Salı, 10 Şubat 2009 06:28

ASIL GÜNDEM - HAYDİ BİSMİLLAH

ASIL GÜNDEM - HAYDİ BİSMİLLAH

Tarih 31 Ocak 2009 Saat 11:00. İstanbul - Karacaahmet Mezarlığı gasilhanesindeyim. Yani cenazelerin yıkanılıp, defnedildiği; ahiret yurduna tabutlanıp - paketlenip yollandığı makamlardan bir makam. Merhum Necip Fazıl'ın haykırdığı mısraları mırıldanıyorum.

“Deryada sonsuzluğu fikretmeye ne hacet

Al sana derya gibi sonsuz Karacaahmet ”

1985 Kara Harp Okulu mezunu, malulen Emekli Topçu Yzb. Ahmet ÜNAL Kardeşimiz 30 Ocak 2009 günü Cuma namazını kıldıktan sonra oruçlu olarak , kendisine verilen görevi bitirip iş yerine geri dönerken ani bir kalp krizi geçiriyor ve bunun sonucu cadde üzerinde düşüyor ve  hastaneye varamadan Hakk'ın rahmetine 46 yaşında kavuşuyor.

Ben de bu sebeple Karacaahmet Mezarlığı'ndayım ve cenazemizin yıkanması için sıra bekliyorum.

O gün bizim sayabildiğimiz, Karacaahmet Mezarlığı gasilhanesine gelen cenaze sayısı onbeş civarında. Biz sekizinci sıradayız.

Yetkililer İstanbul'da her gün ortalama 350 - 400 kişi civarında insanın öldüğünü ifade ediyorlar. Dünyada her gün ölen insan sayısın da 650-700 bin olduğu söyleniyor. Her gün dünyaya gelen insan sayısının da 725 bin kişi olduğu belirtiliyor.

Müşiş bir hakikat. Her gün “ölüm piyangosu” çekilişi var. Genç-ihtiyar, zengin-fakir, rütbeli-rütbesiz fark etmiyor. Her gün, her an bu piyango size de çıkabilir. Bu çekilişe katılabilmek için bilet almanıza gerek yok. Yaşadığınız her an bu talih kuşu sizin de başınıza konabilir.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın mısralarında dile getirdiği gibi;

“Neylersin ölüm herkesin başında

Uyudun uyanmadın olacak

Kim bilir; nerede, nasıl, kaç yaşında...

Bir namazlık saltanatın olacak

Taht misali o musalla taşında.”

Bu ölüm piyangosunda, tayinimizin nereye çıkacağı herkes için çok önemli. Ne şekilde öldüğümüzden ziyade, ne hal üzeri öldüğümüz en birinci meselemiz.

Allah hepimize iman-ı kamil ve hüsn-ü hâtime nasip etsin. Amin

Ben Jandarma-Levazım Binbaşı rütbesinde Yüksek Askeri Şura kararıyla HAZİRAN 1998 yılında re'sen emekli edildim. İki yıl Şırnak'ta, bir yıl Tatvan-Bitlis, üç yıl da Diyarbakır'da görev yaptım. Görevim itibariyle cenazelerle çok hemhal oldum. Bu dünyadan ölüm terhis tezkeresini en güzel şekilde alarak gidebilmek çok önemli. Çok güzel şekilde ölenlere şahit olduğum gibi berbat bir şekilde bu dünyadan gidenleri de gördük.

Ahmet ÜNAL kardeşimiz, bu dünyadan en güzel şekilde gidenlerdendi. Gördüğüm diğer ölüler gibi değildi. Bilenler bilir, en zor şeylerden birisi de can vermektir.

Ahmet ; Cennet bahçelerine uçuyor gibi, âli makamını görerek ruhunu vermiş gibiydi.. Ölümünden sonra bir çok sevenleri tarafından da rüyalarda böylece görüldü. Onun cenazesini görenler buna şahit oldu. O mütebessim çehresi, yine mütebessim bir şekilde; şahadet parmağı, Rabbinin varlığına, birliğine ve kendisinden başka bir İlah olmadığına, bütün ruhuyla beraber işaret ederek ruhunu Rahman'a teslim eyledi.

Ağlayarak geldin dünyaya düşünmez misin?

Gülerek girsen dost bağına sevinmez misin?

Ahmet Kardeşimiz; vefatının gecesi benimde dahil olduğu ortalama beş yüz kişiyi kurduğu sistemle teheccüd namazına kaldırmıştı. Haftada da ortalama 600 cüz okunmasını sağlıyordu. Ayrıca; İman ve Kur'an hizmetinde; gece – gündüz demeden, maddi- manevi fedakârlıkla, karınca kararınca müşiş bir ihlas ve tevazu içerisinde gayret ediyordu..Onu yakinen tanıyanlar buna şahittirler. Vefatında üzerinden çıkan Sünnet-i seniyyeye uyarak hazırladığı ve her iki ayda yenilediği vasiyetinden bazı cümleler.

VASİYETİMDİR

01 ARALIK 2008

Ölüm hak vaki olunca eşime, çocuklarıma, anneme, kardeşlerime ve bütün dostlarıma varsa haklarımı helal ettim. Ne olur onlar da bana helal etsinler de ahiret yolculuğuma beni borçlu göndermesinler.

Arkadaşlarımızdan istirham ediyorum. Kur'an-ı Kerim hatim programında her hafta ortalama 600 cüz okunmaktadır. Tek arzum bir gönüllü kardeşimizin bu programı devam ettirmesi. Fakirin sevap hanesi de bu sayede açık kalmış olur inşallah.

Prog. Listesi işyerindeki bilgisayarımda mevcuttur. Ve güncellenmiştir.

Bir de teheccüd programlarımızı devam ettirmek mümkün olabilirse çok güzel bir hizmet olabilir. Teheccüd grubumuzun listesi de gene Kur'an-ı Kerim programının bulunduğu yerdedir. Bu teheccüd programımız 2003 yılından beri her hafta fasıla vermeden devam ettiğinden inşallah sizler bu programa sahip çıkarsınız. Ben de kabrimde sizleri mesrurane seyrederim ve Rabbime şükrederim inşallah.

Öldüğüm zaman eşimin istediği bir yere defnetmenizi arzu ediyorum. Allah bizleri, çocuklarımızı, dostlarımızı ve tüm arkadaşlarımızı ve kardeşlerimizi Risale-i Nur'u çok okuyan, anlamaya çalışan ve yaşayabilenlerden eylesin amin.

Ben ölen kardeşlerimizin ardından onlar için hatim programları yaptığım gibi inşallah arkadaşlarım da benim ardımdan hatimler okurlar. Kabirde beni yalnız ve kimsesiz bırakmazlar inşallah. Bizler inanıyoruz ki ölüm hiçlik değil, son değil, sönmek değil, yok olmak değil, sonsuz bir alemin kapısıdır. İşte bunu aynelyakin olarak göreceğim için heyecan duyuyorum. Acaba anlatılanlar gibi hoş şeylerle mi yoksa zıtları ile mi karşılaşacağım. Ama Üstad”ım ümitvar olunuz demiyor mu? Bize de zaten başka türlüsü yakışmaz. Tevekkeltü alellah diyelim.

Haydi Bismillah.

Şu an itibariyle hesaplarım yukarıdaki gibidir. Allahım ahirete gitmezden evvel maddi ve manevi tüm borçlarımdan kurtulmayı hem bana hem tüm Ümmet-i Muhammed'e nasip eyle. Amin.

Ahmet Ünal

01 ARALIK 2008

Herkesin bir gündemi var. Her gün; güneş doğup sabah olunca, bütün dünyadaki canlılarda, özellikle insanların dünyasında, muazzam bir faaliyet ve koşuşturma başlıyor. Herkes gündemini belirliyor ve o istikamette enerjisini harcıyor. Gazetelere, televizyonlara, iş yerlerine, haberlere bakınca gündemlerin farklı farklı olduğunu görüyorsunuz. Basit basit şeyler için kıyamet koparılıp en can alıcı konulara yokmuş gibi davranılıyor.

Asıl gündemi yakalayabilmek esas hüner. Asıl gündemi yakalayanlar ve bu gündeme göre yaşayanlar, kazananlar oluyor.

Ahmet ÜNAL Kardeşimiz, asıl gündemi yakalayarak gitti.

Karacaahmet Mezarlığı gasılhanesine getirilen cenazelere bakıyorum. Ne şekilde gitmişler. Hepsi ibretlik. Hani; pozitif olsun - negatif olsun, büyük olsun - küçük olsun, bütün sayıları sıfırla çarparsan sıfır olur ya, insan da, ölüm çarpanıyla çarpıldığında, o da sıfırlanıyor. Asıl gündemi yakalayamayanlar, çok kötü kaybediyorlar. Negatif değerlerle çarpılanlar gibi.

Gündemine; Allah'ın rızasını, dolayısıyla Allah'ın Kitabını ve Resulullah'ın ( A.S.M ) sünnetini koyanlar; bunları pratiğe dökenler; hem bu dünyada, hem de anne karnından , görmeden geldiğimiz bu dünya gibi, görmeden gitmekte olduğumuz ancak iman ve basiret gözüyle görülebilen ahiret aleminde, kazanıyorlar ve kazandırıyorlar. Benim için en yakın ve en doğru şahid, Ahmet ÜNAL Kardeşimizdir.

NETİCE: Madem dünyada hayat var, elbette insanlardan hayatın sırrını anlayanlar ve hayatını su-i isti'mal etmeyenler, Dar-ı Beka'da ve Cennet-i Bakiye'dei hayat-ı bakiyeye mazhar olacaklardır. Amenna.

30. Lem”adan

HULASA: Ölüm aklımıza pek gelmiyor amma başımıza geliyor. Her insanım diyen insan; kendini ve yaptıklarını ve dahi yapmak istediklerini, hakikat terazisinde , zamanın tesirinde kalmadan , yeni baştan test ederek, dünya ve ahiret dengesini Kur'an ve Sünnet nurunda en verimli şekilde kurarak, Ahmet ÜNAL Kardeşimiz misali “HAYDİ BİSMİLLAH” diyerek kabir okyanusuna atlayabilmelidir.

Kabir deryasına düşene ne lazım...?

Bu gün gündeminiz de Allah için; neler var, neler yok ?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Son Düzenlenme Perşembe, 19 Şubat 2009 05:24
İbrahim Töre

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

2 yorum

  • Yorum Linki Mehmet ERDİL Cuma, 13 Şubat 2009 15:38 yazan Mehmet ERDİL

    Hem rahmetliye gıbta ettim hem de rahmetli vesilesi ile manzum yazınızın bütünündeki akıcılık, güzellik, tavsif ve bilgilendirmeye. Saygılarımla.

    Raporla
  • Yorum Linki Yaş zede Çarşamba, 11 Şubat 2009 03:34 yazan Yaş zede

    daha uzun bir yolumuz var Burak verilirse işler kolay ya verilmezse

    Raporla

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...