Pazartesi, 04 Nisan 2022 14:05

YENİ DÜNYA DÜZENİ Mİ, YENİ BİR DÜNYA MI?

Garip şeyler oluyor. Hiçbir hadise birbirinden bağımsız değil. Geri planda farklı farklı oyunlar var.

Kısa başlıklar halinde ele alalım.

Pakistan Başbakanı İmran Han ‘ABD bana operasyon yapıyor, görevden alınmam için düğmeye bastı’ dedi. Kendisi kısa süre önce Çin lehine önemli sözler söyledi. Ayrıca Rusya-Ukrayna savaşında Rusya’yı kınamadı ve çekimser kaldı. Çin de ayı şekilde. Hatta Hindistan, İran, Irak gibi ülkeler de çekimser oyların içinde yer aldılar.

DAVOS başkanı Klaus Schwap tarafından yeni dünya düzeni için Putin’in alaşağı edilmesi gerektiğini açıkça ifade etti. Bill Gates ve Soros da aynı nakaratı söylüyor,

Hollanda Başbakanı iki gün önce ilginç bir açıklama yaptı. ‘Daha da fakirleşeceğiz’ dedi. Avrupa’da ve ülkemizde birçok ürününün fiyatları ulaşılmaz şekilde artıyor. Öncelikle adını koyalım ki kriz olması için büyük bir afet, sel, üretim tesislerinin kapanması gibi faktörlerin gerçekleşmesi gerekir. Ama böyle bir durum yok. Her şey yerli yerinde. O halde yapay kıtlık ve pahalılık oluşturulacak. Fakirin parası zengine geçecek. Dünyada yeni dünya düzeni diye faşizan bir sosyalizm hayata geçirilmeye çalışılıyor. Köleler ve efendileri. Hiçbir şeye sahip olmayacaksınız, ama mutlu olacaksınız. Kıtlık ve pahalılık giderek tırmandırılacak.

Bu arada İtalya’da yapay et raflarda görünmeye başladı. Bill Gates yeni bir virüs tehdidinden bahsetti. DSÖ de korona virüsten sonraki küresel salgının böceklerden bulaşan virüsler olabileceği konusunda da uyardı. Anlaşılan o ki yeni senaryolar hazır.

Rusya Ukrayna’da laboratuvarlarda etnik kökenlere uygun virüs üretim tesisleri olduğunu açıkladı.

Tüm bu bilgileri bir araya getirdiğimiz zaman yeni bir dünya ile yeni dünya düzeni savaşını görüyoruz.

Bir tarafta ABD ve İngiltere’nin başını çektiği, Bill Gates, Soros, Kalus Schwap, DÖS gibi isim ve kuruluşların uygulamaya aldığı yeni dünya düzeni. Bir tarafta şimdilik Çin ve Rusya başta olmak üzere Hindistan-Pakistan gibi ülkelerin de kısmen destek verdiği yeni bir dünya düzeni çalışmaları.

Batı ülkeleri ise şu anda ABD tarafında görünmekle beraber en az zarar ile bu süreçten çıkmaya çalışıyorlar. Perde gerisi farklı olabilir. Nitekim Almanya gibi dev sanayiye sahip ülkeler doğalgaz bağımlılığı sebebi ile Rusya ile karşı karşıya gelmekten kaçınıyor. ABD ve NATO’nun ısrarlı tutumlarına karşılık açıkça cephe olmaktan kaçınıyorlar.

Putin yine bir hamle yaparak ödemelerin ruble olarak yapılmasını istiyor. Yani aslında artık Ruble’nin de rezerv para olarak finans dünyasında yer almasını arzu ediyor. Tabi ABD için doların rezerv para olarak ekarte edilmesi ölüm-kalım meselesi.

Türkiye bu ikilem arasında nerede yer alır? Yoksa üçüncü bir yol mu seçer?

Jeopolitik konum sebebi ile iki dünya düzeninin de mutlaka yanında görmek istediği ülkemiz için çok kritik bir süreç başlıyor. Ülkemiz her ne kadar gerek insan gücü gerek ekonomik güç olarak bu gidişata etki edecek bir özgül ağırlığı var gibi görünmese de çarpan etkisi ve tarihi birikimi ile büyük bir potansiyeli içinde barındırıyor.

Bence şu anda dünyada bu mücadele veriliyor…

Yeni dünya düzeni mi kurulacak, yoksa yeni bir dünyanın ayak sesleri mi geliyor?

Ve Türkiye’nin rolü nasıl olacak?

Ekrem Ata

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...