Çözüm sürecinin etkilerinin tüm Ortadoğu’da görüleceğini ifade etmiştim. Misak-ı Milli, Apo’nun bildirisinde dahi karşılık bulunca bölgeye insanımızın bakışı dünyaca görüldü. Türkiye, Lozan, Mondros, belki de Sevr’de kaybettiklerini geri istiyor. Buna bölgenin İslam olan ahalisi de inanıyor. Birliğe inanıyor.
Çözüm sürecinde dış güçler ve maşalarının geleneksel Türk Solundan gelen terör grupları ile irtibata geçeceğini ifade etmiştik. Bu mana da Alevi kökenli yurttaşlarımızın istismar edilebileceğini de söylemiştik. Tabi Suriye’de iç meselemiz demiştik. Esad’ı CHP destekliyor, direnen unsurları AKPARTİ. Dolayısı ile Suriye artık iç politikanın alanı haline gelmişti.
Bizi düş kırıklığına uğratan İran oldu. İran’a giden Alevi dedelerine orada “-Siz İslam dışısınız” diyenler de oldu, “Siz kâfirsiniz” diyenlerde. Döndüklerinde “Gözünü sevdiğimin Anadolu’su” dediler. Suriye’de rejim zalim ve daha İslam dışı olmasına rağmen İran ve Hizbullah rejimden yana tavır aldı. Hatta İran’ın gönüllü rejim savaşçısı toplamaya çalıştığı söyleniyor. Doğru ise “Yazıklar olsun.” Kısaca İran eski İran.. İmam Hümeyni ölmüş…
Gelelim bize. Reyhanlı’da patlayan bombaların asıl amacı, Suriye’de mezhep savaşına dönüştürülen kanın Türkiye’ye sıçratılma gayretidir. Ama bilmedikleri bir şey var. Türkiye’de toplum mezhebi ayrışma yaşamadı. Birlikte yaşar, kız alır verir. Mezarlıkları birdir. Toplum birdir. Yine de uyanık olunmalıdır. Bu tür kanlı terör eylemleri artabilir. Toplum oyuna gelmemelidir. Irak’ta yerel kıyafetle Şii ya da Sünni camilerine bomba atan İngiliz ve ABD ajanları yakalanmıştı. Düşünün.
Kanaat önderleri, hocaefendiler, dedeler, mollalar, büyük aile reisleri hepsi bir araya gelerek birlik mesajını çokça vermelidirler. Ülkemiz büyüme hedeflerine adım adım yürümektedir. Terör olaylarını Büyük olmanın bedeli olarak ta değerlendirebilirsiniz. Evet, terör saldırılarına en çok büyük ülkeler hedeftir. Bu Başbakanımız tarafından da ifade edildi.
CHP Genel Başkanı’nın bölgeye gidip net ifadelerle verdiği birlik mesajı çok değerliydi. BDP aynı şekilde. Zor zamanda koyunlar bile birbirine sokulurlar. Rabbim onlara vermiş, biz de aynı ibretle hareket etmeliyiz. Bu coğrafyanın lokomotifi Türkiye’dir. Siyasiler başta olmak, MİT, TSK, Emniyet vb. stratejik kuruluşların tepe kadroları bu şuurla hareket etmeli, sadece ülkemizin değil, Medeniyet Coğrafyamızın yükü altında ezilmeli, çözümün bir parçası olma adına sorumluluk almalıdırlar. Tabii kanaat önderleri ve medya mensupları da..
İnsanımız da ferasetle ve soğukkanlılıkla davranmalıdır. Dışarıdan ve ezeli düşmanlarımızdan kaynaklanan terör bizi yıpratmamalı tam tersi birbirimize kenetlenmeliyiz.
