Cumartesi, 11 Haziran 2011 12:52

Ne uğruna çalışıp ne uğruna yoruluyoruz?

Benim için "zaman" çok kıymetlidir. Bu sebepten birisi zamanımı çalmak istese, oradan ayrılırım yahut, bir şekilde buna engel olurum. Bu alışkanlığım gençliğimden beri devam eder.

Gençlik yıllarımda arkadaşlarım gezmeye gitti, ben odamda çalıştım. Arkadaşlarım gezmeye gitti, ben kitap okudum. Arkadaşlarım uyudu, ben yazdım... Her Müslüman'ın kendini en iyi şekilde yetiştirmesi, İslamiyet'e hizmettir. Bu sebepten "zaman" çok önemlidir.

Hastayım amma evimde yatmıyorum. İşe geliyorum, rahatlıyorum. Üstad, "Tembellik, hastalık ve yorgunluk nefsin desisesidir!" der, hastayken bile Risale-i Nur tashih ederdi diyorum, çalışıyorum. Konferansa gidiyorum, sonra arkadaşlar soruyorlar, "Ağabey, yoruldun mu?" Ben de diyorum ki, "Hayır, dinlendim..." Zaten bir işi severek yapan yorulmaz. Anne, hayatını çocuğuna vakfeder, "of" bile demez. Mesela ben çalışırken dinlenme arası verdiğimde biyoloji kitabını inceliyorum. Benim dinlenmem böyle...

Bir gün Bediüzzaman Said Nursi hazretleri, ağabeylerle Van'a gidiyormuş. Yolda giderken Üstad buyurmuş ki, "Kardeşim, ya siz ileri gidin, ya ben ileri gideyim." Bir ağabeyimiz demiş ki, "Üstadım, uzun yolda herkes yanına eğlenecek arkadaş ister, sen bizi reddediyorsun, hikmeti nedir?" Üstad buyurmuş ki: "Siz beni meşgul ediyorsunuz. Van'a gidene kadar yolda birçok evradımı okur bitiririm. Siz benimle gelince beni konuşturursunuz, vazifemden geri kalırım."

İnsan kelime-i şehadet getirerek Müslüman olur. Natürizm gibi felsefelere inanarak İslam'ın dışına çıkılabilir. Yani dakikalar çok önemlidir. Ahirette de hayatımızın her anının hesabını vereceğiz.

Günahın çokluğu Allah'ın verdiği zamanı kötüye kullanmaktır. Sevabın çokluğu da Allah'ın verdiği zamanı hayra kullanmaktır.

İnsan her şeyden evvel kendini idare etmeye memur edilmiş. Dünya ve ahiret saadetinin sırrı, insanın kendi kendini Müslümanca idare etmesinde düğümlenmiş. Kâinattaki nizamı görmeyen anlamayan, kendini idare edemez, onların dünya ve ahiretleri cehennem olur. Demek ki insan öyle bir imtihana tabi tutulmuş ki, kırık notlar cehennemin, iyi notlar da cennetin yolunu açıyor. Bu durumda herkes kendi hayatına, ailesine, işine, sosyal hayatına baksın; eğer bir şahsın dünyası cehennem olmuşsa, şimdiden sınıfta kalmış demektir.

Çalışmayan yok, yorulmayan yok amma neye çalışıp, ne uğruna yoruluyoruz, bunu düşünmek lazım.

 

http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=1145402&title=ne-ugruna-calisip-ne-ugruna-yoruluyoruz

Hekimoğlu İsmail

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...