Bir mübarek gün arefesinde, mülahazama gelen soruyla irkildim !
Allah(CC) biz kullarına bazı emir ve yasaklarını peygamberleri vasıtasıyla bildirmiş ve gereğince yaşamak karşılığında mükafat yada isyan halinde mücazat ile muameleye tabi tutacağı bir ebedi hayatı işaret etmiş. Emirleri yapanların iyiliklere, yasakları işleyenlerin ise kötülüklere yönelmiş olacağının anlaşılacağı üzere; iyilik olarak bilinecek davranışların sonuçlarını(Allah'ın emri olduğunun şuurunda bile olmadan) doğrudan yaparak veya yaşantımızda göstererek yine aynı mükafata erişir miyiz? Ya da tam tersi, sonucu kötülük olan davranışları ( yine Allah'ın yasaklamış olduğunun şuurunda bile olmadan) yapmamakla mücazattan kurtulur muyuz?
Daha iyi anlaşılması için örneklendireyim:
1. Bir futbol takımı, sezon boyunca maçlarının çoğunu kazanarak şampiyon oluyor ve bu başarıda emeği olan tüm oyuncu ve yöneticileriyle çılgıncasına seviniyorlar ve maddi-manevi menfaatlere kavuşuyorlar.
Fakat bunlarla oynamamış, yönetimine katkı sağlamamış aksine maçlarını takip ederken cebinden para da harcamış taraftarlar da şampiyonluk gerçekleşince aynı dozda ve belki daha fazlasıyla bile çılgınca sevinç gösterisi yapıyorlar. Amma oyuncu ve yöneticilere sadece sevinerek benziyorlar , karşılığında herhangi bir para-kazanç elde edemiyorlar.
2. Kendilerine ilahi emir ve yasaklar tebliğ edildiği, inkar ve düşmanlık göstererek müslümanlara karşı her türlü eza-cefayı fiilen uygulayan kafirler güruhu gibi düşünmediği halde, gafletinden dolayı o inkarcılar grubunun her türlü hayat tarzını birebir yaşayan, imanı olduğunu söylemekle birlikte salih amelleri işleyemeyen ve fakat sadece inkarcı olmamakla yetinen müslümanlar da cezadan kurtulabilirler mi?
3. Aynı şekilde, müslümanın yapması gereken zahiri ibadet ve amelleri yapmasına rağmen, sadece taklidi iman olarak yaşayıp, hakiki imana erişemeden vefat eden müslümanlar da cehennem ateşinden kurtulabilirler mi? Yani emr-i bil marufa benzemekle cennete ve fakat nehy-i anil münkeri ihmal veya kasıt olmaksızın cehaletinden icra etmekle cehenneme müstehak olurlar mı?
Şunu iyi bilmek gerekir ki; ileriye gidebilmek için, geriye çeken gücü yenmek lazımdır. Bilgisayar teknolojisinin temeli olan "Binary" sistemindeki "1" ve "0" lar, bu konuyu kavramamızı biraz daha kolaylaştırıyor. Şöyle ki;
Elektronik devrelerde sonuç alınabilmesi için, MANTIK DEVRELERİ ve "KAPI" lar vardır. VE(and), VEYA(or), VE DEĞİL(nand), VEYA DEĞİL(nor) kapıları gibi:
ben sadece VE (and) kapısı örneğini kullanarak izaha çalışacağım:
VE (and) kapısı; İki ihtimalin birlikte bulunmasıyla doğru sonuç verir. Bir uçta "1" ve diğerinde"0" etkisi olmalıdır. Bunu;
"1" leri emirleri/ibadetleri yapmak"0" ları ise günahları işlememek, gibi düşünelim. Yani bu devrenin beklenen sonucu vermesi için; "1" olacak çıkış "0" olursa, yani yapılması gereken yapılmazsa veya "0" olacak çıkış "1" olursa yani yapılmaması gereken yapılırsa, istenen sonuç gerçekleşmez ve araba ileriye gidemez(!)
Bu durumu 1 ve 0 'ın özelliği itibarıyla birleştirerek " 10 " numara müslüman olmaya benzetiyorum. Tüm "1" leri (emr-i bil marufu) yaparak ve tüm "0" ları (nehy-i anil münker gereği) yapmayıp yaptırmayarak 10 numara müslümanım diyebilen var mıdır?
Yani öyle bir iman nimeti şükrüne muhtacız ki, her nefesimizi boşa harcamadan, yaratılış gayemizin şuurunda yaşamak zorundayız. Ne karşımızdakinin bizden daha günahkar olması ve ne de bizim O'ndan daha iyi ameller yapıyor olduğumuz zannı bize İMTİHAN KAZANDIRMAZ..!
