Salı, 28 Şubat 2012 06:58

Korku İmparatorluğu mu, Kral Çıplak mı?

Haham Reicherhorn konuşuyor:

“ Biz, İsrail Hükeması, Allah’ın bize vaat ettiği dünya hâkimiyetine doğru kaydettiğimiz terakkiyi ve Hıristiyanlara karşı kazandığımız zaferleri gözden geçirmek üzere, her yüz senede bir, Şura halinde toplanmayı itiyat (alışkanlık) edinmişizdir. Bu sene (1869) , bizim muhterem Simeon Ben Yhuda’nın mezarı başında toplanan bizler, geçen asrın bizi hedefimize yaklaştırdığını ve ona ulaşmamızın çok yakın olduğunu iftihar ile temin edebiliriz.” (1)

Bu sözler bir “ Korku İmparatorluğuna” işaret ediyordu. Bu bağlamda ilerleyen İsrailoğulları bugün Ortadoğu’yu bir kan gölüne çevirmiş vaat edildiğini kabul ettikleri toprakları alma hedefine ulaşmak için hiçbir zulümden geri kalmamışlardı. Çünkü yaptıkları her fiil ve eylem kendilerince inançlarına dayanmaktaydı. İnandıkları gibi yaşama arzusuyla doluydular. Bu kapsamda gerekirse yakıp, yıkıyorlardı. Bir “Korku İmparatorluğu” oluşturmak onlar için bir ayıp değildi. Çünkü Tevratları diyordu ki “ Rabbin sana teslim edeceği bütün kavimleri bitireceksin. Gözün onlara acımayacak, onların ilahlarına kulluk etmeyeceksin…” ( Tesniye 7/4) (2)

Neredeyse dünyada fitneye, kargaşaya ve savaşa sebep olabilecek her taşın altından çıkıyorlardı. Şu söylemler bunu kanıtlar gibiydi.

“ Biz, bize karşı olan bir devletin faaliyetine onunla komşu olan ve yine bize karşı olan bir devletin açacağı harple cevap vermeliyiz; fakat eğer bu iki komşu birleşerek bize karşı gelmek isterlerse o zaman umumi bir harp ile mukavemet şarttır.”(3)

“Sınıf mücadelesi ile birlikte kapitalizm ve Bolşevizm sadece vasıtalar idi. Bütün bunlar Yahudiliğin mutlak emniyetini ve yıkılmaz mevkiini sağlamaya kifayet etmezdi”(4)

“ Büyük lakabını bizden alan Fransız İhtilalı’nı düşünün; Bütün planlarını biz yaptığımızdan hazırlıklar ile alakalı bütün sırları bizce malumdu. O zamandan beri insanları bir büyüden ötekine sürükleyip duruyoruz ki sonunda, Dünyaya şimdiden hazırladığımız Siyon kanından Kral- Despot tarafına dönsünler”(5)

“ Bu üçüncü safhadır. Son ve en mühim safha! Protokollerin yazarları bize bu anın geldiğinde, son dakikada Goyim’lere ( Yahudi olmayan) tanıdığı her prensibi bir kalem darbesiyle feshedeceğini söylüyor. Liberalizm ve Sosyalizmin arkasından komple ve mutlak bir despotluk gelecektir. Tamamıyla Yahudilerin idaresinde olan bir << Yahudi Dünya Krallığı>>(6)

Büyük Lenin’in(!) dediği gibi: << Birinci Dünya harbi bize Rusya’yı vermişti. İkinci Dünya Harbi de Avrupa’yı verecek! >> (7)

Evet, amaçlarına bir “ Korku İmparatorluğu “ ile ulaşmak için her türlü yolu ve delili kullanıyorlardı. Kendilerince vaat edilmiş topraklarda kurdukları İsrail Devleti ile de fiili olarak bölgede Araplar içerisinde korku, gerilim ve dengesizlik oluşturmak amacıyla gizli terörist eylemler düzenlemeyi hedef edinmişlerdi.(8)

Peki, Siyonizm’in dünyada özellikle Ortadoğu bölgesinde yaygınlaştırmak istediği bu “ Korku İmparatorluğu” hakikaten diğer milletleri korkuttu mu? Yıldırdı mı? Dünya Krallığı kurdurdu mu?

Hayır...

Çünkü Müslümanlar bu İsrail oğullarının zillet ve meskenet tokadını yediğini çok iyi biliyorlardı.(9) Bununla birlikte Allah C.C Kur’an-ı Kerim de Müslümanlara “ Gevşemeyin, zaaf göstermeyin, hüzne kapılmayın eğer gönülden inanan mü’minlerseniz üstün olan sizsiniz” (Ali-İmran 3/139) diyerek, Kendin den başka hiçbir şeyden korkulmamasını emrediyordu. Önemli olan Müslümanların Allah C.C emirlerine itaat ederek, ihlâsla hayatlarına tatbik etmeleridir. İşte o zaman “Kral (!) Çıplaklığını” anlayacak, bir balon gibi sönecek ve asırlardır yaşadığı zillet içerisine düşecektir. Bunun güzel bir örneğini Davos’ta “ one minute” ile gördük.

Demek biz Müslümanların ihlâsla Allah Rızası için hayatımızı tanzim etmemiz elzemdir. Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim de dediği gibi” … kafirlere karşı çok çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Onları cemaatle rükû ve secde ederek, Allah’ın lutfünü ve hoşnutluğunu dilerken görürüsün…”( Fetih Suresi 48/29). İşte Mümin müminin kardeşidir emrine itaatle aramızdaki Uhuvveti, Muhabbeti, Tesanütü ve İttihadı kat be kat artırarak, birbirimize sıkıca bağlandıkça “ Korku İmparatorlukları” birer” Kral Çıplak” vaziyeti alacaktır.

Ne mutlu o Müslüman’a ki mü’min kardeşini nefsine her şey de özelikle de dünyanın en büyük aldatmacası olan menfaat-i maddiye de bile tercih eder…

 

Yazan;

Balkanlar, Ortadoğu ve Asya Gelişmeleri Uzmanı
Sadık Güray Balatekin

 

(1) Şerafeddin Kolay web sitesi, prgf.6
(2) a.g.e site prgf.25
(3) Cihan Yutmaya Hazırlanan Sinsi Canavar, Yazar; Louis Marschalko, Çeviren; Cüneyt Emiroğlu Sebil Yayınevi 1976 İstanbul sf.55
(4) a.g.e Louis Marschalko sf. 57
(5) a.g.e Louis Marschalko Protokol III
(6) a.g.e Louis Marschalko sf.57
(7) a.g.e Louis Marschalko sf.78
(8) İsrailin Güvenliği ve Hayat Sahası Tezi, Sadık Güray Balatekin sf.41
(9) Şualar, Bediüzzaman Said Nursi sf.507( Envar Neşriyat)

Son Düzenlenme Çarşamba, 29 Şubat 2012 14:24
Sadık Güray Balatekin

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...