Muhterem Dostlar;
1- Kadına Yönelik şiddet artmakta, tüyler ürpertici cinayetler işlenmektedir. Bu cinayetler son yedi yılda %1400 artış göstermiştir. İnsanlar,sadece kaydedilip medyaya düşen cinayetlerden haberdar oluyorlar. Diğerlerinden haberleri bile olmuyor. Haklı olarak toplum tepki veriyor, vermelidir de. Ancak en fazla 1-2 hafta içinde olay unutulup gidiyor, tepkilerde bitiyor, taa ki yeni bir elim olay vuku bulana kadar. Ateş te düştüğü yeri yakıyor. Ocaklar sönüyor...
Maktul mezara, katil de hapse gidiyor. Bu feci olayların çilesini de yakınlar ve özellikle de çocuk/ çocuklar çekiyorlar. Zavallılar hayat boyu bu travmanın etkisinden kurtulamıyorlar.
2 - Yetkililer ve toplum genelde olayların bizzat kendisine bakıyor.
Yani bir olay oluyor, bütün infialler o olay üzerinde dönüyor. Yani ' netice-sonuç' üzerinde konuşuluyor. Olayların evveliyatı, hazırlayıcı sebepleri vs ya hiç konuşulmuyor, veya yeterli önem atfedilerek konuşulmuyor. Halbuki olay çok boyutlu, karmaşık, çok girifttir.
3 - Olayların arka planı çok yönlü incelenmelidir. Sadece hukuki-adli yönü ele alınmakla mesele çözülemez.
Olayın tıbbî (genetik meyil), sosyal, kültürel, gelenek, çevre, eğitim, sistem, ekonomi vs vs vs sebepleri vardır. Bütün bu ve buna benzer sebepler ele alınıp incelenmeli ve buna göre çözümler üretilmelidir.
4-Sadece hasta değil, asıl hastalık ele alınıp, hastalık ortadan kaldırılmalıdır. Tek tek sivri sinek öldürmek değil, sivri sinek üreten bataklık kurutulmalıdır.
Tek tek katillerle mücadele etmek yetmez. Asıl onları cinayete sevk eden sebepler ortadan kaldırılmalıdır.
5- Avrupa Konseyi Sözleşmesi (İstanbul sözleşmesi) ve 6284 sayılı kanun;
İlk olarak Türkiye'nin 2012 de imzaladığı ve 08/03/2012 de kabul ettiği 6284 sayılı kanunun bütün md.ni lütfen sabırla okuyunuz. Bu kanuna göre bir kadın kocası hakkında ' bana şiddet uyguluyor' diye şikâyet etse; delilsiz, belgesiz koca evinden uzaklaştırılıyor. Evine gelirse hapse atılıyor.
-Kadın koruma altına alınıp bir masraf yapılmışsa, devlet bu masrafı icra yoluyla kocadan tahsil ediyor.
-Ömür boyu nafaka erkekleri canından bezdiriyor. Kadına köle yapıyor. Koca diyor ki; ' ben niye boşandım. Devlet zorla beni paramla, boşandığım kadına bağlıyor' Ben yeni evlendim,yeni bir yuva kurdum.Yeni eşimin hakkı ne olacak' diyor.
- Boşanmış ve çocuğun velayetine sahip eş genelde çocuğu babaya göstermiyor. Baba kendi çocuğunu görmek için icraya baş vurmak zorunda kalıyor.
- İnsanlar 'İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanun kalksın diye boşuna feryat etmiyor. Lezbiyenlik-gaylik vs meseleler de aileyi yıkma argümanları olarak ayrıca ele alınmalıdır.
6- Kadınlar öldürülmesin. Cinayetler işlenmesin. Amaa...insanlarda çıldırtılmasın. Meselenin sebepleri araştırılıp, makul çözümler üretilsin. Niyet çözmek olursa mesele çözüme kavuşturulur.
Yoksa korkarım ki,bu menfur saldırılar devam eder. İnsanlarda kısa süren infiallerde bulunmaktan öte bir şey yapamazlar. Ateşte düştüğü yeri yakar.
-OLAYLARI HİSSİYATLA DEĞİL, AKL-ISELÎM İLE, İLİM İLE ÇÖZMEK GEREK.