Pazartesi, 15 Şubat 2016 08:59

Erdoğan dan AB ye One Mınute

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve üst düzey AB yetkilileri Jean Claude Juncker ve Donald Tusk arasında geçtiğimiz ekim ayında gerçekleşen mülteci krizi toplantısı tutanakları basına düşünce, Cumhuriyet ve onun türevi site ve gazeteler Erdoğan’ı Mülteciler üzerinden pazarlık yapmakla itham ettiler.

Oysa işin aslının hiç de öyle olmadığı kısa bir süre sonra ortaya çıktı.

"İki yılda 3 milyar avro ödenmesi için anlaştık ama Davutoğlu’nun yılda 3 milyar istediğini öğrendim." diyen Tusk'a, Erdoğan;

"İki yıl için 3 milyar avro verecekseniz, konuşmaya gerek yok. AB’nin parasına muhtaç değiliz. Yunanistan ve Bulgaristan sınırlarını açıp mültecileri otobüslere doldururuz. Yunanistan’a kriz sırasında 400 milyar avro verildi. Bu paranın bir kısmıyla Suriye’de güvenli bölge kurup mülteci sorununu tamamen çözebilirdik." diye karşılık veriyor.

Juncker'ın "Türkiye dört yılda 8 milyar avro harcadı." Sözü üzerine,

Erdoğan: "Biz o parayı kamplara harcadık. İnsani davranıyoruz. Kızlarım mülteci kampına gitti, ağlayarak döndü. (BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Antonio) Gutteres bundan iyi kamp görmediğini söyledi." diyor.

Tusk: "Kamplar gerçekten iyi ama Yunanistan’a Avro Bölgesi’ni kurtarmak için kredi verildi, böyle karşılaştırmalar yapmamalısınız."

Erdoğan: "Bu da Schengen’le ilgili, o da bir Avrupa projesi."

Tusk: "AB zor durumda, Paris saldırısından sonra Schengen Anlaşması iptal edilebilir. Bu yüzden sizinle anlaşmak istiyoruz."

Erdoğan: "Anlaşma olmazsa mültecileri nasıl durduracaksınız, öldürecek misiniz? Bize verdiğiniz tek bir sözü tuttunuz mu?"

Juncker: "Gerekli kaynaklar toplanıyor, müzakereleri ve vize muafiyetini hızlandırmaya çalışıyoruz, ama bunlar kolay kararlar değil."

Erdoğan: "AB Türkiye için hiçbir şey yapmadı. Para Türkiye değil mülteciler için. Üstelik üyelik öncesi fonlarımızdan kullanıyorsunuz. Tek bir fasıl da açılmadı. 53 yıldır bekliyoruz. Bizimle dalga geçiyorsunuz."

Juncker: "Türkiye bu 53 yıl boyunca bir demokrasi değildi."

Erdoğan: "Almanya ve Britanya da değildi, büyük bir savaşa da yol açtılar. Yunanistan, Portekiz, İspanya da değildi. Juncker Türkiye’yi Lüksemburg’la karşılaştırmamalı, Lüksemburg Türkiye’de bir şehir gibi."

Juncker: "Çok yoğun çalışıyoruz, Brüksel’de sizi prensler gibi ağırladık."

Erdoğan: "Prens gibi mi? Tabii ki, ben bir üçüncü dünya ülkesini temsil etmiyorum."

Siyasi bağnazlığı, şahsi kin ve hasedi bir kenara bırakabilen her insan bu diyaloğu okuduktan sonra Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a ancak şapka çıkarır.

Bir yanda ikibuçuk milyon mülteciye ev sahipliği yapan ve şuana kadar sekiz milyon dolar harcamış olan Türkiye, diğer tarafta hiçbir mülteciyi kabul etmeyen ve "Avrupa'ya çıkan kapılarınızı mültecilere açmayın!" diyen AB.

İki yılda 3 milyon  € mültecilere harcanmak üzere söz veren, ancak bunu Türkiye'ye ödememek için kıvır kıvır kıvıran AB!

Yukarıda aktardığım diyalogda hiç "pazarlık" havası var mıydı?

"Siz yıllardır bize hep yalan söylediniz, bizi kandırdınız, verdiğiniz hiç bir sözü tutmadınız!" diye kükreyen bir aslan, diğer tarafta bu lafların altında ezilen, kıvranan AB yetkilileri.

Ama gözünü Erdoğan düşmanlığı bürümüş bir kısım hainler, bu düşmanlığı ülkeye ihanete kadar götürmektedirler. Nihayetinde bu bozuk, art niyetli, hastalıklı zihniyet Türk Milleti adına gurur vesilesi olan bu tutanağı, pazarlık vesikası olarak algılamış ve kamuoyuna böyle lanse etmeye çalışmıştır.

Erdoğan'ın bu kararlı ve cesur duruşu hem Türkiyemizin gücünden, hem de Cumhurbaşkanımızın yürekliliğinden, vatan sevgisinden ve de Allah'a olan engin iman ve itikadından gelmektedir.

Biz de duâlarla Cumhurbaşkanımızı destekliyor, çıktığı bu kutlu yolda "Allah yâr ve yardımcısı olsun" diyoruz.

İyi ki varsın Recep Tayyip Erdoğan, iyi ki varsın.

Son Düzenlenme Salı, 16 Şubat 2016 09:53
Hakverdi ALTUĞ

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...