Çarşamba, 21 Ekim 2009 03:14

Bir gün gelir hesap döner

Bir gün gelir hesap döner

veya

Demek ki hukuk herkese lazım olurmuş

 

Askeri bürokrasi bu sefer kendilerine dokunulduğunu görünce hukuku hatırladı. Daha önce ‘Emir demiri keser, hukuk neymiş, ben yaparım onlar haklarını arasınlar, devletin yüce menfaati için hukuk rafa kaldırılabilir’ gibi sözler TSK’da görev yapanların duydukları sıradan sözlerdi. Fakat “masuniyet karinesi” gibi sözleri Genelkurmay Sözcüsünden duyunca insan şaşırmadan edemiyor.

Her insan suçu ispatlanana kadar masum sayılır. Ben hukukçu değilim lakin bu söz “masuniyet karinesi” ile ifade edilmeye çalışılıyor. Neyse zararın neresinden dönülürse kardır. İnşallah eskiden yapılan hatalar bir daha yapılmaz.

Aslında orduda gözaltına alınma ve kovuşturma uygulamaları yeni değil. Lakin soruşturmalar generallere kadar uzayınca “herkes eşittir ama bazı insanlar daha eşittir” diye düşünen bir kısım insanlar feryadü figana başladılar. Hâlbuki TSK’dan sorgusuz, sualsiz ve savunma alınmadan ihraç edilen, bir gün sabah sarı bir zarfla karşılaşıp elinden ekmeği alınıp sokak ortasında bırakılan ve belediyelerde bile çalışmasına izin verilmeyen 1650 civarında subay, astsubay gözümüzün önünde duruyor. Bunların masumiyet karinesi ne olacak? Diye sormak gerekmez mi?

Senelerdir köyünde, evinde hayvanları ile ilgilenen vatandaş kapısını çalan, postalları ile eve giren jandarmaya “Benim masumiyet karinem ne olacak?” diye sorması gerekmez mi?

Dini kitaplar okudu diye hapse atılmış, faili meçhul ile bir yakının kaybetmiş, düşünce suçundan yargılanan, terörle mücadele adı altında itilip kakılan insanlar “Benim masumiyet karinem ne olacak?” diye sormaya hakları yok mudur?

Bazı generaller görevleri esnasında askeri birliklerde mescit kapatması ve dindar personelin fişletmesi ile ünlenmişti. Bu durum cemiyetimizi derinden derine üzdü. Toplumun içini acıttı.

Bazı askerler “dini siyasete alet edenlerle mücadele edeceğim” derken dinle mücadele etmeye başladı. Fakat akıllı insan hatasını görüp kabul etme erdemini gösteren insandır. Zaten toplumuzun isteği insan yerine konulmak, değer verilmek ve değerlerine saygı duyulduğunu görmektir.

TSK’nın halk içindeki görünen yüzü Jandarmamız ve diğer askeri birliklerimiz çok büyük itibar kaybetmiştir. Üzerine titrediğimiz askeri mühimmat sokaklardan toplanır hale gelmiştir. Kaybedilen itibarın geriye kazandırılması için ise bütün sorumluların hangi rütbede olursa olsun cezalandırılması ile mümkündür.

Eski yöntemlerle çalışan, toplumu fişleyen, masuniyet karinesini ucu kendisine dokununca hatırlayan, darbecilerin çöreklendiği bir askeri kurum yüz kızartıcı durumdadır ve bir an önce kirlenmiş şahıslardan arındırılması gereklidir.

Bu maksatla hükümete düşen  ilk vazifelerden biri Jandarma teşkilatının mutlaka çağdaş hale getirilmesidir. Hatta bu konu ile ilgili olarak “İç Güvenlik Komutanlığı” kurulup İçişleri Bakanlığına bağlanması akla gelebilecek önlemlerin başında yer almaktadır. İnsan hakları derslerinin ve hukuk bilgisinin verildiği, halkı küçük görmeyen subay kadrolarının yetiştirilmesine önem verilmelidir.

Bulunduğumuz coğrafya her zaman kaynayan kazan durumundadır. Her beş yılda bir sıcak savaş çıkmaktadır. Bu nedenle TSK’nin her an harbe hazır bulundurulması ve gerekli güvenlik projeleri üretmek asli görevler arasında yer almaktadır. Yoksa irtica ile mücadele adı altında başörtüsü ile uğraşmak askerin görevi değildir.

Siyasete sürekli müdahale etmek, Jandarmayı darbe planları içinde tutanlara sessiz kalmak, askeri istihbarat arşivini açıp çete soruşturmalarını başlatmamak, görevini ihmalin ötesinde çok büyük bir suçtur. Gözbebeğimiz olan askeriyede onarılmaz yaralar açmaktadır.

Ağustos ve Aralık aylarında yapılacak Askeri Şuralarda bahsettiğimiz bu konuların ne derece ele alındığı ve “masuniyet karinesinin” ne derece korunduğu ve daha iyi görülecek. Allah tüm yöneticilerimize adaletle hükmetmeyi ve hukuktan ayrılmamayı nasip etsin.

 

Vehbi HORASANALI

Vehbi Horasanlı

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...