Dün 28 Şubat'ın 22'nci sene-i devriyesi münasebetiyle düzenlenen panelde, 28 Şubat meş'um darbe sürecini anmak ve anlamak adına, o günlerde tabiri caizse darbecilerin en çok dayağını yemiş iki kesmin yaşadıkları zulüm ve haksızlıkları bir kez daha hatırlama ve hatırlatma fırsatı bulduk.

Bu kesimlerin ilki, her türlü baskı ve zulme rağmen inançlarının timsali başörtülerini üniversite ve okul kapılarında sancak misali dalgalandıran kadınlarımız, kızlarımız, bacılarımız;

diğeri ise darbecilerin kışla ve karargâhlarında onların gözlerinin içine baka baka darbe ve vesayet karşısında tavizsiz onurlu duruşlarıyla bedel ödemeyi göze alan ve nihayet bu uğurda sevdikleri askerlik görevinden ve Peygamber ocağı kışlalardan re'sen uzaklaştırılarak sine-i millete dönen mütedeyyin askerler...

Muhakkak milletin tamamını kuşatan 28 Şubat zulmünden herkes kendi payına düşeni yaşadı. Fakat bu iki kesmin yaşadıkları zulüm apayrıydı...

25'nci sene-i devriyesinde bir 28 Şubat daha böyle geçti...

İnşaAllah hayırlı farkındalıklara vesile olur. İnşaAllah mağdur ve mazlumların her yıl tazelenen yaralarının sarılmasına vesile olur.

Ve inşaAllah milletin inanç ve değerlerine kastetmeye cür'et eden yeni darbeler yaşanmaması için daha köklü ve yapısal değişikliklerin yapılmasına vesile olur.

Bu vesile ile,toplantıyı organize eden, Adaleti Savunanlar Derneği ve Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Antalya Temsilciliği olarak bileşeni olduğumuz Akdeniz Dayanışma Platformu - ADAP ve Antalya Platformu 'na ve değerli dönem başkanları Alpaslan Arslan ve Metin Doğan 'a ; düzenlenen panelde 28 Şubat'ın asker şahitlerini ve #ASDER' i temsilen konuşan değerli ağabeyim, Albay Sabri Duman ' a saygı ve şükranlarımı sunuyorum.

Ayrıca katılımlarıyla bizleri umutlandıran ve salondaki heyecan ve doluluğu hiç eksiltmeden son dakikaya kadar ilgiyle izleyen gençlerimize ve Antalyalılara minnet ve şükranlarımızı sunuyorum.