Salı, 12 Eylül 2023 15:14

Açık Öğretim Meslek İçin Şart

Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile Hasbihal Yazı Serisi - 3

Özel sektörde öğretmenlik ve idarecilik yapmam yetişen nesil hakkında bana bakış açısı kazandırdı. Aile danışmanlığım ise apayrı bir mecraya çekti beni. Hayata ve insanlara bakış açım değişti. En mahrem konular açıldı ve hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını gördüm.

Bir gün evlilik danışmanlığı alan bir genç arkadaşı ile birlikte gelmişti. Kendisi ile görüşmem bitince arkadaşı ile kısa bir sohbet etmemi rica etti. Bir taraftan yüksek lisans dersine yetişmem gerekiyor diğer taraftan vicdan... Aldım genci ve dinlemeye başladım.

28 yaşına gelmiş. Okuduğu üniversite bölümü birçok bölüm gibi önü kapalı olduğu için iş bulamamış, yıllardır iş bakıyor ama bulamıyor. Yaşı, meslek edinme yaşını (çıraklık) geçtiği için de her istediği meslekte çalışamıyor doğal olarak. Ne demiş atalarımız? "Ağaç yaşken eğilir." Eğitim sistemimiz eğmiyor malum. Bu genç de yaş değil, artık kurumuş. En önemlisi ise 4 yıldır evlenmek istediği kızın ailesi işsiz diye kız vermiyor. İkisi psikoloji olarak çökmüş. Zorunlu eğitim olmazsa belki de gidip bir meslek öğrenecek, ayakları üzerinde durup meslek icra ederken yuvasını kuracak, ülkeye ve geleceğe katkı yapacak. Lakin bu durumda, ne kendine ne topluma ne vatana faydası olacak. Çökmüş zaten. Psikolojik sağlamlık kalmamış, depresif bir hayat yaşıyor.

Sayın bakanım! Açık öğretime geçişi zorlaştıracağınızı açıkladınız. Etmeyin. 2 kesim açık öğretime geçiyor: birincisi okumayı gerçekten istemeyenler, ikincisi örgün eğitim ile uğraşmak istemeyen başarılı öğrenciler. Birincisini okulda tutarsanız disiplin sorunlarını bitiremezsiniz. İkincisini okulda tutarsanız ülkenin kurucu sütununu çökertirsiniz. Siz gayri resmi dershanelere, eğitim kurumlarına karşısınız ben de karşıyım. Fetöcüler orda gençleri tuzaklarına çekiyor diyorsunuz, MİT hiç olmadığı kadar Fidan bakanım zamanında yerli ve milli… Devletim bunların üstesinden elbette gelir. Ama bu sebeple açık öğretiminin önünü kapatırsanız ciddi yara bırakırsınız. Okumak istemeyen insanları zorla okula tıkmaya gerek var mı? Bırakalım da meslek kazansın.

Açık öğretim lisesi hatta fakültesi bu anlamda hem çalışıp hayatını kurmaya çalışanlara ve aynı zamanda eğitim hayatını devam ettirenlere bir açık kapıdır hem de ülkede okuma oranlarını meslek ile birlikte yükseltmenin bir yoludur. Bu kapıyı kapar, bu yolu kapatırsanız hem neslimize hem de devletimize zarar verirsiniz. Gelecekte eğitim sertifika düzeyine düşecek ki en doğrusu budur. Bakın MESEM öğrencileri diğer tüm okullardan daha fazla devlete fayda sağlıyor. Gençlere iş alanı kazandırıyor.

Sayın bakanım açık öğretimi desteklemeniz ve kolaylaştırmanız neslimize ve devletimize büyük fayda sağlar. Gerçekten okumak isteyen okusun. Zorla okutulan ve dört duvar arasına alınan amaçsız gençler ancak zarar verir. Oysa bir işte çalışsa bu zarar faydaya döner. İşsizlik oranını düşürmek için, okumuş sayısını artırmak için zorunlu örgün eğitim oyununa düşmeyin.

Diğer taraftan kızlarını en azından açık öğretimden okutmak isteyen ailelerin bu isteğini de engellemiş olursunuz. Bu manevi anlamda sizi ciddi vebale sokar. Karma eğitim sebebiyle cinsel tacize, psikolojik ve sosyal baskıya maruz kalan kızlarımızı okutmanın en önemli yolu açık öğretimdir. Biz ortaokula açık öğretim hakkı tanınması için mücadele ederken siz var olan lise açık öğretimi de engelliyorsunuz. Olmaz, büyük vebale girersiniz. Gençliğin önünü kapatırsınız.  Üretime ve mesleki kazanıma büyük zarar verirsiniz. Sizin gibi inançlı bir insana bu yakışmaz bakanım.

12. sınıfa gelen öğrenciler lisenin kendilerine fayda sağlamadığına inandıkları takdirde açık öğretime geçiyorlar. Her okul da aynı kalitede değil. Elbette faydalı ve gayretli öğretmenlerimiz var. Ama sınava hazırlanan öğrenciye proaktif öğretmen lazım. Hiçbir veli gidip dershanelere 30-40-50 bin TL ödemek istemez. Ama ihtiyaç hissediyorsa da önünü kapatmamak gerekir. En az sizin kadar dershanelere karşıyım. Lakin köklü çözüm sınav sistemini değiştirip dershaneye gerek bırakmayacak kalitede okullar meydana getirmektir. Bunun da yolu en başta öğretmen seçimi, yetiştirilmesi ve yerleştirilmesi konusunda adımlar atmaktır.

Son olarak en azından açık öğretime çocuğunu göndermek isteyen göndersin. En azından liseyi açıktan okumaya dokunmayın. Lise sonda iken açığa geçmek isteyene ise kriterler getirin. Lakin bu açık öğretim ve karma eğitim arkanızdan gelecek vebal veya sevabınız olacak. Hafife almayınız. Öğretmenler odasında son sınıfa geçen öğrencilerin açık öğretime geçmesinden kaynaklı azalan dersler ve öğretmen kadro/ek ders sorunundan dolayı açık öğretimin önünü kapatmayalım. Başka çözümler ortak akılla bulunabilir. Sayın bakanım sizi seven değer veren bir kardeşinizim. 4 yılınız var (görevde kalırsanız). Gelin Ömer Dinçer bakanım gibi köklü değişiklik yapın. Karma eğitime ek olarak kız ve erkek okulları açın. Ezberci sınav sistemini kaldırıp muhakemeye dayalı sistem getirelim. Ahi ve Lonca Teşkilatı temelli meslek ortaokulları açalım… Eğer sadece günü kurtarıp, hoş görünmekle görev süresini doldurursanız vebali büyük olur. Kanayan yaraları sararsanız ahiretinize sadaka-i cariye olur. Rabbim size razı olacağı icraatlar nasip etsin. Biz ise sizi “hata yaparsan seni kılıcımla düzeltirim” diyen kardeşlerinizden olalım. Niyetimiz halis… Rabbim bizi Nesli İhyâ Medeniyeti İnşâ mefkûremize hizmet ettirsin. Yakınımızda samimi dostları eksik etmesin.

Adnan Kalkan
Twitter: @adnankalkan01
YouTube: Adnan Kalkan

 

Adnan Kalkan

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...