Pazartesi, 18 Ağustos 2008 03:41

VUR ABALIYA

VUR ABALIYA

 

 

            Lozan Barış Antlaşması sonrası kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin yapısı, Türk Milletinin anlayışı, Misak-ı Milli sorgulanmakta, yasal değişiklikler yapılarak yıpratılmakta ve üniter yapıyı bozacak zemin hazırlanmaya çalışılmaktadır. Avrupa Birliğine tam üyelik süreci çerçevesinde çıkarılan uyum yasalarındaki boşluklardan yeni azınlıklar oluşturma çabaları, etnik kimliklerin öne çıkarılması emperyalist devletlerin silahlı müdahale yerine “Psikolojik Harekât” yöntemini uygulamaya koymaları Türkiye’de ve yurt dışında faaliyet gösteren Kürtçü örgütlerin nihai amaçları ile ne derece örtüştüğünü bilmekle görmekle mümkündür.

 

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin önemli kurucu unsurunun Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) olduğunu cümle alem biliyor. Fakat bazıları bilmiyor. Servetlerine servet katmaya çalışan medya sahipleri ve her dönemin adamı olma sevdasından vazgeçmeyen köşe yazarları sayesinde ne  oldu biliyor musunuz? Şöyle arabanıza binip Anadolu’da köyler-kasabalar arasında dolaşırken vatandaşla samimi bir ortam oluşturduktan sonra; amca, dayı, bey bu son olaylara ne diyorsunuz diye bir sorun “Dudaklarınız uçuklayacaktır.”

 

            “Hep gariplerin, fakirlerin çocukları şehit oluyor. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Şehitlerin içinde Tüsiad-Müsiad yönetici ve üyelerinin neden çocukları yok. Garibin dostu Allah’tır.” Bir diğer yaklaşımları da, “bu bizim Tayyip Allah’ına kadar erkek adam, nasıl generalleri hapse attırdı.” Sade vatandaşı medya ne hale getirdi. Çete kurmak, cinayetler işlemek, meşru hükümeti devirmek… vb. suçlamalarla insanlar Cumhuriyet Savcılarınca tutuklandı. Sayın Başbakan ile ne alakası var. Bu ilişkilendirmeyi vatandaşın kafasına kim soktu. Tek bir cevabı sorumsuz medya ve köşe yazarları. 

 

Ortak Akıl Grubu, Bursa’da düzenlediği mitingde omuzu kalabalıklar, rütbelileri hedef alıyor, darbe olursa tankın üstüne çıkacağını başpehlivan edası ile dile getiriyor. Bir kısım medya daha ileri giderek terör örgütleri, PKK, Hizbullah, Mafya Babaları ile Türk silahlı Kuvvetlerinin mensuplarını aynı asansöre bindirerek düğmeye basıyor. 27 Temmuz 2008 Pazar günkü Taraf Gazetesinin başlığına bak “ SUİKAST SİLAHLARI ORDUDAN GELDİ” hükmü gazete verdi, geriye infaz kaldı. Bu güzide kurumu yıpratmaya, karalamaya, küçük düşürmeye kimsenin hakkı yoktur. Ordusu dağılan, direnme gücünü kaybeden Irak’taki gelişmelere bu aklı evvellerin tekrar tekrar bakmalarını tavsiye ediyorum. Evin erkeğinin gözü önünde başı örtülü Iraklı kadına Amerikan askeri nasıl sopa atıyor. İnsanın tüyleri ürperiyor.

 

            Bir yerlerden işaret fişeği atıldı, herkes eteğindeki taşları TSK’ya atmaya başladı. Her şey aklıma gelirdi de, bazı kesimlerin DPT ile PKK ile yabancı güçlerle aynı safta yer alarak TSK’yı hedef alacakları aklımın köşesinden geçmezdi.

 

            Şemdinli iddianamesinin önemi bu gün daha iyi anlaşılmıştır. İki pehlivan mindere çıktığında birbirlerine sert bakışlar atarlar, sert el enselerle de rakibini test ederler. TSK’nın direnme gücü bu iddianame ile kanımca test edilmiştir. Olağanüstü hal bölgesinde görev yapan komutanların geriye dönük yargılanması talep edilmiştir. Bunu tarihe geçecek bir Cumhuriyet Savcısı talep etmiştir.

 

            Bu yazıyı kaleme aldığım 27 Temmuz 2008 Pazar gününden bir gün önce Türkiye beş şehidini daha toprağa verdi. İskender ERCAN, Kocaeli’nde, Mehmet KOÇ ve Mehmet GİDİŞ Gaziantep’te, Muharrem SAMI Konya’da toprağa verildi. Bu şehitlerin sahibi şehit annelerinin gözyaşları TSK’ya uzanan elleri boğacaktır.

 

 

 

 

 

 

 

            Şehit cenazelerindeki tepkilerden hükümet erkânı rahatsız olmuşlar, hatta bazı tepkileri sandıktan çıkan millet iradesine saygısızlık olarak değerlendirmişler. Bazı yazarlar da darbe hazırlığı teşebbüsü olarak nitelemişlerdir.

 

            O zaman elinize bir düdük alın, bir takım kurallar da koyun. İki defa çalınca yere yatılacak, uzun çalınca ayağa kalkılacak. Siz bu ülke insanını yanlış tanıyorsunuz. Sivil toplum Örgütleri yanlışınızı gördüğünde elbette ki tepkisini koyacak, yerine göre alkışlayacak. Elektrik, Doğalgaz zammındaki tepkisizliği şehit cenazelerinde beklemeyin. Kendinizi çoban yerine koymayın. Ne Mutlu Türküm Diyene.

 

 

 

 

Hicabi MERAL

Em. Dz. Öğrt. Albay

Anadolu Aydınlar Ocağı

Başkan Yardımcısı

Hicabi Meral

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...