Pazartesi, 25 Mart 2024 13:58

Yeniden Refah Partisi'nin düştüğü çukur!

Biraz uzunca bir yazı. Ama okudukça doyamayacağınız bir yazı olduğunu itiraf etmeliyim.

Seçim yaklaştıkça Saadet ve Yeniden Refahçılar CHP adına Bremen mızıkacıları ekibinde rol kapmaya çalışıyor gibiler.

Babasının adını kullanarak Türk Siyasetinde yer almak isteyen Fatih Erbakan mal bulmuş mağribi edasıyla son günlerde Türkiye İsrail’e dikenli tel satarak Ramazan ayında Mescidi Aksa’nın bu tellerle çevrilmesi sonucu Müslümanların Mescidi Aksa’ya girememelerinin vebalini Recep Tayyip Erdoğan’a ve iktidara yükleme gayretinde.

Hatırlarsanız buna benzer bir girişimde yine Saadet Partililer tarafından Ayasofya’nın Cami olarak açılması sürecinde yaşanmıştı.

Her yıl 29 Mayıs sabah namazının Ayasofya meydanında kılınması ile “Zincirler Kırılsın Ayasofya açılsın” sloganları atılırdı. Her kesimden Müslümanlar oraya toplanırdı. Saadet Partili bir ekip namaz sonrası hemen sahne alarak İktidarın Ayasofya’yı açmak istemediği ve Ayasofya’nın müze olarak kalmasının garantörü olduğuna vurgu yaparlardı. Bu açıklamaların ardından kalabalık Saadetlilere tepki göstererek dağılırlardı. Ancak elbette azınlıkta olsa bir grup onlara inanmaktan geri durmazdı.

Hatta bir TV programında Recep Tayyip Erdoğan’a yöneltilen bir sual için “siz önce Sultanahmet’i doldurun biz o zaman Ayasofya’yı açarız” şeklinde verdiği cevabı bu iddialarına delil olarak gösterirlerdi. Ama ne oldu Cumhurbaşkanı Erdoğan bir kararname ile Ayasofya’yı Cami olarak hizmete açtı.

Aynı saadetliler bu kez “vay efendim içerisindeki resim ve figürler neden kazınmadı bakın böyle cami açmak mı olur” propagandasına sarıldılar. Tutmadı tabi…

Ne demiştik güya Türkiye tel satmış ve bu teller yüzünden Müslümanlar Mescidi Aksaya giremiyor olmuşlar. Ya bu nasıl bir akıl tutulmasıdır.

Fatih Erbakan acaba hiç Mescidi Aksaya gitmiş mi? Gitmişse orada her giriş kapısında bekleyen İsrail askerlerinin gözetiminde Mescide girildiğini görmemiş mi? Her yıl Ramazan ayında yaşanan hukuksuzluğu, kimyasallarla dolu foseptik kokulu sulara maruz kalan Müslümanların Mescidi Aksaya alınmadıklarına tanık olmamış mı?

Sanırsınız ki Fatih Erbakan Patagonya’da yaşıyor. Babasının adı ile yükselişe kol sıvayan bir insan kendinden mucit bir siyasi anlayışı hayata geçirmekten aciz.

Babası Necmettin Erbakan’a karşı en büyük mücadeleyi veren TÜSİAD’ın ticari olarak nasıl zenginleştiğini ve 15 Temmuz öncesi GEZİ provasında etkin üyesi KOÇ grubunun sergilediği tutumu görmezden nasıl gelebilir? Gerek iç siyaseti gerekse Dünya siyasetini yöneten aklın ekonomik gücü elinde bulunduran sermaye sahiplerinin olduğunu idrak edemiyor mu? Bu sermaye sahiplerinin İsrail ile ticari ilişkilerini bilmiyor mu?

Siyonistlerin dünyayı yönettiği gibi Türkiye de büyük üretim ve ticaretin TÜSİAD üzerinden onların elinde olduğunu herkes bilir.

Evimizdeki elektrikli ve elektronik aletler, bindiğimiz araçlar, giydiğimiz elbiseler, yediğimiz gıdaların çoğunu onlar üretiyor...

İsrail'e Türkiye mal satıyor ifadesinin Yahudilerin propagandası olduğu bir gerçek. Çünkü İslam ülkeleri liderleri arasında uluslararası kamuoyunda İsrail terör devletine karşı en büyük mücadeleyi ve söylemi Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan dillendiriyor.

7 Ekim’den beri Cumhurbaşkanı Erdoğan şahsen, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve MİT Başkanı İbrahim Kalın ile diplomasi yürütüyor. YRP Genel Başkanı Fatih Erbakan ve İsrail Terör devletine karşı ülkeleri yaptırım uygulamaya davet eden liderin Erdoğan olduğu gerçeğini hatırlamak istemiyor.

Böylece 31 Mart yerel seçimleri öncesi siyasi bir propagandaya için çok seviyesiz siyaset anlayışını hayata geçiriyor. Bu anlayış Türk seçmeninin menfaatine olmadığı gibi Filistin halkının menfaatine hiç değildir.

Düşünün bir kere bu seçimlerin kaybı kimlerin işine yarayacak? Elbette CHP ve DEM partilerinin işine yarayacak. Saadet Partisini dikkate bile almıyorum. Ancak Yeniden Refah Partisinin oy oranının %2-3 civarında olduğu ifade ediliyor. Bu durumda İBB seçiminde ya da ABB seçiminde bir fayda elde edemeyecekleri bir gerçektir.

Öyleyse sizlere soruyorum; “Dikenli teller yüzünden Mescidi Aksaya girilememesinin vebalinin Erdoğan ve ekibine yükleyen Fatih Erbakan siyasi dehası ile iç siyasetteki tutumunun vebalini kime yükleyecek?”

Heyhat…

Babanız Erbakan Allah için yola çıkmıştı. Siz ne için çıktınız? Bir iki belediye ve birkaç meclis başkanlığı almak için mi?

Bu ülkede gerçek vatan evlatlarını görmek isteyen Cumhur İttifakının ana bileşeni MHP’ye bakmalı. Devlet bahçeli milli birlik ve beraberlik için tüm siyasi menfaatleri bir kenara bırakmış durumda. Onlardan ders almalarını tavsiye ediyorum.

Elbette son karar kendilerine ait. Ama şunu unutmamalılar. 1909 da Selanik’ten hareket eden Harekât Ordusunun başındaki Mahmut Şevket Paşayı hatırlasınlar. Bugün tarih onları tarihin köhnemiş sayfalarında mahkûm etmiş vaziyette.

Sultan Abdulhamit’in hal fetvasının ilk bölümlerini kaleme alan Elmalılı Hamdi Yazır Hocanın pişmanlığını hatırlayınız. Ama nafile son pişmanlıklar fayda vermiyor. Yeniden Refah Partisi aynen bu İttihatçılar gibi anılmaktan kendilerini kurtaramayacaklar…

Ancak şuna inanıyorum. Seçmen ekonomik sıkıntıları bahane eden bu siyasi partilere pirim vermeyecektir. Ferasetle hareket edecek ve Yeniden Refah Partisinin İsrail terör devletinin korkulu rüyası Recep Tayyip Erdoğan’ın aleyhinde kara propaganda yürüten bu siyasi partilere geçit vermeyecektir.

Dün 18 Mart 1915’te Çanakkale’yi geçmeyi başaran düşmanın asıl hedefi İstanbul’du. Başaramadılar.

Bu kez CHP ve DEM üzerinden İstanbul’u işgale hazırlanıyorlar.

Bekleyip göreceğiz. Zaman en güzel ilaçtır.

Bir takriz; Aşağıda ki fotoğraf Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 18 Mart 2018 de tamamlanan Zeytin Dalı Harekatının emrini verdiği günü temsil ediyor.

DÜN ÇANAKKALEDEN GEÇMEK İSTEYENLER BAŞARILI OLSALARDI İSTANBUL DÜŞECEKTİ.

"18 Mart'tan 15 Temmuz' a Çanakkale Ruhu"

18 Mart'ta İstanbul'a haçlılar, Çanakkale Boğazı'ndan saldırıya geçtiler. Allah'a şükür başaramadılar.

▪️251 bin şehit verdik...

15 Temmuz'da, yerli işbirlikçileri İstanbul Boğazı'ndan saldırıya geçtiler. Elhamdülillah yine başaramadılar.

▪️251 şehit verdik...

Âsım’ın nesli diyordum ya nesilmiş gerçek:

İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek.

31 Mart Vakası bir daha tekerrür etmeyecek!

 

Ersan Ergür

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...