Sayın Diktatörler,

Lütfen Konvansiyonellerinizi kullanın!

Cenevre Görüşmelerinden çıkan sonuç budur.

İlki 05 Haziranda başlayan ve bir dizi görüşmeler olarak gerçekleşen Cenevre Toplantıları Suriye sorunu adına bir fiyasko ve ESED’i meşrulaştırmaktan öteye geçememiştir...

İlki; Suriyeli sığınmacılara ev sahipliği yapan ülkelerle dayanışma ve yük paylaşımı"

İkincisi; çok yönlü Suriye Sorununun çözümü için tarafların bir masa etrafında toplanmasını sağlamak olan CENEVRE görüşmeleri, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları yetkililerinin hazırladığı ve Suriye'de şiddet ve zulmün görülmemiş seviyeye yükseldiğini gösteren raporunun ardından düzenlendi.

Bu toplantı,Suriye konusunda bir 'barış görüşmesi' ya da 'görüşmeler hakkında görüşme' olarak bile değerlendirilemez..Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri yetkilileri, kapalı kapılar ardında, Birleşmiş Milletler'in Suriye elçisi Lahdar Brahimi'yle birlikte görüştü ve anlaştılar.

Ne yazık ki Suriye'de farklı muhalif grupların olması ve ortak hareket edememeleri, kendilerini kimin temsil edeceği konusunda dahi anlaşamamaları, ESED’in ve ESED üzerinden hesabı olanların işini kolaylaştırıyor.

Öte yandan, uluslararası toplumun farklı kesimlerinde, bir barış anlaşması için kimlerin masaya oturması gerektiği konusunda dahi gerginlikler yaşandı. Fransa, İran’ı bu görüşmelerde istememişti.

Avrupa Birliği'nin Suriye'deki direnişçilere silah gönderebileceği yolundaki işaretler Rusya'yı,  Rusya'nın Suriye'yle bir hava savunma sistemi konusundaki anlaşmasına da Amerika Birleşik Devletleri tepki gösteriyor.

Diplomatik girişimler devam ederken, Suriye'de şiddet olayları da sürüyordu.

21 Ağustos’ta gerçekleşen ve binlerce sivilin öldüğü saldırıda kimyasal silah kullanılıp kullanılmadığını belirlemek için olay yerinde inceleme yapan Birleşmiş Milletler heyeti Sivillere karşı kimyasal silah kullanıldığını açıkladı.

ABD Suriye’de kimyasal silah kullanımı konusunu kırmızıçizgi ilan etmiş ve müdahale hazırlıklarına başlamıştı. Fakat Putin ABD ‘yi diplomasiye davet etmiş, sorunun daha yaygın ve içinden çıkılmaz bir hale dönüşeceği tehdidinde bulunmuştu. Putin, Esed rejiminin kimyasal silahların uluslararası denetime açılmasını kabul ettiğini ve ABD  ile RUSYA’nın bir yol haritasında anlaşması gerektiğini teklif etti.

Görünen o ki Esed, Kimyasal silah kullanma konusunda uluslararası sistemle anlaştı.

Bu anlaşma BM raporunun hiçbir öneminin kalmadığını ABD ve RUSYA arasındaki anlaşmanın ESED rejimini meşru saydığı, yüz binin üzerindeki insanın katili olan diktatöre sadece kimyasal silah kullanamayacağı hususunda hatırlatmada bulunulduğunun çok açık delilidir.  

Batı bir kez daha insanlık sınavında yere çakılmıştır.

Ne bekliyorduk ki ?

Numan Bey’in dediği gibi BM ‘de dayınız varsa her şey mubah.

Bu anlaşmayla diktatörlere;

“Kimyasallarınızı kullanmayın Ey Diktatör arkadaşlar!”

“Hem kendinizi hem de bizi (bazı dünya liderlerini) sıkıntıdan kurtarın…” denmektedir

Konvansiyonel silahlarla insanları rahatlıkla öldürebilirsiniz sıkıntı yok.”Ama kimyasal silah kullanırsanız uluslararası camiaya bunu izah edemeyiz” denmektedir.”Kimyasal silah kullanmada ne kullanırsan kullan. Katliamların önemli değil, sadece katliamı hangi silahla yaptığın önemli “denmektedir.

Görünen o ki Uluslararası camia Esed rejimini ayakta tutmaya çalışıyor.

Rus ve Amerikan Dışişleri Bakanlarının yukarıdaki fotoğrafa yansıyan görüntüleri çok ilginç.

Bu tabloyla her iki tarafında hoşuna gidecek bir anlaşmaya varıldığı belli...

Rus Dışişleri bakanı Lavrov normalde çok asık suratlı biri olduğu halde bu resimde Kerry ile tokalaşırken gülümser bir görüntü vermektedir.

Bu toplantıdan sonra Batı’nın açıklaması bizim Esed rejimiyle bir sorunumuz yok.

Kimyasal Silahların kullanımına karşıyız mesajı verilmektedir...

Eee. Ne diyelim?

Zalimler için yaşasın cehennem…