Pazartesi, 06 Eylül 2010 20:35

HEDEF MİNARE

 

HEDEF MİNARE

Kâbusumuzda dahi göremeyeceğimiz olayları gördük şu son 8–9 senede.

Hele bir plan tatbikatı deşifre oldu ki; hiçbir ordunun kendi ülkesine ve vatandaşlarına yapamayacağı dehşet senaryolarının resmen, açıkça yazılmış, konuşulmuş ve planlanmış olduğunu gördük.

İlkokul çocukları içindeyken denizaltı havaya uçurmak, tarihi meşhur camileri cemaati içindeyken bombalamak, T.B.M.M. üzerinden jetler uçurmak…

Yahu bunlar olabilir mi, olamaz mı, bu kadar da yapamazlar derken meğer bir taraftan icrasına başlanmış da haberimiz yokmuş.

Son şok görüntüler kanımızı dondurdu.

Bir Türk jeti kasten ve taammüden yani bilerek, isteyerek ve planlayarak Türkiye Cumhuriyetinin başkentinde bir Türk camisinin minaresindeki alemi uçurmuş.

Evet, yanlış okumuyorsunuz, bir Türk pilotu minareyi hedef almış ve alemi uçurmuş.

Görüntüler o kadar net ve konuşmalar o kadar açık ki;

Pilot planlıyor, alçalıyor, hizalıyor ve çarpıyor.

İkinci pilot olan kızımız da büyük bir zevkle hoop çekiyor…

İzlerken adeta kanım dondu. Gördüklerime ve duyduklarıma inanamadım. Bir daha, bir daha izledim. Çıldırmak üzereydim. Bunlar Türk mü? Dedim önce. Evet, Türk Hava Kuvvetlerinin uçağı, Türkçe konuşuyorlar, Yunan jetleri değil bunlar. Peki bir Türk kızı bir minarenin alemine çarpmaktan bu kadar mı zevk alır. Gerçekten inanamıyordum. Kızın o hoop çekişi, o ses tonu…

Bunlara mı emanet Türk Hava Kuvvetleri, bunlara mı emanet Türk jetleri...

Başka nereye dalacak bu pilotlar?

Şimdi daha iyi anladım tasfiyeleri, kadrolaşmaları.

Evet, demek ki binlerce memleket sevdalısı vatan evladı yalan ve iftiralarla bunun için tasfiye edilmiş, bunun için milletin değerlerine düşman bu kadrolaşma gerçekleştirilmiş.

Milletin değerlerine saldırmak için…

Kızım o minare binlerce yıldır İslamın nişanı olarak dikili durmaktadır. İslam senin milletinin dinidir.

O minarelerden okunan ezanlar için İstiklal Şairimiz İstiklal Marşında ne yazmıştı biliyor musun?

“Bu ezanlar ki şahadetleri dinin temeli,

Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli!”

Ceddin bu duygu ve düşüncelerle istiklal harbini yaptı. Bu düşüncelerle sana emanet bıraktı bu yurdu ve altındaki savaş uçağını. Kendi minareni hedef al diye değil. O alemdeki yere düşürdüğün o hilal de bayrağında mevcut olan hilaldir.

Sen ne yaptın kızım! Sen ne yaptın?

Bu kadar ruhsuz nasıl yetiştin?

      Peki ya birinci pilot Kürşat Atılgan’a ne demeli?

Tuğgeneral Kürşat Atılgan, Sen hangi kin, nefret ve cinnetle bir cami minaresindeki hilalden oluşan aleme saldırdın?

Sen o alemin ve hilalin anlamını biliyor musun?

O hilal için binlerce güneşin battığını biliyor musun?

Ey şaşkın! Bu milletin hilaline saldırılmaz, hilalin dikili olduğu aleme saldırılmaz, alemin üzerinde bulunduğu minareye saldırılmaz, minarelerin nişanesi olduğu camilere saldırılmaz, camiler ibadeşanedir, hiçbir ibadeşaneye saldırılmaz.

Tuğgeneral Kürşat Atılgan, o üniforma ve rütbe bu milletindir. Kullandığın uçak da milletindir. Milletin üniforması, milletin rütbesi ve milletin uçağıyla milletin camisine ve hilaline saldıramazsın.

Şu anda bulunduğun yer ise, Millet Meclisidir. Sen hangi Milleti temsilen orada bulunuyorsun? Eğer Türk Milletini temsilen oradaysan, Türk Milletinin camisine ve hilaline nasıl saldırdın? Bunu açıkla.

Milletin değerlerine saygılı olduğunu iddia eden ve bunlarla siyaset yapan M.H.P yetkililerine de sesleniyorum. İçinizde, minare ve hilale saldıran bir insanı nasıl barındırabiliyorsunuz?

Cevap bekliyorum.

Millet de bekliyor

 

                                       İKİ MİNARE

Ankara’da bir caminin iki minaresi konuşuyor;

—Kardeş bak şu jet senin üzerine doğru geliyor.

—Yok canım niye gelsin ki?

—Sanki seni hedeflemiş gibi.

—Allah Allah benden ne istiyor olabilir?

—Bilemem ama alemine doğru geliyor.

—Yunan jeti mi bu?

—Hayır, Türk Hava Kuvvetleri

—Olamaz, Türk Ordusu minareye saldırır mı?

—Kardeş, ibadeşanelere hiçbir Ordu saldırmaz.

—O zaman içinde insan evladı yok.

Bu şekilde konuşurlarken, hızla yaklaşan F–4 minarenin alemine çarptı.

Boynu bükülen yaralı minare büyük bir hayal kırıklığı içerisinde usulca fısıldadı.

—Hayatta her şey aklıma gelirdi de binlerce yıl İslam’ın sancaktarlığını yapmış, bu şerefli ordunun bir askeri tarafından böyle kansız bir darbe alacağım aklıma gelmezdi. Bunu da gördük ha!

—Üzülme kardeşim, Millet bunun hesabını soracaktır.  ruhsuzlar, kansızlar, şerefli Türk Ordusundan elbette temizlenecektir.

                                                                       

                                                                          07.09.2010

                                                                        Gürcan ONAT

                                                             

                                                                                                     

 

 

 

 

 

 

Son Düzenlenme Salı, 07 Eylül 2010 20:36
Gürcan Onat

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

3 yorum

  • Yorum Linki mustafa hacımustafaoğulları Cumartesi, 25 Eylül 2010 17:05 yazan mustafa hacımustafaoğulları

    Enfes bir yazı.Allah tesirini nasip etsin.Ya bu beyinsizler hatalarını anlayıp kendilerine çeki düzen veriecekler,ya da yok olup gidecekler.Bu iradenin toplumda oluşma emarelerini görmek ümit verici.Teşekkürler.

    Raporla
  • Yorum Linki Ahmet DOĞAN Pazartesi, 13 Eylül 2010 16:52 yazan Ahmet DOĞAN

    Elinize, dilinize yüreğinize sağlık.

    Raporla
  • Yorum Linki Mehmet ERDİL Cumartesi, 11 Eylül 2010 19:24 yazan Mehmet ERDİL

    Ebrehe ve ordusununda hedefi Kabe idi...
    Ne oldu? Geberip gittiler, Üstelik gittikleri yerde ölmek'te yok, her gün geberip geberip dirilecekler. Yazık azıcık akıl etseler.

    Raporla

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...