Pazartesi, 13 Ekim 2014 14:25

ASDER NEREYE KOŞUYOR (şiir)

Döküldü,  yüreğinde imanıyla askerler ordudan kaosa,

Kuruldu YAŞ’ta bu kararı onaylamak için bir masa.

Nasıl olsa yargı yolu kapalıydı o zamanlar onlara,

Çıkmalıydı bu haksızlığı temelden giderecek bir yasa.

               Daha kimse bu bir zulümdür, askeri vesayettir diyemeden,

               ASDER isimli bir dernek kuruldu hiçbir şeyden çekinmeden.

               En başından kamuoyunu bilgilendirmek ve adalet için.

               Savundu devamlı hakkı, zulme uğrarız biz de demeden.

Emek verdiler Ankara’da birkaç yıl darbeler döneminde,

Vesayetin tahakkümü sürerken koalisyon hükümetlerinde.

Milli iradenin uyanmaya başladığı yıllarda İstanbul’a taşındı,

Ülkede ses getirecek STK çalışmaları için faaliyetlerinde.

               Hedef büyütüldü YAŞ mağduriyetinden tüm insan haklarına,

               Dayanışma sağlandı benzer STK’larla her mağdurun alacaklarına.

               ASDER’i de tanıdı kamuoyu;  verdiği bildiri, seminer ve panellerle,

               Anayasa referandumunu destekleyen samimi ellerle.

Yargı yolu açıldı referandumla YAŞ mağdurlarına,

AYİM’e başvuruldu yargılanma arzularında.

Ancak yine RED edildiler askeri hakimlerce,

Siyasetin hoşgörüsü kafi gelmedi  yeterince.

               Hükümet yasal düzenleme yaptı hakkı teslim için,

               Dosyaları incelensin yargı yolu kapalı olanlar için.

               Haksız ihraçlar görevde geçti sayılır dedi yasa,

               Fakat bürokrasi yine devredeydi son bulmadı tasa…

Hele kararnameyle ayrılanlar ordudan aynı dönemde,

Yargılanma hakkını kullanmamışsınız (!) dediler hem de.

Bir daha yıkıldılar çevrelerinde sorgulayan gözler nezdinde,

Bu zulüm ne insanlıkta yer bulur ne de dinde…

               Daha başka niceleri; uzman, sivil ve askeri öğrenci,

               İstifaya  zorlanan binlerce asker-sivil Türk genci.

               Yaşadılar travmayı hem kendileri ve hem de aileleri,

               Sevinemediler yasayla memuriyete dönenler gibi.

 

Gün oldu yasadan yararlananlar görünce eksikleri,

Almalıyız dediler illaki devletin vermesi gerekenleri.

Hükümet ise düzeltecekti demokratik haklar çerçevesinde,

Tüm darbe mağdurlarına ve onlarla çile çekenleri…

               ASDER daha başından belirledi yasanın kapsamadıklarını,

               Yeni bir taslakla sundu hükümete yasaya koyacaklarını.

               Ancak ülke gündemi hep olağanüstüydü, 17-25 Aralıkta,

               Hem yerel seçim ve hem de seçecekti Cumhurbaşkanlarını.

Sabırlar zorlanıyor, sinirler gerginleşiyordu,

Fitne tohumları serpilmiş gün gün yeşeriyordu…

Kadirşinas hak erlerinin bugünlere kadar yaptıklarını,

Bilmeyenlere anlatmak ve sabretmek gerekiyordu.

               Mağdur kardeşim, bil kaderin sana mukaddes bir görev verdiğini,

               Yalnız sen miydin ki; inanan nice askerin içinden seçildiğini…

               Sana yakışan düşünmektir;  ülkende, ümmette ve  hatta tüm cihanda,

               Adaletin hakim olacağı  ve alemin huzurla sükuna ereceğini…

 

Osman KAÇMAZ

Araştırmacı-6191

Başakşehir-12.10.2014

Son Düzenlenme Çarşamba, 19 Kasım 2014 15:45
Osman KAÇMAZ

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

1 yorum

  • Yorum Linki Ahmet ÇALIM Cuma, 17 Ekim 2014 21:45 yazan Ahmet ÇALIM

    YARABBİ, BİZLERİ ADALETTEN VE HAKKANİYETTEN YANA OLANLARDAN EYLE.

    Raporla

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...