Perşembe, 10 Haziran 2021 14:56

Adalet Prensibi

Yüce dinimiz İslam anlayışında ve gerekse uluslararası hukukta kabul görmüş ve devleti ayakta tutan bazı önemli adalet kavramlarını 10 (on) başlık altında toplayabiliriz.

 

1. Suçun şahsiliği: Bir kişinin suçunu, kabahatini kimse yüklenemez. Birisinin kabahati yüzünden en yakını dahi olsa mesul tutulamaz (isra-15)

 

2. Adil ve merhametli olmak, kin gütmemek: Bir topluluğa olan kininiz sizi adaletsizliğe sevk etmesin, Allah’tan korkun. (Maide-8) ayeti açık bir uyarıdır. Hiçbir şekilde hükümlerde insaf düsturu aşılmaz. Hissi bir kanaat kullanılmaz.

 

3. Masumiyet karinesi: Bir kişinin suçu ispat edilinceye kadar masumdur. Masumluğu ispat edilinceye kadar suçludur değil, 

 

4. Adaleti tam, adaleti izafi prensipleri: Bir gemide 9 cani, 1 masum dahi olsa hiçbir kanun ile o gemi batsın diyemeyiz. Hak haktır. Küçüğü, büyüğü olmaz. Yoksa büyük zulüm olur. Esas olan adaleti tam prensibini uygulamaktır. O da ancak en küçük hakkı dahi gözetmekle mümkün olabilir.

 

5. Hakkı savunmak: Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Hz. Muhammed (sav). Efendimizin buyruğu gereği haksızlığı engellemek esas olmakla beraber en azından dilimiz ve kalbimiz ile dahi olsa haksızlık karşısında tepkimizi ortaya koyabilmeliyiz. 

 

6. Eşitlik prensibi: Siyah-beyaz, zengİn-fakir, güçlü-zayıf ayrımı yapmadan hukukun üstünlüğünü esas tutmak. Efendimiz (sav)’nin veda hutbesinde içinde 100.000’den fazla sahabenin bulunduğu güzide topluluğa buyurduğu gibi ‘Arabın Arap olmayana bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takva iledir. Her türlü ırkçılık ayaklarımın altındadır’ anlayışını egemen kılmak. Bugün en büyük özgürlük anlayışı iddiasında bulunan ABD’de bir siyahi insanın otobüste bir beyaza yer verme kuralına uymadığı için tutuklandığı tarih henüz 1 Aralık 1955’dir. 

 

7. Liyakat prensibi: Emaneti ehline teslim edin ilahi buyruğuna uymak. İşi uzmanına teslim etmek. Herhangi bir zümrenin, cemaatin, partinin, zenginin adamı olduğuna bakmadan adil bir şekilde işleri ehiller arasında paylaştırmak,

 

8. Memuriyeti Hizmet aracı olarak görmek: Memuriyet ancak bir hizmet amacı olarak görülmelidir. Tahakküm etmek ve menfaat elde etmek yeri değildir. Amaç vatandaşa adil şekilde hizmet etmek, onun sorununu çözmek ve işlerini kolaylaştırmak olmalıdır.

 

9. Adaletin zamanında tesisi: Geciken adalet adalet değildir. Bugün yıllarca devam eden mahkemeler insanların adalet kavramına olan güvencinin kaybolmasına sebebiyet vermekte, alternatif çözümler ile ilgili gayrimeşru yollar tercih edilmektedir. Mutlaka zamanında ve adil bir şekilde adalet tesisi sağlanmalıdır.

 

10. İstişare müessesesi: Efendimiz (sav) her işini istişare ile gördürdü. Sadece vahiy ile gelen emirler üzerinde yorum yapılmazdı. Hatta zaman zaman istişarelerde sahabelerle görüş ayrılığı yaşandığı zaman arkadaşları ‘ya resulullah, bu görüş sizden mi, yoksa vahiy mi’ diye sorarlardı. Bugün modern yönetimde ortak akıl diye de isimlendirilen bu yöntemi tüm müesseselerde uygulanabilir kılmalıyız.

 

Bu prensipler çoğaltılabilir. 

 

Kur’an-ı Kerim’de ve Efendimiz’in (sav) buyruklarında devlet idaresinin ne şekilde olacağı ile ilgili açık bir hüküm bulunmamaktadır. Ama yukarda ifade etmeye çalıştığımız prensiplere ait yüzlerce adalet vurgusu vardır. 

 

Bu işaretten de anladığımız asıl olan adil olabilmeyi ve adaleti uygulamayı başarabilmektir.

 

O zaman sistem ne olursa olsun devlet zaten kendiliğinden yükselecektir.

 

Sistemde keramet yoktur ama adaletin bizzat kendisi keramettir.

 

Zira devletler adalet üzerine inşa edilir.

Ekrem Ata

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...