Salı, 06 Eylül 2016 11:19

Suriye’nin Kapısı Açılıyor

Türk Ordusunun da desteği ile Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), bütün DAEŞ unsurlarını temizleyerek Türkiye sınırından uzaklaştırdı. Şimdi süpürme harekatı devam ediyor ve yakında El Bab şehrinin (Bab, kapı demektir) düşmesi mukadderdir. Harekatın Rakka’ya kadar uzanıp öncelikle Suriye’den bütün DAEŞ pisliklerinin temizlenmesi beklenmektedir.

Çok ilginçtir. Suriye ve İslam Aleminin kapısı El- Bab şehri olmuştur. Türkler ve Araplar onca düşmanlık ve fitneye rağmen biraraya gelerek ortak bir mücadele sergiliyorlar. Yıllarca Müslümanlar arasında fitne çıkarmak isteyenlerin planları alt üst olmuş durumda.

Düşünün bir kere Türkiye’de 90 yıldan beri Arap düşmanlığı yapılagelmiştir. Çanakkale dahil bir çok cephede savaşan ve şehit olan Arap askerleri görmezden gelinmiş birkaç çulsuz Bedevi’nin Osmanlı’ya ihanet etmesi dillere pelesenk olmuştur. Halbuki Mekke Valisi Hüseyin’in isyanı bizzat İngilizlerin çabası ve paraları ile olmuştur. Bunu daima görmezlikten gelen tarihçiler Türk-Arap kardeşliğini kırmak için ellerinden geleni eksik etmemişlerdir. Elbette ahmak olanlar da vardır. Bu muhakeme-i akliyede noksan olan fakat dolmuşa gelip dolduruşa gelen insanlar Arap düşmanlığı için her türlü tahrikten etkilenmiştir.

Diğer yandan Suriye başta olmak üzere bütün sömürge haline getirilen Arap ülkelerinde Türk ve Osmanlı düşmanlığı yapılmış ceddimize her türlü hakaret edilmiştir. Bunu yapanlar ise yine aynı kişiler yani İngiliz ve Fransız gavurlarıdır. Arapların bir kısmı ve özellikle de devlet yöneticileri bu propagandalara aldanmış birer Türk düşmanı kesilmişlerdir. Öyle ki devletlerin resmi okullarında küçücük çocuklara bu düşmanlık aşılanmaya çalışılmıştır.

Fakat gelin görün ki Allah onların bu 100 yıllık tuzaklarını boşa çıkarmıştır. Önce binlerce yıllık sığınılan topraklar olarak Suriyeli Arap kardeşlerimiz Anadolu’ya sığınmışlar, Türklerin hiç de öyle okutulduğu gibi emperyalist bir düşman olmadıklarını görmüşlerdir. Bu en önemli kazancımızdır. Bundan sonraki güzel gelişmeler ise şöyledir:

DAEŞ denilen Harici artığı zalimler halka öyle bir zulüm ve katliam yapmıştır ki masumların duaları arşa dayanmıştır. Allah darbecilerin elinden kurtardığı Türk ordusunu bu Harici tohumlarının üzerine yollamıştır. DAEŞ denilen zibidiler şimdi kaçacak delik aramakta arkalarına bakmadan kaçıp canlarını korumaya çalışmaktadırlar. Haza min fazli Rabbi…

Bu arada İngiliz-Fransız gavurları yerini ABD’ye bırakmış onlarda fitne çıkarmada seleflerinden geri kalmamışlardır. Ne de olsa Siyonistlerin oyuncağı haline gelmiş zavallı Amerikalılar koyun sürüsü gibi sağa sola çekilerek aldatılmaktadır. Zarara kendi rızası ile girene acınmaz. Perişan olmuşlar itibarları yerle bir olmuştur. Nasıl mı? Anlatayım o zaman…

15 Eylül 2016 darbesini de daha önceki darbelerde olduğu gibi ABD’nin yaptığı apaçık ortadadır. Mısır’da SİSİ denilen haini işbaşına getirdiği gibi FETÖ örgütünü kullanarak Türkiye’de de aynı darbeyi yapacağını zannetmişti. Öyle bir tokat yediler ki kıyamete kadar bunun acısını hissedecekler.

Bu darbeden önce bütün FETÖ’cü askerleri Suriye sınırındaki birliklere gönderen ABD,  Türkiye’nin iki yıl önce yapmayı düşündüğü harekata mani oluyordu. Bu sayede PKK’ya Akdeniz’e kadar açılacak bir koridor vaad etmişti. Bunun için milyar dolarlık mühimmatı esirgememişler PKK’nın adlarını değiştirdikleri unsurlarına açıktan vermeye başlamışlardı. Hem de Türkiye’nin “kırmızı çizgilerim” diyerek kararlılığını gösterdiği “Fırat’ın batısına PKK’nın geçmesine müsaade etmem” tehditlerini umursamıyordu. Ne de olsa Feto denilen hain avucunun içindeydi ve verilen her emri köpek gibi yerine getiriyordu.

Fakat hesaplar tutmadı. Başarısız darbe girişiminden hemen 40 gün sonra Türk ordusu Arap kardeşleri ile beraber Suriye’ye girdi. ABD, İran, Esed ve bilumum İslam düşmanları ne olduğunu anlamadan bir günde Cerablus Haricilerden temizlendi. 12 Gün içinde Suriye sınırı tamamen temizlendi hatta Arap halkı yeniden evlerine dönerek normal yaşamlarına başladılar.

Türkiye’nin bu iki ay içerisinde yaptığı icraatlar baş döndürücüdür. Dünyanın en önemli köprü ve otoyolları açılıyor darbe önleniyor ve ordu Suriye’de bütün unsurları ile beraber müşterek harekat yapıyordu. Tabi İslam düşmanları ve onların münafık işbirlikçileri kahrolmuştu. Beter olun iyi mi…

Şimdi El Bab düşmek üzere. Bu kapı açıldıktan sonra Suriye’de bir ateşkes yapılması bekleniyor. Zira Suriye ve Esed rejimi tam manası ile İran işgaline uğramış durumdadır. Suriye’de rejim saflarında savaşan Arap neredeyse kalmamıştır. Ölen general ve askerlere baktığımızda İranlı, Afgan ve Lübnanlı paralı askerler göze çarpmaktadır.

Görülen odur ki Cumhurbaşkanı Erdoğan Rus lider Putin’le anlaşmış ve Esed rejiminin değişmesi konusunda ortak karar almıştır. Giderek hem İran hem de Rusya için bir bataklığa dönen Suriye’de başka bir çıkış yolu da yoktur. Bugüne kadar hesaplar daima ABD ve Batılı ülkelerin istediği gibi olmuş. Müslümanlar birbirine kırdırılarak güçten düşürülmüştür.

Türkiye ÖSO ile girdiği harekatta bütün Suriye’lilerin desteğini almıştır. Daha önce zorla PKK saflarında savaştırılan Arap birlikleri ÖSO saflarına geçmektedir. Türkiye’de bulunan 3.5 milyon Arap genci ÖSO saflarında yer alabilmek için Cerablus’a akın etmektedir. Bu öylesine bir akış meydana getirmiştir ki bundan sonra ne ABD ne de Rusya nehri tersine çeviremeyecek durumdadır.

2016 senesi daha çok olayın gerçekleşeceği emsalsiz bir yıl olacaktır. İslam düşmanları sene boyunca tokat üstüne tokat yemişler ve yemeğe de devam edecektir. Suriye’ye açılan kapıdan daha çok güzel şeyler geçecek Türk ve Arap dostluğu günden güne pekişerek devam edecektir.

İslam düşmanlarından artık şu sözü sık sık duyacaksınız “ya leyteni küntü türaba-keşke toprak olaydık”, vesselam…    

Dr.Vehbi KARA

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...