile buluşturan tüm Lider, Kanaat Önderi vb. şerefli insanların gayretlerine omuz verilmelidir. İhanet içinde olanlara da fırsat verilmemelidir. Bunun içinde bilgi ve feraset gerekir.
